Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 10/1-ı maddesine göre; finans, bankacılık ve sigortacılık sektörlerinde faaliyet gösteren kurumlar ile kamu iktisadi teşebbüsleri hariç olmak üzere sermaye şirketlerinin ilgili hesap dönemi içinde, ticaret siciline tescil edilmiş olan ödenmiş veya çıkarılmış sermaye tutarlarındaki nakdi sermaye artışları veya yeni kurulan sermaye şirketlerinde ödenmiş sermayenin nakit olarak karşılanan kısmı üzerinden Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından indirimden yararlanılan yıl için en son açıklanan "Bankalarca açılan TL cinsinden ticari kredilere uygulanan ağırlıklı yıllık ortalama faiz oranı" dikkate alınarak, ilgili hesap döneminin sonuna kadar hesaplanan tutarın %50'si kurum kazancından indirilebilmektedir.
Bu kapsamda 2020 yılı için uygulanacak faiz oranı % 19,62 olarak belirlenmiştir.
Nakdi sermaye artırımında indirim uygulaması detayları 1 No’lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’nde yer almaktadır.
31.12.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 7262 sayılı Kitle imha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun’un 28 ila 34’üncü maddeleri ile hamiline yazılı pay sahipleri ile sahip oldukları paylara ilişkin bilgilerin, senetlerin pay sahiplerine dağıtılmadan önce Merkezi Kayıt Kuruluşuna bildirileceği hükme bağlanmıştır. Düzenleme 1.4.2021 tarihinden itibaren yürürlüğe girecektir.
Bu çerçevede, hamiline yazılı pay senetlerinin devri, şirket ve üçüncü kişiler hakkında, ancak zilyetliğin geçirilmesi suretiyle payı devralan tarafından Merkezi Kayıt Kuruluşuna yapılacak bildirimle hüküm ifade edecektir.
Kanun’la Türk Ticaret Kanunu’na eklenen Geçici 14’üncü madde gereği, hamiline yazılı pay senedine sahip olanlar, 31.12.2021 tarihine kadar Merkezi Kayıt Kuruluşuna bildirilmek üzere pay senetleri ile birlikte anonim şirkete başvuracaklardır. Başvuru üzerine anonim şirket yönetim kurulu, beş iş günü içinde hamiline yazılı pay sahipleri ile sahip oldukları paya ilişkin bilgileri Merkezi Kayıt Kuruluşuna bildirecektir. Pay sahipleri anonim şirkete başvurmazsa bu Kanundan doğan paya bağlı haklarını gerekli başvuru yapılıncaya kadar kullanamayacaktır.
7262 sayılı Kanun’un ilgili maddeleri şöyledir:
MADDE 31 – 6102 sayılı Kanunun 486 ncı maddesinin ikinci fıkrasına ikinci cümlesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki cümle eklenmiştir.
“Hamiline yazılı pay sahipleri ile sahip oldukları paya ilişkin bilgiler, senetler pay sahiplerine dağıtılmadan önce Merkezi Kayıt Kuruluşuna bildirilir.”
MADDE 32 – 6102 sayılı Kanunun 489 uncu maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 489 – (1) Hamiline yazılı pay senetlerinin devri, şirket ve üçüncü kişiler hakkında, ancak zilyetliğin geçirilmesi suretiyle payı devralan tarafından Merkezi Kayıt Kuruluşuna yapılacak bildirimle hüküm ifade eder. Merkezi Kayıt Kuruluşuna bildirimde bulunulmaması hâlinde, hamiline yazılı pay senedine sahip olanlar, bu Kanundan doğan paya bağlı haklarını gerekli bildirim yapılıncaya kadar kullanamaz.
(2) Hamiline yazılı pay senedine bağlı hakların şirkete ve üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilmesinde Merkezi Kayıt Kuruluşuna yapılan bildirim tarihi esas alınır.
(3) Merkezi Kayıt Kuruluşu tarafından hamiline yazılı pay senetleriyle ilgili tutulan kayıtlar, ilgili kanunlar uyarınca yetkili kılınmış mercilerle paylaşılır.
(4) Hamiline yazılı pay senetlerinin Merkezi Kayıt Kuruluşuna bildirilmesi ve kaydedilmesine ilişkin usul ve esaslar ile bu kapsamda alınacak ücretler Ticaret Bakanlığınca çıkarılan tebliğle belirlenir.”
MADDE 33 – 6102 sayılı Kanunun 562 nci maddesine onikinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiş ve diğer fıkralar buna göre teselsül ettirilmiştir.
“(13) Bu Kanunun;
a) 486 ncı maddesinin ikinci fıkrası uyarınca bildirimde bulunmayanlar yirmi bin Türk lirası,
b) 489 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca bildirimde bulunmayanlar beş bin Türk lirası,
idari para cezasıyla cezalandırılır.”
MADDE 34 – 6102 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 14 – (1) Hamiline yazılı pay senedine sahip olanlar, 31/12/2021 tarihine kadar Merkezi Kayıt Kuruluşuna bildirilmek üzere pay senetleri ile birlikte anonim şirkete başvurur. Başvuru üzerine anonim şirket yönetim kurulu, beş iş günü içinde hamiline yazılı pay sahipleri ile sahip oldukları paya ilişkin bilgileri Merkezi Kayıt Kuruluşuna bildirir. Pay sahipleri anonim şirkete başvurmazsa bu Kanundan doğan paya bağlı haklarını gerekli başvuru yapılıncaya kadar kullanamaz.
(2) Birinci fıkra uyarınca başvuruda veya bildirimde bulunmayanlar 562 nci maddenin onüçüncü fıkrası uyarınca cezalandırılır.”
Bilindiği üzere yurt içinde piyasaya arz edilen 2872 sayılı Çevre Kanunu’na ekli (1) sayılı listede yer alan ürünlerden poşetler için satış noktalarından, diğer ürünler için piyasaya sürenlerden/ithalatçılardan tahsil edilecek geri kazanım katılım payı tutarları anılan Kanuna ekli (1) sayılı liste ile belirlenmiştir.
30.12.2020 tarihli Resmi Gazete (2.Mükerrer)’de yayımlanan GEKAP Tebliği ile 2872 sayılı Çevre Kanunu’na ekli (1) sayılı listede yer alan geri kazanım katılım payı tutarları 2021 yılı için yeniden değerleme oranı dikkate alınarak arttırılmıştır. 1.1.2021 tarihinden itibaren uygulanacak GEKAP tutarları Tebliğe ekli listede yer almaktadır.
30.12.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararları ile;
-7256 sayılı Kanun’un 3 ve 4’üncü maddelerinde (13’üncü ve 14’üncü fıkralar hariç) yer alan başvuru ve ilk taksit ödeme süreleri bir ay uzatılmıştır.
-4857 sayılı İş Kanunu’nun geçici 10’uncu maddesinin birinci ve ikinci fıkrasında yer alan süreler (işten çıkarma yasağı ve ücretsiz izin uygulaması) 17.01.2021 tarihinden itibaren 2 ay uzatılmıştır.
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı tarafından yapılan açıklamayla, 01.01.2021 - 31.12.2021 tarihleri arasındaki asgari ücretin %21,56 'lık bir artışla brüt 3.577,50 TL, net 2.825,90 TL olarak belirlendiği ifade edilmiştir. Diğer taraftan, SGK tavan ücreti aylık 26.831,40 TL olarak belirlenmiştir.
Bu çerçevede 2021 yılı için asgari ücret rakamı, kesintiler ve net rakamı şöyledir:
Asgari Ücret 2021 Brüt Ücret (Aylık) 3.577,50 TL
Asgari Ücret 2021 Net Ücret (Aylık) 2.825,90 TL
Asgari Ücret 2021 Brüt Ücret (Günlük) 119,25 TL
Asgari Ücret 2021 Yasal Kesintileri (01.01.2021 - 31.12.2021)
Brüt Ücret 3.577,50 TL
Sigorta Primi İşçi Payı 500,85 TL
İşsizlik Sigortası Primi İşçi Payı 35,78 TL
Gelir Vergisi Matrahı 3.040,88 TL
Gelir Vergisi 456,13 TL
Damga Vergisi 27,15 TL
Kesintiler Toplamı 1.019,91 TL
Asgari Geçim İndirimi (Bekâr ve Çocuksuz) 268,31 TL
NET ÜCRET (Asgari Ücret + AGİ Dahil) 2.825,90 TL
İşverene Maliyeti 2021
Asgari Ücret 3.577,50 TL
SGK Primi % 15,5 (İşveren Payı) 554,51 TL
İşveren İşsizlik Sigorta Fonu 71,55 TL
İşverene Toplam Maliyeti 4.203,56 TL
29.12.2020 tarihli Resmi Gazete (1.Mükerrer)’de aşağıdaki Tebliğler yayımlanmış, Tebliğlerde bazı kanun ve tebliğlerde yer alan maktu had ve tutarların yeniden belirlenmesine ilişkin açıklamalara yer verilmiştir.
- Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No: 33) ile;
İndirimli orana tabi işlemler nedeniyle yüklenilen ve indirim yoluyla giderilemeyen KDV tutarının iade konusu yapılamayacak kısmıyla ilgili sınır, 2021 yılı için 18.900 TL olarak belirlenmiştir.
- Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu Genel Tebliği (Seri No: 52) ile;
2021 yılında uygulanacak maktu istisna tutarları ile 16 ncı maddede yer alan matrah dilim tutarlarının tespitine ilişkin açıklamalara yer verilmiştir.
- Belediye Gelirleri Kanunu Genel Tebliği (Seri No: 53) ile;
Konut, işyeri ve diğer şekillerde kullanılacak binalar için 2021 yılında uygulanacak çevre temizlik vergisi tutarlarına ilişkin açıklamalara yer verilmiştir.
- Motorlu Taşıtlar Vergisi Genel Tebliği (Seri No: 53) ile;
2020 yılı için yeniden değerleme oranı %9,11 (dokuz virgül onbir) olarak tespit edilerek 521 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile ilan edilmiş olup, 2021 yılı için uygulanacak motorlu taşıtlar vergisi tutarları 53 Seri No’lu Motorlu Taşıtlar Vergisi Genel Tebliğinde gösterilmiştir
- Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliği (Seri No: 65) ile;
Damga Vergisi Kanununun mükerrer 30 uncu maddesinin birinci fıkrasının verdiği yetkiye dayanılarak Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yer alan kağıtlar için 2020 yılında uygulanan maktu vergi tutarları yeniden değerleme oranında artırılmıştır.
Ayrıca Damga Vergisi Kanununun 14 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan her bir kağıttan alınacak damga vergisine ilişkin üst sınır yeniden değerleme oranında artırılmıştır.
- Emlak Vergisi Kanunu Genel Tebliği (Seri No: 78) ile;
2021 yılına ait emlak (bina, arsa ve arazi) vergi değerleri ile 2021 yılında mükellef olacakların emlak vergi değerlerinin hesabında dikkate alınacak asgari ölçüde arsa ve arazi metrekare birim değerlerinin ve değerli konut vergisine ilişkin olarak 2021 yılında uygulanacak olan 29/7/1970 tarihli ve 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 42 nci maddesinde yer alan tutar ile 44 üncü maddesinin ikinci fıkrasında yer alan vergi oranlarına esas mesken nitelikli taşınmaz değerlerinin alt ve üst sınırlarının tespitine ilişkin açıklamalara yer verilmiştir.
- Harçlar Kanunu Genel Tebliği (Seri No: 86) ile;
Harçlar Kanununa bağlı tarifelerde yer alan maktu harçların (maktu ve nispi harçların asgari ve azami miktarlarını belirleyen hadler dahil) tespitine ilişkin açıklamalara yer verilmiştir.
- Harçlar Kanunu Genel Tebliği (Seri No: 87) ile;
Konsolosluk harçları ile muvazzaf ve fahri konsolosluklarımızın yapacağı işlemlerden döviz cinsinden alınacak harç miktarlarının hesaplanmasına esas olacak döviz kuru ve kanuna bağlı tarifelere uygulanacak emsal sayıların tespitine ilişkin açıklamalara yer verilmiştir.
- Gelir Vergisi Genel Tebliği (Seri No: 313) ile;
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 9/10, 21, 23/8, 23/10, 31, 40/1, 40/7, 47, 48, 68, mükerrer 80, 82, 86, 89/15, 103 ve mükerrer 121 inci maddelerinde yer alan ve yeniden değerleme oranında artırılan maktu had ve tutarlar, basit usule tabi mükelleflerde toplu belge düzenleme uygulaması ile 1/1/2006 tarihinden önce ihraç edilen bir kısım menkul kıymetlerden 2020 takvim yılında elde edilen menkul sermaye iradının beyanında dikkate alınacak indirim oranı uygulamasına ilişkin açıklamalara yer verilmiştir.
- Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (Sıra No: 522) ile;
Vergi Usul Kanununda yer alan maktu hadler ile asgari ve azami miktarları belirtilmiş olan para ile ödenecek ceza miktarları, her yıl bir önceki yıla ilişkin olarak bu Kanun uyarınca belirlenen yeniden değerleme oranında artırılmak suretiyle uygulanmaktadır. Bu Tebliğin konusunu 2021 yılı için uygulanacak olan hadler ve tutarlar oluşturmaktadır.
Özel Tüketim Vergisi Kanununa ekli (III) sayılı listenin (B) cetvelinde yer alan sigaralar ile sigara muadili bazı malların ÖTV oranları %67’den %63’e indirilmiştir. Aynı Kanunun 12/3 maddesi (ÜFE’ye göre yeniden yeniden belirleme), vergi oranı yeniden belirlenen bu mallar için asgari maktu ve maktu vergi tutarları hakkında 2021 yılı Ocak-Haziran dönemi için uygulanmayacaktır.
23.12.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ekli 3319 sayılı CK ile;
Kooperatiflere, vakıflara (mazbut vakıflar hariç), derneklere ait taşınmazlara, yabancı devletlere, yabancı kamu idare ve kuruluşlarına, uluslararası kuruluşlara ait diplomatik statüsü bulunmayan taşınmazlara ve Gelir Vergisi Kanununun 70’inci maddesinde yazılı mal ve hakların kiralanması karşılığında bunlara yapılan ödemelerde geçici süreliğine belirlenen tevkifat oranlarının yürürlük süresi, 1.1.2021 tarihinden başlamak üzere 31.05.2021 tarihine kadar (bu tarih dahil) geçerli olmak üzere 5 ay uzatılmıştır.
Diğer taraftan Kararın 5’inci maddesinde bu stopaj indiriminin, 01.01.2021-31.05.2021 dönemine ilişkin olup yine bu tarih aralığında yapılan ödemeler için geçerli olacağı belirtilmiştir.
23.12.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 3321 sayılı CK ile;
1)Serbest (döviz) fonlarının portföy işletmeciliği kazançları üzerinden yapılan %15 tevkifat oranı, 01.01.2021 tarihinden itibaren elde edilen kazançlara uygulanmak üzere yürürlükten kaldırılmıştır.
2)31.03.2021 tarihine kadar (bu tarih dâhil) vadesiz ve özel cari hesaplara ve 30.09.2020 ile 31.03.2021 tarihleri arasında (bu tarih dâhil) açılan veya vadesi bu tarihler arasında yenilenen hesaplara ödenecek faizler ve kâr payları için uygulanacak tevkifat oranları aşağıdaki şekilde belirlenmiştir:
"Mevduat faizlerinden;
i) Vadesiz ve ihbarlı hesaplar ile 6 aya kadar (6 ay dâhil) vadeli hesaplarda %5,
ii) 1 yıla kadar (1 yıl dâhil) vadeli hesaplarda %3,
iii) 1 yıldan uzun vadeli hesaplarda %0,
iv) Enflasyon oranına bağlı olarak değişken faiz oranı uygulanan 1 yıldan uzun vadeli hesaplarda %0,
Katılım bankaları tarafından katılma hesabı karşılığında ödenen kar paylarından;
i) Vadesiz, ihbarlı ve özel cari hesaplar ile 6 aya kadar (6 ay dâhil) vadeli hesaplarda %5,
ii) 1 yıla kadar (1 yıl dâhil) vadeli hesaplarda %3,
iii)1 yıldan uzun vadeli hesaplarda %0."
3)23.12.2020 tarihi ile 31.03.2021 tarihi (bu tarih dâhil) arasında iktisap edilen, bankalar tarafından ihraç edilen tahvil ve bonolardan elde edilen gelir ve kazançlar ile fon kullanıcısının bankalar olduğu varlık kiralama şirketleri tarafından ihraç edilen kira sertifikalarından elde edilen gelir ve kazançlara uygulanacak tevkifat oranları aşağıdaki gibi belirlenmiştir:
· Vadesi 6 aya kadar (6 ay dâhil) olanlara sağlanan gelirlerden %5,
· Vadesi 1 yıla kadar (1 yıl dâhil) olanlara sağlanan gelirlerden %3,
· Vadesi 1 yıldan uzun olanlara sağlanan gelirlerden %0,
· 6 aydan az süreyle (6 ay dâhil) elde tutulanların elden çıkarılmasından doğan kazançlardan %5,
· 1 yıldan az süreyle (1 yıl dâhil) elde tutulanların elden çıkarılmasından doğan kazançlardan %3,
· 1 yıldan fazla süreyle elde tutulanların elden çıkarılmasından doğan kazançlardan %0,
4)23.12.2020 tarihi ile 31.03.2021 tarihi (bu tarih dâhil) arasında iktisap edilen, (değişken, karma, eurobond, dış borçlanma, yabancı, serbest fonlar ile unvanında “döviz” ifadesi geçen yatırım fonları hariç) yatırım fonlarından elde edilen gelir ve kazançlara uygulanacak tevkifat oranı %0 olarak tespit edilmiştir.
23.12.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 3316 ve 3317 sayılı Cumhurbaşkanı Kararları ile;
-1.1.2021 tarihinden sonraki döneme ilişkin kısa çalışma talebinde bulunan işyerleri için kısa çalışma başvuru süresi 31.01.2021 tarihine,
-31.12.2020 tarihine kadar kısa çalışma başvurusunda bulunmuş olan işyerleri için kısa çalışma ödeneğinin süresi 28.02.2021 tarihine
kadar uzatılmıştır.
23.12.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 3320 sayılı CK ile;
Yerli ve yabancı film göstermeleri için uygulanan eğlence vergisi oranları, 31.5.2021 tarihine kadar (bu tarih dâhil) %0 (sıfır) olarak tespit edilmiştir.
23.12.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 3318 sayılı CK ile;
2812 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile 2007/13033 sayılı BKK'ya eklenen geçici 6 ncı madde uyarınca 31.12.2020 tarihine kadar KDV oranları indirilen mal ve hizmetlerdeki oran indirimi 31.05.2021 tarihine kadar uzatılmıştır.
Dünyada ve ülkemizde devam eden Covid-19 salgını ile mücadele etmek ve insan sağlığını korumak amacıyla Sağlık Bakanlığınca onaylanan Covid-19 aşıların ithal ve tesliminde KDV oranı 31.12.2021 tarihine kadar (bu tarih dahil) %1’e indirilmiştir.
Gelir İdaresi Başkanlığı’nın 17.12.2020 tarihli Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Örtülü Kazanç Dağıtımı Hakkında Sirküleri (2) ile;
- 2019 hesap dönemine ilişkin ilk ülke bazlı raporun ve
- Ocak/2020'de biten özel hesap dönemine ilişkin 31 Ocak 2021 tarihi sonuna kadar verilmesi gereken ilk ülke bazlı raporun
BTRANS aracılığıyla gönderilmesine ilişkin süre, 26 Şubat 2021 Cuma günü sonuna kadar uzatılmıştır.
1.12.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 3238 sayılı CK ile kısa çalışma başvuru süresi uzatılmıştır.
Karar çerçevesinde, 1.12.2020 tarihinden sonraki döneme ilişkin kısa çalışma talebinde bulunan işyerleri için 31.12.2020 tarihine kadar başvuru imkanı getirilmiştir.
Diğer taraftan, daha önce kısa çalışma ödeneğine başvurmuş işverenlerin kısa çalışmadan yararlanan işçileri için yeni bir başvuru yapmalarına gerek bulunmamaktadır. Bu uygulamadan yararlanmayan çalışanları için ise başvuru yapabileceklerdir.
2.12.2020 Resmi Gazete’de yayımlanan 3246, 3247 ve 3248 sayılı Cumhurbaşkanı Kararları ile işverenlere sağlanan aşağıdaki destek ve teşviklerin uygulama süreleri uzatılmıştır.
Normalleşme desteği
3246 Sayılı Karar ile kısa çalışmanın sona ermesi ve haftalık normal çalışma sürelerine dönülmesi durumunda İşsizlik Sigortası Kanununun geçici 26’ncı maddesi uyarınca sağlanan normalleşme desteğinin uygulama süresi 30.6.2021 tarihine kadar uzatılmış; ayrıca aynı Kararla söz konusu destekten yararlanma süresi 3 aydan 6 aya çıkarılmıştır.
Buna göre, 1.7.2020 tarihinden önce kısa çalışma başvurusunda bulunmuş olan özel sektör işyerlerinde kısa çalışma ödeneğinden yararlanan sigortalıların; işyerindeki kısa çalışmanın sona ermesi ve aynı işyerinde haftalık normal çalışma sürelerine dönmeleri durumunda, 30.06.2021 tarihini geçmemek üzere kısa çalışmanın sona erdiği tarihi takip eden aydan itibaren 6 ay süreyle, 5510 sayılı Kanunun 82’nci maddesi uyarınca belirlenen prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan sigortalı ve işveren hissesi primlerinin tamamı tutarında, her ay bu işverenlerin Sosyal Güvenlik Kurumuna ödeyecekleri tüm primlerden mahsup edilmek suretiyle işverene prim desteği sağlanacak ve destek tutarı Fondan karşılanacaktır.
Genç, kadın ve mesleki belge sahibi olanların istihdamına yönelik teşvik
3247 Sayılı Karar ile 31.12.2020 tarihinde süresi dolan; genç, kadın ve mesleki belge sahibi olanların istihdamına yönelik teşvik uygulamasının süresi 31.12.2022 tarihine kadar uzatılmıştır.
Buna göre, 31.12.2022 tarihine kadar işe alınan her bir sigortalı için geçerli olmak üzere, özel sektör işverenlerince işe alınan ve fiilen çalıştırılanların; işe alındıkları tarihten önceki altı aya ilişkin Sosyal Güvenlik Kurumuna verilen prim ve hizmet belgelerinde kayıtlı sigortalılar dışında olmaları, aynı döneme ilişkin işe alındıkları işyerinden bildirilen prim ve hizmet belgelerindeki sigortalı sayısının ortalamasına ilave olmaları ve geçici 10 uncu maddede belirtilen diğer koşulları da sağlamak kaydıyla, 5510 sayılı Kanunun 81 inci maddesinde sayılan ve 82 nci maddesi uyarınca belirlenen prime esas kazançları üzerinden hesaplanan sigorta primlerinin işveren hisselerine ait tutarı, işe alındıkları tarihten itibaren İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanacaktır.
İlave istihdam teşvikleri
3248 Sayılı Karar ile;
-4447 sayılı Kanunun geçici 19 uncu maddesinde yer alan ilave istihdama ilişkin prim teşviki uygulama süresi 31/12/2022 tarihine,
-4447 sayılı Kanunun geçici 21 inci maddesinde yer alan ilave istihdama ilişkin gelir vergisi stopajı teşviki ve damga vergisi desteği uygulama süreleri 31/12/2022 tarihine
kadar uzatılmıştır.
Bazı Varlıkların Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Genel Tebliğ (Seri No: 1) 28.11.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
Bu Tebliğ’de;
a) Gerçek ve tüzel kişilerin yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının yurda getirilmesine,
b) Yurt içinde bulunan ancak gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin kanuni defter kayıtlarında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazların vergi dairesine bildirilerek kanuni defter kayıtlarına alınabilmesine,
ilişkin açıklamalar yer almaktadır.
Yurt dışında bulunan varlıklar
Yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarını, geçici 93 üncü madde hükümleri çerçevesinde, 30/6/2021 tarihine (bu tarih dâhil) kadar Türkiye’deki banka veya aracı kurumlara bildiren gerçek ve tüzel kişiler, söz konusu varlıkları serbestçe tasarruf edebileceklerdir.
Yurt dışında sahip olunan ve yurt dışında bulunan varlıklar için anılan madde hükmünden yararlanılabilmesi mümkün olup, bildirime konu edilecek bu varlıkların bildirim tarihinden itibaren üç ay içerisinde Türkiye’ye getirilmesi gerekmektedir. Bildirilen varlıklar nedeniyle hiçbir suretle vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı yapılmayacaktır. Bu hükümden faydalanılabilmesi için bildirime konu edilen varlıkların, bildirimin yapıldığı tarihten itibaren üç ay içinde Türkiye’ye getirilmesi veya Türkiye’deki banka ya da aracı kurumlarda açılacak bir hesaba transfer edilmesi şarttır. Türkiye’deki banka ya da aracı kurumlarda açılacak hesaba ilgili varlığın transferi işlemlerinde, bildirimde bulunan hesap sahibi ile yurt dışından varlığı transfer edenin farklı kişiler olmasının söz konusu hükümden faydalanılması açısından herhangi bir önemi bulunmamaktadır.
Türkiye’de bulunan varlıklar
Gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sahip olunan ve Türkiye'de bulunan, ancak kanuni defter kayıtlarında yer almayan; para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazlar, madde kapsamında 30/6/2021 tarihine (bu tarih dâhil) kadar Tebliğe ekli bildirim ile gelir veya kurumlar vergisi yönünden bağlı olunan vergi dairelerine elektronik ortamda bildirilebilecektir.
Bildirilen varlıkların kanuni defter kayıtlarına intikal ettirilmesi
Bildirilen varlıklar, 213 sayılı Kanun uyarınca defter tutan mükelleflerce, kanuni defterlere kaydedilebilecektir.
213 sayılı Kanun uyarınca defter tutan mükelleflerce, Türkiye’ye getirilen varlıklar ile gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince kanuni defterlere kaydedilen varlıklar, dönem kazancının tespitinde dikkate alınmaksızın işletmelerine dâhil edilebileceği gibi, aynı varlıklar vergiye tabi kazancın ve kurumlar için dağıtılabilir kazancın tespitinde dikkate alınmaksızın işletmelerinden çekilebilecektir.
Bilanço esasına göre defter tutan mükellefler, kanuni defterlerine kaydettikleri kıymetleri için pasifte özel fon hesabı açacaklardır. Söz konusu hesap serbestçe tasarrufa konu edilebilecek, sermayeye eklenebileceği gibi ortaklara da dağıtılabilecektir. Fon hesabında tutulan bu tutarlar, işletmenin tasfiye edilmesi halinde vergilendirilmeyeceği gibi birleşme, devir ve bölünme hallerinde de vergilendirilmeyecektir. Ayrıca söz konusu varlıklara ilişkin tutarların, kurumlar vergisi mükellefleri tarafından ortaklara dağıtılması halinde kar dağıtımına bağlı stopaj yapılmayacak, gerçek kişi ortaklar ile kurumlar vergisi mükellefi olan ortaklar tarafından elde edilen bu tutarlar da vergilendirilmeyecektir.
Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin 7256 sayılı Kanun Genel Tebliği 27.11.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
Tebliğde; Kanun kapsamına giren alacaklar, alacaklı idareler ve alacak türleri itibarıyla tanımlanmış ve Kanunun yayımı tarihi itibarıyla kesinleşmiş alacaklar kapsama alınmıştır.
Kanun kapsamında yapılandırılacak alacakların, Kanunun yayımı tarihi itibarıyla (bu tarih dâhil) kesinleşmiş olması gerekmektedir. Tebliğin izleyen bölümlerinde yapılan açıklamalarda kesinleşme tarihinin Kanunun yayımı tarihi dâhil olarak dikkate alınması gerekmektedir.
Kesinleşmiş alacakların tayini
a) Vergi Usul Kanunu kapsamına giren vergiler ve vergi cezalarının kesinleşmesi;
(1) Beyanname ile beyan edilen vergiler beyan edildiği tarihte (ihtirazi kayıtla verilen beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin dava konusu yapılması hâlinde bu vergiler kesinleşmemiş alacak olduğu halde, 7256 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendine istinaden bu durumdaki vergilerin de Kanun hükmüne göre yapılandırılması mümkün bulunmaktadır.),
(2) İkmalen, re’sen veya idarece tarh edilen vergiler ile kesilen vergi cezalarına ilişkin düzenlenen vergi/ceza ihbarnamesinin tebliği üzerine,
- Süresi içerisinde dava açılmamış olması veya dava açılmış olmakla birlikte yargılama aşamalarının son bulması,
- Uzlaşma hükümlerinden yararlanılarak uzlaşılması,
hallerinde söz konusu olacaktır.
7256 sayılı Kanunun yayımı tarihi itibarıyla, ilk derece yargı kararı üzerine tahakkuk ettiği halde yargılamanın devam etmesi nedeniyle kesinleşmemiş olan alacaklar Kanun kapsamına girmemektedir.
b) İdari para cezalarının kesinleşmiş alacak olabilmesi için idari yaptırım kararlarına karşı süresi içerisinde dava açılmaması veya dava açılmış olmakla birlikte yargılama aşamalarının son bulması gerekmektedir.
Ancak, 10/6/1983 tarihli ve 2839 sayılı Milletvekili Seçimi Kanunu, 18/1/1984 tarihli ve 2972 sayılı Mahalli İdareler ile Mahalle Muhtarlıkları ve İhtiyar Heyetleri Seçimi Hakkında Kanun ve 23/5/1987 tarihli ve 3376 sayılı Anayasa Değişikliklerinin Halkoyuna Sunulması Hakkında Kanun gereğince verilen idari para cezaları hakkında dava yolu bulunmadığından, bu idari para cezaları verildikleri tarih itibarıyla kesinleşmektedir.
c) Ecrimisillerin kesinleşmiş alacak olarak değerlendirilebilmesi için ecrimisil ihbarnamesi/ecrimisil düzeltme ihbarnamesinin tebliği üzerine süresi içerisinde dava açılmamış olması veya dava açılmış olmakla birlikte yargılama aşamalarının son bulması gerekmektedir.
ç) Yukarıda yer verilen alacakların dışında kalan ancak Kanun kapsamına giren diğer alacakların kesinleşmiş alacak olarak değerlendirilebilmesi için söz konusu alacakların varlığının hukuk düzeninde ihtilaflı olmaması veya ihtilaflı hale gelme olasılığının kalmaması gerekmektedir.
Yeniden yapılandırmaya ilişkin kapsam, dönem, başvuru, alacak tutarının tespiti, ödeme ve diğer konular hakkındaki usul ve esaslar Tebliğ’de detaylı olarak açıklanmaktadır.
Çalışma hayatı ile ilgili olarak 7256 sayılı Kanunla getirilen bazı önemli düzenlemeler şöyledir:
-İşsizlik ödeneğinden yararlandırılan kişilerin istihdama dönüşlerinin teşvik edilmesi
İşsizlik ödeneğinden yararlandırılan kişilerin istihdama daha hızlı dönüşlerinin teşvik edilmesi amacıyla bu kişilerin, işten ayrılmalarını takip eden 90 gün içerisinde işe girmeleri ve bu iş yerinde 12 ay süreyle kesintisiz çalışmaları halinde uzun vadeli sigorta primlerinin tamamı İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanacaktır.
-Genç, kadın ve mesleki belge sahibi olanların istihdamına yönelik teşvik uygulamasında sürenin uzatılması
31/12/2020 tarihinde süresi dolan, genç, kadın ve mesleki belge sahibi olanların istihdamına yönelik teşvik uygulaması süresinin 31/12/2023 tarihine kadar uzatılabilmesine yönelik Cumhurbaşkanına yetki verilmiştir.
-İlave istihdam teşvikinde sürenin uzatılması
01/01/2018 ila 31/12/2020 tarihleri arasında özel sektör işverenlerince bir önceki yıl ortalamasına ilave istihdam edilen kişiler için 12 ay, bu kişinin kadın, genç veya engelli olması durumunda 18 ay süreyle prim teşviki verilmesine ilişkin sürenin 31/12/2023 tarihine kadar uzatılabilmesine yönelik Cumhurbaşkanına yetki verilmiştir.
-Esnaf Ahilik Sandığı uygulamasının yürürlüğünün ertelenmesi
Esnaf Ahilik Sandığı uygulamasının yürürlük tarihi 31/12/2023’e ertelenmiştir.
-Kısa çalışma ödeneği süresinin uzatılmasına ilişkin Cumhurbaşkanı'na yetki verilmesi
Kısa çalışma ödeneği süresinin 30/6/2021 tarihine kadar uzatılmasına yönelik Cumhurbaşkanına yetki verilmiştir.
-Normalleşme desteğinden yararlanma süresinin uzatılması
1/7/2020 tarihinden önce kısa çalışma başvurusunda bulunmuş olan özel sektör işyerlerinde, kısa çalışmanın sona ermesi ve haftalık normal çalışma sürelerine dönülmesi durumunda İşsizlik Sigortası Kanununun geçici 26 ncı madde uyarınca sağlanan normalleşme desteğinin uygulama süresinin 30/6/2021 tarihine kadar uzatılabilmesine ilişkin Cumhurbaşkanına yetki verilmiştir.
-İş veya hizmet sözleşmesi 01/01/2019-17/4/2020 döneminde sona erenlerin aynı işverenler tarafından fiilen çalıştırılmaları halinde destek uygulaması
İşsiz halde bulunan kişilerin yeniden istihdamı ile Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmeksizin çalışan kişilerin de istihdam edilebilmesi için; iş veya hizmet sözleşmesi 01/01/2019-17/4/2020 döneminde sona erenler ile Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmeksizin çalışanların en son çalıştıkları işyerlerine başvurmaları ve bu işverenler tarafından fiilen çalıştırılmaları halinde;
-Bu sigortalılar için işverenlere her ay bu işverenlerin Sosyal Güvenlik Kurumuna ödeyecekleri tüm primlerden mahsup edilmek suretiyle günlük 44,15 TL destek verilmesi,
-Başvuruda bulananlardan işveren tarafından işe alınıp ücretsiz izne ayrılanlar için ise günlük 39,24 TL nakdi ücret desteği verilmesi,
-Ayrıca bu kapsamda olup başvurusunun kabul edilmediğini bildirenler için de maddede sayılan şartlar dahilinde hane başına günlük 34,34 TL destek verilmesi
hükme bağlanmıştır.
-2019/Ocak-2020/Nisan döneminde en az sigortalı bildirimi yapılan aydaki/dönemdeki sigortalı sayısına ilave olarak istihdam edilecek her bir sigortalı için destek uygulaması
İşverenler tarafından 2019/Ocak-2020/Nisan döneminde en az sigortalı bildirimi yapılan aydaki/dönemdeki sigortalı sayısına ilave olarak istihdam edilecek her bir sigortalı için her ay bu işverenlerin Sosyal Güvenlik Kurumuna ödeyecekleri tüm primlerden mahsup edilmek suretiyle destek sağlanması düzenlenmiştir.
Bu destek kapsamında, işe alındığı tarihten itibaren fiilen çalıştırılacak sigortalılar için günlük 44,15 TL; ilave olarak işe alınacaklardan işveren tarafından ücretsiz izne ayrılacak olanlara ise günlük 39,24 TL nakdi ücret desteği verilecektir.
7256 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’da yapılandırma ve çalışma hayatı konuları dışında da önemli bazı düzenlemeler yapılmıştır. Bu düzenlemeler şöyledir:
İnternet üzerinden satış yapanlara esnaf muaflığı istisnası
Düzenlemeyle bir işyeri bulunmaksızın sanayi tipi veya seri üretim yapabilen makine ve alet kullanmaksızın oturdukları evlerde imal ettikleri malları internet ve benzeri elektronik ortamlar üzerinden satanların bu faaliyetleri gelir vergisinden muaf tutulmakta ve bunların elde ettikleri hasılatları üzerinden tevkif suretiyle vergilendirilmeleri sağlanmaktadır. Tevkifat yükümlülüğü Bankalara verilmiş olup, çalışanı bulunanlar açısından %2 bulunmayanlar açısından %4’lük bir tevkifat öngörülmektedir.
Söz konusu muafiyetten faydalanılabilmesi için;
1) Vergiden muaf esnaf belgesi alınması,
2) Türkiye'de kurulu bankalarda bir ticari hesap açılması, tüm hasılatın münhasıran bu hesap aracılığıyla tahsil edilmesi ve
3) Hasılat tutarının 220.000 TL’yi aşmaması,
gerekmektedir.
Yurtdışına elektronik ticaret gümrük beyannamesiyle gerçekleştirilen satışlarda %50 kazanç istisnası
Tam mükellef gerçek kişilerin, Gümrük Kanunu’nun 22’nci maddesi kapsamında dolaylı temsilci olarak yetkili kılınan Posta İdaresi ya da hızlı kargo taşımacılığı yapan şirketler tarafından düzenlenen elektronik ticaret gümrük beyannamesiyle gerçekleştirdikleri mal ihracatı kapsamında elde ettikleri kazancın %50'si beyannamede bildirilen kazanç üzerinden indirilebilecektir.
Söz konusu indirimden faydalanılabilmesi için bentte belirtilen hasılat ve istihdam şartlarının sağlanması gerekmektedir. İhracat kapsamına ağırlık ve tutar itibarıyla Posta İdaresi ya da hızlı kargo taşımacılığı yapan şirketler tarafından düzenlenen elektronik ticaret gümrük beyannamesiyle gerçekleştirilen mal ihracatları girmektedir.
Düzenleme, 1 Ocak 2021 tarihinden itibaren elde edilen gelirlere uygulanmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girecektir.
Sermaye şirketlerinin sermaye azaltımı yolu ile ortaklarına yapmış oldukların ödemelerin kâr payı dağıtımı sayılarak ve %15 stopaja tabi olması
Yapılan düzenleme ile tam mükellef sermaye şirketlerinin Türk Ticaret Kanunu hükümleri kapsamında kendi hisse senetlerini veya ortaklık paylarını iktisap etmeleri durumunda bunları;
− Sermaye azaltımı yoluyla itfa etmeleri halinde iktisap bedeli ile hisse senetlerinin veya ortaklık paylarının itibari değeri arasındaki fark tutarın sermaye azaltımına ilişkin kararın ticaret sicilinde tescil edildiği tarih,
− İktisap bedelinin altında bir bedel karşılığında elden çıkarmaları halinde iktisap bedeli ile elden çıkarma bedeli arasındaki fark tutarın elden çıkarma tarihi,
− İktisap ettikleri tarihten itibaren iki tam yıl içerisinde, sermaye azaltımı yoluyla itfa etmemeleri veya elden çıkarmamaları halinde, iktisap bedeli ile hisse senetlerinin veya ortaklık paylarının itibari değeri
arasındaki fark tutarın iktisap tarihinden itibaren iki tam yıllık sürenin son günü itibariyle dağıtılmış kâr payı sayılacağı düzenlenmekte ve bu tutarlar üzerinden %15 vergi tevkifatı yapılması sağlanmaktadır.
GVK Geçici 67’nci maddenin yürürlük süresinin 31 Aralık 2025 tarihine uzatılması
GVK Geçici 67’nci maddenin uygulama süresi 31/12/2025 tarihine kadar uzatılmış ve bu süreyi beş yıla kadar uzatma konusunda Cumhurbaşkanına yetki verilmiştir.
Ayrıca banka ve aracı kurumlar vasıtasıyla gerçekleştirilen kaldıraçlı alım satım (foreks) işlemlerinden elde edilen gelirlerin geçici 67’nci madde kapsamında kaynakta kesinti suretiyle vergilendirilmesine yönelik düzenleme yapılmıştır.
At yarışları ile ilgili stopaj sorumluluğunun 6132 sayılı At Yarışları Hakkında Kanuna göre lisans sahibi olan veya lisans sahibince yetkilendirilen kişilere aktarılması
Gelir Vergisi Kanunu’nun Geçici 68’inci maddesinin 31/12/2020 tarihinde dolacak olan uygulama süresi 31/12/2025 tarihine kadar uzatılarak 6132 sayılı At Yarışları Hakkında Kanuna göre lisans sahibi olan veya lisans sahibince yetkilendirilen kişi tarafından organize edilen yarışmalara katılan atların jokeyleri, jokey yamakları ve antrenörlerine ücret olarak yapılan ödemeler üzerinden % 20 oranında gelir vergisi tevkifatı yapma yükümlülüğü getirilmektedir.
Yeni bir varlık barışı düzenlemesi getirilmesi
Madde ile 30/6/2021 tarihine kadar yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının Türkiye'ye getirilmek suretiyle milli ekonomiye kazandırılmasına ve bu varlıklarını Türkiye'ye getiren gerçek ve tüzel kişilerin maddedeki hükümler çerçevesinde bu varlıkları serbestçe tasarruf edebilmelerine imkan sağlanmaktadır.
Ayrıca, gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sahip olunan ve Türkiye'de bulunan ancak işletmelerin kayıtları arasında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazların kanuni defterlere kaydedilmesi imkanı getirilmektedir.
Dahilde işleme ve geçici kabul rejimi kapsamında ihraç edilecek malların üretiminde kullanılacak maddelerin teslimine ilişkin KDV istisnası süresinin uzatılması
Dahilde işleme rejimi kapsamında ithal ürünlerin vergisiz temini nedeniyle, bu alanda yerli üreticiler aleyhine rekabet eşitsizliği oluşmasını önlemek üzere, dahilde işleme izin belgesine sahip mükelleflerin yurt içinden temin edecekleri maddelerde 3065 sayılı Kanunun 11/1-c maddesinde düzenlenen tecil-terkin uygulaması kapsamında işlem yapılabilmesine ilişkin uygulamanın süresi 31/12/2025 tarihine kadar uzatılmıştır.
Millî Eğitim Bakanlığına bilgisayar ve donanımlarının bedelsiz teslimleri ile bunlara ilişkin yazılım teslimi ve hizmetleri, bu mal ve hizmetlerin bağışı yapacak olanlara teslim ve ifasına ilişkin KDV istisnasının süresinin uzatılması
Milli Eğitim Bakanlığına bilgisayar ve donanımlarının bedelsiz teslimleri, bunlara ilişkin yazılım teslimi ve hizmetleri ile bu mal ve hizmetlerin bağışı yapacak olanlara teslim ve ifasına sağlanan KDV istisnasının süresi 31 Aralık 2023 tarihine kadar uzatılmıştır.
2021 UEFA Şampiyonlar Ligi Finali müsabakalarına ilişkin KDV İstisnası ve Gelir/Kurumlar vergisi muafiyeti getirilmesi
Yapılan değişiklikle, 2020 UEFA Şampiyonlar Ligi finali için sağlanan istisna ve muafiyet, yeni takvime göre 2021 finali için de geçerli olmuştur.
Payları Borsa İstanbul Pay Piyasasında ilk defa işlem görmek üzere en az %20 oranında halka arz edilen kurumlara ilişkin kurumlar vergisi indirimi
Payları Borsa İstanbul Pay Piyasasında ilk defa işlem görmek üzere en az %20 oranında halka arz edilen kurumların (bankalar, finansal kiralama şirketleri, faktoring şirketleri, finansman şirketleri, ödeme ve elektronik para kuruluşları, yetkili döviz müesseseleri, varlık yönetim şirketleri, sermaye piyasası kurumları ile sigorta ve reasürans şirketleri ve emeklilik şirketleri hariç) paylarının ilk defa halka arz edildiği hesap döneminden başlamak üzere beş hesap dönemine ait kurum kazançlarına kurumlar vergisi oranı 2 puan indirimli olarak uygulanacaktır. İndirimden yararlanılan hesap döneminden itibaren beş hesap dönemi içinde pay oranına ilişkin bu fıkrada belirlenen şartın kaybedilmesi hâlinde, indirimli vergi oranı uygulaması nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler vergi ziyaı cezası uygulanmaksızın gecikme faizi ile birlikte tahsil edilecektir.
Düzenleme, 1 Ocak 2021 tarihinden, özel hesap dönemine tabi olan mükelleflerde ise 2021 takvim yılında başlayan özel hesap döneminin başından itibaren elde edilen kazançlara uygulanmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Dernek veya vakıflarca elde edilen bazı gelirlerin iktisadi işletme oluşturmayacağına ilişkin sürenin uzatılması
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 31/12/2020 tarihinde sona erecek geçici 2’nci maddesinin uygulama süresi 31/12/2025 tarihine kadar uzatılmaktadır.
Yapılan bu düzenleme ile 1/1/2008-31/12/2025 tarihleri arasında;
a) Dernek veya vakıflarca elde edilen Gelir Vergisi Kanunu’nun 94’üncü maddesinin (5) numaralı bendi ve geçici 67’nci maddesi kapsamında kesinti suretiyle vergilendirilmiş kazanç ve iratlar,
b) Milli Eğitim Bakanlığına bağlı örgün ve yaygın eğitim yapan mesleki ve teknik eğitim okullarındaki atölye ve uygulama birimleri ile anaokulu, kreş, çıraklık ve halk eğitim merkezlerindeki uygulama birimlerine bağlı döner sermaye işletmelerinin elde ettikleri gelirler dolayısıyla iktisadi işletme oluşmuş sayılmayacaktır.
İstanbul’da deprem riski dolayısıyla yapılan çalışmalara ilişkin KDV istisnası süresinin uzatılması
İstanbul Sismik Riskin Azaltılması ve Acil Durum Hazırlık Projesi (İSMEP) kapsamında İstanbul Valiliğine bağlı olarak faaliyet gösteren İstanbul Proje Koordinasyon Birimine yapılacak teslim ve hizmetler için, finansmanı yabancı devletler, uluslararası kurum ve kuruluşlarca karşılanmak şartıyla, sağlanan KDV istisnasının süresi 2025 yılının sonuna kadar uzatılmaktadır.
Konaklama vergisinin yürürlüğe giriş tarihinin ertelenmesi
Konaklama vergisinin yürürlük tarihi 1/1/2022 tarihine ertelenmiştir.
Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 7256 sayılı Kanun, 17 Kasım 2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
Yeniden yapılandırmaya konu olacak alacakların vadesi Kanun’da 31 Ağustos 2020 tarihi dikkate alınarak belirlenmiştir.
Söz konusu Kanun ile;
• Vergi dairesine ödenmemiş vergi ve diğer borçlara bağlı gecikme zamları ve faizleri yerine Yİ-ÜFE (Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi) oranında güncelleme yapılması,
• Vergi aslına bağlı cezaların (vergi ziyaı cezası) tamamının silinmesi,
• Vergi aslına bağlı olmayan usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarının %50’sinin silinmesi,
• Motorlu Taşıtlar Vergisi borcuna bağlı faizler yerine Yİ-ÜFE oranında güncelleme yapılması,
• Öğrenim ve/veya katkı kredisi borçlarına bağlı gecikme zamları yerine Yİ-ÜFE oranında güncelleme yapılması,
• Peşin ödemelerde Yİ-ÜFE oranında hesaplanan tutardan ayrıca %90 indirim yapılması,
• Trafik para cezaları ve diğer idari para cezalarının peşin ödenmesi halinde asıllarında %25 indirim yapılması,
• Taksitli ödeme seçeneğinin tercih edilmesi halinde ilk taksitin süresinde ödenmesi şartıyla, ikinci taksit ödeme süresi içinde geri kalan taksitlerin tamamının ödenmesi halinde;
- Yİ-ÜFE oranında hesaplanan tutardan ayrıca %50 indirim yapılması,
- Trafik para cezaları ve diğer idari para cezaları asıllarında %12,5 indirim yapılması,
• Yapılandırılan tutarların peşin veya ikişer aylık dönemlerde 6, 9, 12, 18 eşit taksitler halinde ödenmesi,
• Yapılandırılan borçları anlaşmalı bankaların banka kartı ve kredi kartı ile ödenmesi,
• Vadesi 31/12/2014 tarihinden önce olan aslı 100 TL ve altındaki borçların silinmesi,
• 7143 sayılı Kanun kapsamında devam eden borçların yeniden yapılandırılması,
• 6183 sayılı Kanun kapsamında tecili devam eden borçların yeniden yapılandırılması
önemli imkanlar getirilmiştir.
Kanuna göre yapılandırmaya konu alacakların ait olduğu idareler şöyledir:
1) Maliye Bakanlığı,
2) Ticaret Bakanlığı,
3) Belediyeler,
4) Sosyal Güvenlik Kurumu,
5) İl Özel İdareleri
6) 2560 sayılı İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun kapsamındaki büyükşehir belediyeleri su ve kanalizasyon idareleri
7) Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı (YİKOB)
8) TÜRMOB ve bağlı Odalar
9) Türkiye Barolar Birliği
10) Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile bağlı Odaları
11) Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu ile bağlı Odaları
12) İhracatçı Birlikleri
13) Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB)
14) Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı (12/4/2000 tarihli ve 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu hükümlerine göre kurulan organize sanayi bölgelerine ve sanayi sitesi yapı kooperatiflerine kullandırılan kredilerden 30/6/2020 tarihi itibarıyla ödeme süresi geldiği hâlde bu Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla ödenmemiş olan kredi alacakları)
15) İl özel idareleri, belediyeler ve bunların bağlı kuruluşları ile sermayesinin %50’sinden fazlası bunlara ait şirketleri (mülkiyetlerin bulunan taşınmazlar hakkında yaptıkları satış, irtifak hakkı ve kiralama işlemlerinden kaynaklanan (tasarrufunda bulunan taşınmazların kira ve irtifak hakkı bedelleri ile kaynak sularının kira bedeli dâhil) ve vadesi 31/8/2020 tarihi itibarıyla geldiği hâlde bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş olan kullanım bedelleri ve hasılat payları)
16) Vakıflar Genel Müdürlüğü ile mazbut vakıflara ve temsilen yönetilen vakıflar (taşınmazların kiralanması işlemlerinden kaynaklanan ve 31/8/2020 tarihi itibarıyla vadesi geldiği hâlde bu Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla ödenmemiş olan kira bedelleri)
17) Kalkınma ajansları (25/1/2006 tarihli ve 5449 sayılı Kalkınma Ajanslarının Hizmetlerine İlişkin Kanun gereğince il özel idareleri ve belediyeler ile sanayi ve ticaret odalarından olan ve 30/6/2020 tarihi itibarıyla ödenmesi gerektiği hâlde bu Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla ödenmemiş bulunan alacak asılları)
18) Türk Standartları Enstitüsü (hizmet alanları kapsamında bulunan alacakları)
19) Tarım ve Orman Bakanlığı (tarımsal amaçlı kooperatiflere veya bu kooperatiflerin ortaklarına 31/8/2020 tarihinden önce kullandırılan ve bu Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla muaccel hâle gelen krediler ile ilgili mevzuatı uyarınca yeniden yapılandırılan ancak taksitleri süresinde ödenmeyen kredi alacakları)
20) Orman Genel Müdürlüğü
21) Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü
Kanunda yer alan başvuru ve ödeme türlerine göre ödeme süreleri şöyledir:
Yeniden yapılandırmaya konu olacak alacakların vadesinin son tarihi
31 Ağustos 2020
Borçların yeniden yapılandırılması için başvuru süresi
31 Aralık 2020
Hazine ve Maliye Bakanlığına, Ticaret Bakanlığına, il özel idarelerine, belediyelere ve YİKOB'lara bağlı tahsil dairelerine ödenecek borçların ilk taksitini ödeme süresi
31 Ocak 2021
Sosyal Güvenlik Kurumuna bağlı tahsil dairelerine ödenecek tutarların ilk taksitinin ödeme süresi
28 Şubat 2021
Taksit ödeme süresi ve sayısı
Peşin ya da 2’şer aylık dönemler halinde en çok 18 taksit
Bu Kanuna göre ödenmesi gereken taksitlerin ilk ikisinin süresinde ve tam ödenmesi koşuluyla, kalan taksitlerden; bir takvim yılında iki veya daha az taksitin, süresinde ödenmemesi veya eksik ödenmesi hâlinde, ödenmeyen veya eksik ödenen taksit tutarlarının son taksiti (peşin ödeme seçeneğinin tercih edilmesi hâlinde ilk taksiti) izleyen ayın sonuna kadar, gecikilen her ay ve kesri için 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı oranında hesaplanacak geç ödeme zammı ile birlikte ödenmesi şartıyla bu Kanun hükümlerinden yararlanılabilir.
İlk iki taksitin süresinde tam ödenmemesi ya da süresinde ödenmeyen veya eksik ödenen diğer taksitlerin belirtilen şekilde de ödenmemesi veya bir takvim yılında ikiden fazla taksitin süresinde ödenmemesi veya eksik ödenmesi hâlinde bu Kanun hükümlerinden yararlanma hakkı kaybedilecektir. Bu hüküm her bir madde ve alacaklı idareler açısından taksitlendirilen alacaklar için ayrı ayrı uygulanacaktır.
27.10.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 3134 ve 3135 sayılı Cumhurbaşkanı kararları ile;
-30 Haziran’a kadar kısa çalışma başvurusunda bulunmuş işyerleri için kısa çalışma ödeneğinin süresi 31.12.2020 tarihine kadar,
-Sözleşme fesih yasağı süresi ve işverenin işçiyi tamamen veya kısmen ücretsiz izne ayırma süresi 17.11.2020 tarihinden itibaren 2 ay daha uzatılmıştır.
9.10.2020 tarihli Resmi Gazete’de “Anonim Şirketlerin Genel Kurul Toplantılarının Usul ve Esasları ile Bu Toplantılarda Bulunacak Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Temsilcileri Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” yayımlanmıştır. Söz konusu Yönetmelikle getirilen önemli değişiklikler aşağıda özetlenmiştir.
-Genel kurul toplantısına katılım
Halka açık olmayan şirketlerde gerek nama gerek hamiline yazılı pay senetleri sahiplerinin vekilleri vasıtasıyla toplantıda temsil edilebilmeleri için vekâletnamenin noter onaylı şekilde düzenlenmesi gerekmektedir.
-Bakanlık temsilcisi bulundurma zorunluluğu
Bilindiği üzere, aşağıda sayılan genel kurul toplantılarında ve bunların ertelenmesi halinde yapılacak ikinci toplantılarda Bakanlık temsilcisinin bulunması zorunludur:
a) Kuruluş ve esas sözleşme değişikliği işlemleri Bakanlık iznine tabi olan şirketlerin bütün genel kurul toplantılarında, diğer şirketlerde ise gündeminde, sermayenin arttırılması veya azaltılması, kayıtlı sermaye sistemine geçilmesi ve kayıtlı sermaye sisteminden çıkılması, kayıtlı sermaye tavanının arttırılması veya faaliyet konusunun değiştirilmesine ilişkin esas sözleşme değişikliği ile birleşme, bölünme veya tür değişikliği konuları bulunan genel kurul toplantılarında.
b) Genel kurula elektronik ortamda katılım sistemini uygulayan şirketlerin genel kurul toplantılarında.
c) Yurt dışında yapılacak bütün genel kurul toplantılarında.
ç) Yurt dışında yapılacak imtiyazlı pay sahipleri özel kurul toplantılarında.
Bu Yönetmelik ile yapılan değişiklik uyarınca, yukarıda sayılanların dışındaki genel kurul toplantılarında, kuruluş ve esas sözleşme değişikliği işlemleri Bakanlık iznine tabi olan şirketler hariç olmak üzere tek pay sahipli şirketlerin genel kurul toplantılarında ve imtiyazlı pay sahipleri özel kurullarında Bakanlık temsilcisinin bulunması zorunlu değildir.
-Bakanlık temsilcisi istenmesi
Bakanlık temsilcisinin bulundurulması için MERSİS üzerinden elektronik ortamda da müracaat edilebilecektir.
Ayrıca, yönetim kurulunun mevcut olmaması veya yönetim kurulu toplantı nisabı oluşmasına imkan bulunmaması ve münhasıran yönetim kurulu üyelerinin seçilmesi amacıyla çağrısız toplantı yapılmak istenmesi halinde, pay sahiplerinin veya temsilcilerinin tamamının imzaları noterce onaylanmış dilekçesiyle de Bakanlık temsilcisi görevlendirilmesi istenebilecektir.
Hazine ve Maliye Bakanlığı internet sayfasında döviz cinsinden veya dövize endeksli sözleşme bedellerine ilişkin duyuru yayımlanmıştır.
Duyuru metni şöyledir:
“Bilindiği üzere, 12.09.2018 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 85 Sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı Karar’da değişiklikler yapılarak Türkiye’de yerleşik kişilerin bazı istisnalar dışında birbirleriyle döviz cinsinden veya dövize endeksli bedeller içeren sözleşmeler yapmamaları hususunda ve mevcut sözleşmelerde yer alan bedellerin Türk lirasına çevrilmesi yönünde düzenlemeler yapılmıştır.
Söz konusu düzenlemeler sonrasında Bakanlığımızca belirlenen istisnalar ise Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı Karara İlişkin 2008-32/34 sayılı Tebliğ’de düzenlenmiştir.
Bahse konu düzenlemelerde sözleşme taraflarının Türk lirasına dönüşte mutabakata varamamaları halinde bedellerin Türk lirasına çevrilme usulü ile konut ve çatılı iş yeri kira sözleşmelerinde Türk lirası olarak belirlenen bedellere iki yıllık geçiş sürecinde uygulanacak artış oranlarına ilişkin esaslar belirlenmiştir.
İki yıllık sürenin sona ermesiyle geçiş süreci sona erecek ve taraflar Türk lirası tutarlara uygulanacak artış oranında yine mutabakata varamazlarsa 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 344 üncü maddesi hükmünde yer alan sınırlara tabi olacaklardır.
Geçiş süreci için öngörülen iki yıllık sürenin sona ermesinden sonra bahse konu sözleşmelerde yer alan bedellerin tekrar döviz cinsinden veya dövize endeksli uygulanmaya başlanması ya da yeniden döviz cinsinden veya dövize endeksli belirlenmesi mümkün bulunmamaktadır. Aksi uygulamaların tespiti durumunda kambiyo mevzuatı uyarınca gerekli yaptırımlar uygulanacaktır.
Kamuoyuna duyurulur.”
7 Ekim 2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 520 Sıra Numaralı VUK Genel Tebliğ ile sahte belge düzenleme riski yüksek olan mükelleflerin İdare tarafından tespit edilerek bu fiillerinin sonlandırılmasına yönelik usul ve esaslar belirlenmiştir.
Bilindiği üzere, Vergi Usul Kanunu’na“ mükellefiyet kaydının analiz ve değerlendirme sonuçlarına bağlı olarak terkini” başlığıyla 160/A maddesi ilave edilmiştir. Maddeye göre mükellefiyet süresi, aktif ve öz sermaye büyüklüğü, ödenen vergi tutarı, çalışan sayısı, vergisel yükümlülüklerin yerine getirilip getirilmediği gibi hususlar dikkate alınarak mükelleflerin vergisel uyum seviyelerine yönelik olarak Hazine ve Maliye Bakanlığının ilgili birimleri tarafından yapılan analiz ve değerlendirme çalışmaları neticesinde, sahte belge düzenleme riskinin yüksek olduğu tespit edilen mükellefler vergi incelemesine sevk edilecek, ayrıca bunların mükellefiyetleri yapılacak yoklama sonucunda, vergi dairesinin görüşü ve ilgisine göre vergi dairesi başkanı/defterdar onayıyla terkin edilecektir. İnceleme neticesine göre mükellefler ile bunlarla ilişkili kişilerin durumu yeniden değerlendirilecek olup mükellefiyet tesisi/devamı için alınan teminat belirli şartlar dâhilinde iade edilebilecektir.
Tebliğ’de, mükellefiyet kaydının resen terkini, teminat uygulaması, vergi inceleme raporuna göre tesis edilecek işlemler hakkında detaylı açıklamalar yapılmıştır.
30.9.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 3031 sayılı CK ile kambiyo işlemlerinde uygulanan BSMV oranı, 30.09.2020 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, yüzde 1’den binde 2’ye düşürülmüştür. Bu çerçevede, döviz satış işlemlerinde ve fiziki olmayan altın satış işlemlerinde (bankalar nezdinde açılan altın mevduat ya da yatırım hesapları) satış bedeli üzerinden binde 2 oranında BSMV uygulanacaktır.
Aşağıda sayılan kambiyo muamelelerinde ise BSMV oranı sıfır olarak uygulanmaktadır.
30.9.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 3032 sayılı CK ile 31.12.2020 tarihine kadar 30.9.2020-31.12.2020 arasında açılan veya vadesi bu tarihlerde yenilenen TL hesaplara ödenecek faizler ve kar paylarına uygulanacak tevkifat oranları aşağıdaki şekilde tespit edilmiştir.
Mevduat faizlerinden;
-Vadesiz ve ihbarlı hesaplar ile 6 aya kadar (6 ay dahil) vadeli hesaplarda %5,
-1 yıla kadar (1 yıl dahil) vadeli hesaplarda %3,
-1 yıldan uzun vadeli hesaplarda %0,
-Enflasyon oranına bağlı olarak değişken faiz uygulanan 1 yıldan uzun vadeli hesaplarda %0.
Katılım bankaları tarafından katılma hesabı karşılığında ödenen kar paylarından;
-Vadesiz, ihbarlı ve özel cari hesaplar ile 6 aya kadar (6 ay dahil) vadeli hesaplarda %5,
-1 yıla kadar (1 yıl dahil) vadeli hesaplarda %3,
-1 yıldan uzun vadeli hesaplarda %0.
18 Eylül 2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2948 sayılı CK ile Türk Ticaret Kanunu’nun Geçici 13’üncü maddesiyle getirilen kar payı dağıtımı sınırlaması 30.9.2020 tarihinden itibaren 3 ay uzatılmıştır.
TTK Geçici 13’üncü maddesine göre; sermaye şirketleri, kısıtlama süresi sonuna kadar 2019 yılı net dönem kârının yalnızca yüzde yirmi beşine kadarının dağıtımına karar verebilecekler, geçmiş yıl kârlarını ve serbest yedek akçeleri dağıtıma konu edemeyeceklerdir. Genel kurullarca yönetim kuruluna kâr payı avansı dağıtımı yetkisi verilemeyecektir. Genel kurulca 2019 yılı hesap dönemine ilişkin kâr payı dağıtımı kararı alınmış ancak henüz pay sahiplerine ödeme yapılmamışsa veya kısmi ödeme yapılmışsa, 2019 yılı net dönem kârının yüzde yirmi beşini aşan kısma ilişkin ödemeler de kısıtlama sürenisin sonuna kadar ertelenecektir.
15.09.2020 tarihli Resmi Gazete’de “İmar Planı Değişikliğine Dair Değer Artış Payı Hakkında Yönetmelik” yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
Yönetmelik ile uygulama imar planı değişikliği sonucu taşınmazda meydana gelecek değer artışının değer artış payı olarak kamuya kazandırılmasında; bu payın kapsamı, tespiti, kesinleşmesi, ödenmesi ve dağıtımına ilişkin iş ve işlemler ile diğer iş ve işlemlere yönelik usul ve esaslar belirlenmiştir.
Uygulama imar planı olan yerlerde, taşınmazın meri plan koşullarındaki değer tespiti ile plan değişikliği sonrası değer tespiti arasındaki farkı, değer artış payını ifade etmektedir.
İmar planı değişikliği teklifi, plan değişikliğine konu alan sınırları içinde yer alan taşınmaz sahiplerinin tamamının veya vekillerinin noter onaylı vekâlet bilgilerini içeren bir dilekçeyle idareye verilerek başvuru yapılacak, değer artış payı, kıymet takdir komisyonunca en az iki yetkili değerleme kuruluşu tarafından belirlenen değer artış payı değerlerin aritmetik ortalama değerinden az olmamak üzere tespit edilecektir.
Değer artış payı, en geç taşınmazın ilk satışında veya inşaat ruhsatının alımı aşamasında önce Bakanlığın muhasebe birimi hesabına ödenecektir. Değer artış payının ödenmemesi halinde, imar planı değişikliği yapılan taşınmaz için hiçbir koşulda satış izni verilmeyecek ve yapı ruhsatı düzenlenemeyecektir.
Aşağıda belirtilen durumlar değer artış payına konu edilmeyecektir.
(1) 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun kapsamındaki;
a) Riskli alanlardan,
b) Rezerv yapı alanlarından,
c) İçerisindeki yapıların riskli yapı olarak tespit edildiği parsellerde, riskli yapının mer-i imar planı ve plan notları ile verilmiş emsale esas inşaat alanının bir buçuk katına kadar artan kısmına ilişkin plan değişikliklerinden,
(2) Kamu yatırımları ile kamu mülkiyetindeki alanlardan,
(3) Mazbut ve mülhak vakıflara ait alanlardan,
(4) İmar planlarında yençok: Serbest olarak belirlenmiş yüksekliklerin 3194 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde belirtilen usullere göre yapılacak imar planı değişikliklerinden,
(5) Yapı ve nüfus yoğunluğunu artırmamak, düzenleme ortaklık payı olarak ayrılan alanlardan azalmaya neden olmamak kaydı ile ada veya parsel bazında yol düzenlemelerine, cephe hattı düzeltmelerine, imar hattı düzenlemesine konu plan değişikliklerinden,
değer artış payı alınmayacaktır.
Bilindiği üzere, Avrupa Birliği üyesi ülkelerin tamamının yanı sıra İsviçre, Norveç, Brezilya, Hindistan gibi ülkeler de dahil bugün itibarıyla 136 ülkenin taraf olduğu Vergi Konularında Karşılıklı İdari Yardımlaşma Sözleşmesi, uluslararası vergisel işbirliği ve şeffaflığın bir gereği olarak 2011 yılında Türkiye tarafından da imzalanmıştır. Bu tarihten 6 yıl sonra, uygulamayı düzenleyen ve sayıları her yıl artmakla birlikte bugün itibarıyla 107 ülkenin taraf olduğu “Finansal Hesap Bilgilerinin Otomatik Değişimine İlişkin Çok Taraflı Yetkili Makam Anlaşması”nı da Türkiye 21.04.2017 tarihinde imzalamış ve 31.12.2019 tarihinde onaylamıştır. Bu anlaşmaya göre, imzacı ülkeler, karşılıklılık temelinde, ilgili ülkelerin mukimlerine ait finansal hesap bilgilerini, finansal kuruluşlardan toplayıp ayrı bir talep gerekmeksizin (otomatik olarak) her yıl ilgili ülkeyle paylaşacaktır. Türkiye’de otomatik bilgi değişimi için bilgileri toplamaya ve paylaşmaya yetkili makam, Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlı Gelir İdaresi Başkanlığıdır.
Otomatik bilgi değişimi; kişilerin, yerleşik (mukimi) olduğu ülke dışındaki diğer ülkelerde bulunan finansal hesap bilgilerinin, yerleşik (mukim) olunan ülkeye, her yıl diğer ülke vergi idarelerince, vergisel amaçlarla kullanılmak üzere mütekabiliyet esasında (karşılıklı) ve otomatik olarak elektronik ortamda gönderilmesidir.
Bu kapsamda; mevduat, saklama ve yatırım kuruluşları ile belirli sigorta şirketleri nezdindeki;
· Mevduat hesapları,
· Saklama hesapları,
· Ortaklık ve borç ilişkisi menfaati,
· Nakdi değer sigorta sözleşmeleri,
· Düzenli ödeme sözleşmelerine ilişkin finansal bilgiler paylaşılacaktır.
Değişime tabi tutulacak bilgiler;
· İlgilinin adı ve soyadı,
· Adresi,
· Yerleşik (mukim) olduğu ülke ve vergi kimlik numarası (VKN),
· Doğum yeri ve tarihi,
· Hesap numarası, hesap bakiyesi ya da değeri,
· Hesaba yıl içinde ödenen faiz, temettü gibi gelirlerin ya da hesapta tutulan varlıklardan elde edilen gelirlerin toplam brüt tutarı
gibi bilgilerden oluşmakta olup, gayrimenkul ve taşıt bilgileri otomatik bilgi değişimi kapsamında değildir. Hesap hareketleri detayı da bu kapsamda finansal kuruluşlardan alınmayacak ve paylaşım konusu yapılmayacaktır.
Anlaşma kapsamında, ilgili ülkelerde yerleşik (mukim)kişi ve kurumların yanı sıra, bu ülkelerde yerleşik kişilerin kontrol ettikleri Türkiye’de yerleşik olan bazı kurumların (örneğin; faiz, temettü gibi pasif gelir elde eden ya da bu amaçla varlık tutan fakat finansal kuruluş olmayan kurumlar) bilgileri paylaşılacaktır.
Sistem şöyle işleyecektir:
Türkiye’de bulunan finansal kuruluşlar, örneğin bankalar, tespit ettikleri hesaplara ilişkin bilgileri Hazine ve Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığına bildirecek ve Başkanlık bu bilgileri güvenli bir elektronik ağ üzerinden ilgili ülkelere gönderecektir. Benzer şekilde karşılıklı olarak (mütekabiliyet esası ile)Türkiye’nin anlaşması bulunan ülkelerde bulunan hesaplara ilişkin bilgiler söz konusu ülkelerin vergi idareleri tarafından ülkemize gönderilecektir. İki ülke arasında bilgi değişimi, hesabın 31 Aralık tarihindeki durumu ile toplanan bilgilere ilişkin olarak bir sonraki yılın Eylül ayının sonuna kadar yapılabilmektedir.
Kapsama giren bir ülkeye yalnızca o ülke yerleşiklerinin (mukimlerinin) bilgisi gönderilecektir. Bir finansal kuruluşun yurtdışına doğrudan bilgi göndermesi söz konusu değildir. Covid-19 pandemisi nedeniyle 2020 yılındaki bilgi değişimi Eylül ayı sonundan Aralık ayı sonuna alınmıştır. Kapsama giren bilgiler Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından bankalardan alınacak ve ilgili ülkelerle paylaşılacaktır. Aynı şekilde, Türkiye yerleşiklerinin (Türkiye mukimi) diğer ülkelerde sahip oldukları finansal hesap bilgileri de bu ülkelerden Türkiye’ye (Gelir İdaresi Başkanlığı) gönderilecektir.
11.09.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Tütün Mamulleri, Makaron, Yaprak Sigara Kâğıdı ve Alkollü İçkilerde Ürün İzleme Sistemi Uygulama Genel Tebliği ile vergi güvenliğini sağlamak amacıyla;
-Tütün mamulleri, makaron, yaprak sigara kâğıdı ve alkollü içkilerde özel etiket ve işaretlerin kullanılması zorunluluğuna,
-Bu özel etiket ve işaretlerin verilmesinde söz konusu ürünlerin üreticileri ve ithalatçılarının belirlenen tür ve tutar itibariyle vadesi geçmiş vergi borcunun bulunup bulunmadığına ve bu özel etiket ve işaretlerin basımı, dağıtımı ile Ürün İzleme Sistemi kurulması ve işletilmesi amacıyla yetkilendirilecek gerçek veya tüzel kişilerin faaliyetlerinin yönlendirilmesi, izlenmesi, denetlenmesi ve yetkilendirmenin sonlandırılmasına
ilişkin usul ve esaslar belirlenmiştir. Yürüklükte olan “Ürün İzleme Sistemi” bu Tebliğ ile yenilenmiş olup, bu kapsamda bugüne kadar çıkarılmış olan 11 adet Tebliğ ve 4 adet sirküler, “Tütün Mamulleri, Makaron, Yaprak Sigara Kâğıdı ve Alkollü İçkilerde Ürün İzleme Sistemi Uygulama Genel Tebliği” çatısı altında birleştirilmiştir.
4.9.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2930 sayılı CK ile sözleşme fesih yasağı süresi ve işverenin işçiyi tamamen veya kısmen ücretsiz izne ayırma yetkisi 17.9.2020 tarihinden itibaren 2 ay (17.11.2020 tarihine kadar) uzatılmıştır.
1 Eylül 2020 tarihli Resmi Gazete’de Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Örtülü Kazanç Dağıtımı Hakkında Genel Tebliğ (Seri No: 1)’De Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No: 4) yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Tebliğe ilişkin özet bilgilere aşağıda yer verilmiştir.
Bilindiği üzere, kurumlar, ilişkili kişilerle emsallere uygunluk ilkesine aykırı olarak tespit ettikleri bedel veya fiyat üzerinden mal veya hizmet alım ya da satımında bulunursa, kazanç tamamen veya kısmen transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılmış sayılmaktadır.
Kurumlar, ilişkili kişilerle yaptığı işlemlerde uygulayacağı fiyat veya bedelleri, aşağıdaki yöntemlerden işlemin mahiyetine en uygun olanını kullanarak tespit edebilir:
a) Karşılaştırılabilir fiyat yöntemi: Bir mükellefin uygulayacağı emsallere uygun satış fiyatının, karşılaştırılabilir mal veya hizmet alım ya da satımında bulunan ve aralarında herhangi bir şekilde ilişki bulunmayan gerçek veya tüzel kişilerin birbirleriyle yaptıkları işlemlerde uygulayacağı piyasa fiyatı ile karşılaştırılarak tespit edilmesini ifade eder.
b) Maliyet artı yöntemi: Emsallere uygun fiyatın, ilgili mal veya hizmet maliyetlerinin makul bir brüt kâr oranı kadar artırılması suretiyle hesaplanmasını ifade eder.
c) Yeniden satış fiyatı yöntemi: Emsallere uygun fiyatın, işlem konusu mal veya hizmetlerin aralarında herhangi bir şekilde ilişki bulunmayan gerçek veya tüzel kişilere yeniden satılması halinde uygulanacak fiyattan, makul bir brüt satış kârı düşülerek hesaplanmasını ifade eder.
ç) İşlemsel kâr yöntemleri: Emsallere uygun fiyat veya bedelin tespitinde, ilişkili kişiler arasındaki işlemden doğan kârı esas alan yöntemleri ifade eder. Bu yöntemler, işleme dayalı net kâr marjı yöntemi ve kâr bölüşüm yöntemidir. İşleme dayalı net kâr marjı yöntemi, mükellefin kontrol altındaki bir işlemden; maliyetler, satışlar veya varlıklar gibi ilgili ve uygun bir temele dayanarak tespit ettiği net kâr marjının incelenmesi esasına dayanır. Kâr bölüşüm yöntemi, ilişkili kişilerin bir veya daha fazla sayıdaki kontrol altındaki işlemlere ilişkin toplam faaliyet kârı ya da zararının, üstlendikleri işlevler ve yüklendikleri riskler nispetinde ilişkili kişiler arasında emsallere uygun olarak bölüştürülmesi esasına dayanır.
d) Emsallere uygun fiyata yukarıdaki yöntemlerden herhangi birisi ile ulaşma olanağı yoksa mükellef, işlemin niteliğine uygun olarak kendi belirleyeceği bir yöntemi de kullanabilir.
Tebliğe göre transfer fiyatlandırması belgelendirme yükümlülükleri; genel rapor, yıllık transfer fiyatlandırması raporu, ülke bazlı raporlamaya ilişkin bildirim formu ve ülke bazlı rapor ile transfer fiyatlandırması, kontrol edilen yabancı kurum ve örtülü sermayeye ilişkin formdan oluşmaktadır.
Belgelendirme:
Genel Rapor
Genel rapor, çok uluslu işletmeler grubuna bağlı ve bir önceki hesap dönemine ilişkin kurumlar vergisi beyannamesi ekinde yer alan bilançodaki aktif büyüklüğü ve gelir tablosundaki net satışlar tutarının her ikisi de 500 milyon TL ve üzerinde olan kurumlar vergisi mükellefleri tarafından hazırlanır. Genel raporun, çok uluslu işletmeler grubuna bağlı kurumlar vergisi mükellefleri tarafından, ilgili hesap dönemini takip eden hesap döneminin sonuna kadar hazırlanması ve bu süre sona erdikten sonra istenmesi durumunda, İdareye veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlara ibraz edilmesi gerekmektedir.
Yıllık Transfer Fiyatlandırması Raporu
Yıllık transfer fiyatlandırması raporunun, Tebliğe ekli Ek-4’te yer alan formata uygun şekilde, kurumlar vergisi beyannamesinin verilme süresine kadar hazırlanması ve bu süre sona erdikten sonra, istenmesi durumunda, İdareye veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlara ibraz edilmesi zorunludur.
Mükellefler, aşağıda belirtilen işlemlere yönelik olarak “yıllık transfer fiyatlandırması raporu” hazırlar:
a) Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığına kayıtlı mükelleflerin bir hesap dönemi içinde ilişkili kişilerle yaptığı yurt içi ve yurt dışı işlemler,
b) Diğer kurumlar vergisi mükelleflerinin bir hesap dönemi içinde ilişkili kişilerle yaptığı yurt dışı işlemler,
c) Serbest bölgelerde faaliyette bulunan kurumlar vergisi mükelleflerinin ilişkili kişilerle yaptığı yurt içi işlemler,
ç) Tüm kurumlar vergisi mükelleflerinin yurt dışı şubeleri ve serbest bölgelerde bulunan ilişkili kişilerle (serbest bölgedeki şubeleri dahil) yaptığı işlemler.
Ülke Bazlı Rapor ve Bildirim Formu
Raporlanan hesap döneminden bir önceki hesap döneminin konsolide finansal tablolarına göre toplam konsolide grup geliri, 750 milyon Avro ve üzerinde olan çok uluslu işletmeler grubunun Türkiye’de mukim nihai ana işletmesi veya vekil işletmesi, raporlanan hesap döneminden sonraki on ikinci ayın sonuna kadar ülke bazlı raporu hazırlar ve elektronik ortamda İdareye sunar.
Kapsama giren çok uluslu işletmeler grubu üyeleri tarafından; nihai ana işletme veya vekil işletme olup olmadıkları ve grup adına hangi işletmenin raporlama yapacağı ile hesap dönemi hakkındaki bilgiler, her yıl, raporlanacak hesap dönemini takip eden yılın Haziran ayı sonuna kadar Tebliğe ekli Ek-5’teki içeriğe ve İnternet Vergi Dairesinde yer alan açıklamalara uygun şekilde “ülke bazlı raporlamaya ilişkin bildirim formu” doldurularak elektronik ortamda İnternet Vergi Dairesi üzerinden verilecektir.
Raporlanan hesap döneminden bir önceki hesap dönemine ilişkin konsolide finansal tabloları, bu tarihler itibarıyla henüz oluşturulmamış çok uluslu işletmeler grubu, bu durumu İdareye bildirerek ek süre için başvuruda bulunabilir.
Transfer Fiyatlandırması, Kontrol Edilen Yabancı Kurum ve Örtülü Sermayeye İlişkin Form
Kurumlar vergisi mükelleflerinin, ilişkili kişilerle bir hesap dönemi içinde yaptıkları mal veya hizmet alım ya da satım işlemleri ile ilgili olarak Tebliğe ekli Ek-3’te yer alan “transfer fiyatlandırması, kontrol edilen yabancı kurum ve örtülü sermayeye ilişkin form”u doldurmaları ve kurumlar vergisi beyannamesi ekinde, bağlı bulunulan vergi dairesine göndermeleri gerekmektedir.
Formun doldurulmasında, her bir ilişkili kişi bazında yıllık toplam net tutarı 30.000 TL’nin altında olan mal veya hizmet alım ya da satım işlem bilgileri ile söz konusu ilişkili kişi bilgilerine yer verilmesine gerek bulunmamaktadır.
Belgelendirme ve Ceza İndirimi
Transfer fiyatlandırmasına ilişkin belgelendirme yükümlülüklerinin tam ve zamanında yerine getirilmiş olması kaydıyla, örtülü olarak dağıtılan kazanç nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmemiş veya eksik tahakkuk ettirilmiş vergiler için vergi ziyaı cezası %50 indirimli olarak uygulanacaktır.
Ülke bazlı raporlamaya ilişkin ilk bildirim formunun verilme süresi
Ülke bazlı raporlamaya ilişkin bildirim formu, 2019 hesap dönemine ve 1/1/2019’dan sonra başlayan özel hesap dönemine münhasır olmak üzere, 30/10/2020 günü saat 23:59’a kadar Ek-5’teki içeriğe ve İnternet Vergi Dairesinde yer alan açıklamalara uygun şekilde doldurularak elektronik ortamda İnternet Vergi Dairesi üzerinden verilecektir.
31.8.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan CK ile kısa çalışma uygulanan işyerleri için kısa çalışma ödeneğinin süresi 2 ay uzatılmıştır.
28 Ağustos 2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğ (İhracat Bedelleri Hakkında) ile ihracat bedellerinin yurda getirilmesinde kullanılan yöntemlerden “Banka Ödeme Yükümlülüğü” yürürlükten kaldırılmıştır.
Buna göre, ihracat işlemlerine ilişkin bedellerin yurda getirilmesinde kullanılabilecek ödeme şekilleri şöyledir:
a) Akreditifli Ödeme,
b) Vesaik Mukabili Ödeme,
c) Mal Mukabili Ödeme,
d) Kabul Kredili Akreditifli Ödeme,
e) Kabul Kredili Vesaik Mukabili Ödeme,
f) Kabul Kredili Mal Mukabili Ödeme,
g) Peşin Ödeme
30.8.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2912 sayılı CK ile 87.03 GTİP numaralı araçlar için ÖTV matrahları ve oranları yeniden tespit edilmiştir.
30.8.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2913 sayılı CK ile 1 Eylül 2020-30 Haziran 2021 tarihleri arasında verilen eğitim ve öğretim hizmetleri için KDV oranı %1 olarak belirlenmiştir.
www.ebeyanname.gib.gov.tr adresinde Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi uygulamasında dikkat edilmesi gereken hususlar hakkında duyuru yayımlanmıştır.
Duyuruda yer alan konu başlıkları şöyledir:
ebeyanname.gib.gov.tr adresinde Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesine ilişkin Gelir İdaresi Başkanlığı duyurusu yayınlanmıştır.
Duyuruda, hataların en aza indirilmesi ve beyannamelerin sorunsuz bir şekilde verilebilmesi için, Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi gönderecek mükelleflerin beyannamenin "SGK Bildirimleri" bölümünü doldururken aşağıdaki hususlara dikkat etmesi gerektiği vurgulanmaktadır.
“- Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesinin veri girişlerine ilişkin alanların ne şekilde doldurulacağı Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi Düzenleme Kılavuzunda detaylı olarak açıklanmıştır. Mükelleflerimizin/işverenlerimizin işlemlerini doğru ve hızlı bir şekilde gerçekleştirmeleri için söz konusu kılavuzda belirtilen hususlara dikkat etmeleri önem arz etmektedir. İlgili kılavuza aşağıdaki linkten ulaşılabilir.
https://ebeyanname.gib.gov.tr/mphb.html
- Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesinin gönderilmesi sırasında işyeri sicil sıra numarası, eski şube kod, yeni şube kod, il kodu, sigortalı T.C. kimlik numarası, sigortalı adı/soyadı, gün, kazanç gibi zorunlu alanların eksiksiz ve doğru olarak sisteme kaydedilerek gönderilmesi gerekmektedir. Söz konusu bilgilerin hatalı girilmesi halinde beyannamenin onaylanması mümkün bulunmamaktadır. Bu gibi durumlarda mükelleflerimize/işverenlerimize hatalı girişlere ilişkin mesaj dönülmektedir.
Sıkça rastlanan;
“Sigortalı bilgilerinde "İşe Giriş Bilgisi Yanlış Girildi !!" hatası”
"Soyadı bilgileri hatalıdır."
"Adı bilgileri hatalıdır."
“TC Kimlik Numarası, Sicil Numarası bilgileri hatalıdır.”
gibi sigortalının tesciline ilişkin hatalar için aşağıdaki adresten düzenleme yapılabilir.
https://uyg.sgk.gov.tr/SigortaliTescil/amp/loginldap
- Diğer taraftan, sigortalıların tescil bilgilerindeki değişiklikler nedeniyle alınan hataların da düzeltilmesi için mükelleflerimizin/işverenlerimizin çalıştırdıkları sigortalılara ait SGK Kurum Kayıtlarındaki bilgileri yine (https://uyg.sgk.gov.tr/SigortaliTescil/amp/loginldap)linkinden ulaşacakları e-Bildirge ekranından güncellemeleri mümkündür.
- Sigortalıların ilgili ayda fiilen çalıştığı meslek adına ait geçerli bir meslek kodu bilgisinin RRRR.RR formatına uygun bir şekilde sisteme kaydedilmesi gerekmekte olup, formata uygun olmayan ya da geçerli olmayan bir meslek kodunun kaydedilerek gönderilmesi halinde mükelleflerimiz/işverenlerimiz hata mesajı alacaklardır.
Beyannamenin vergi kesintileri ile ilgili bölümleri için Gelir İdaresi Başkanlığı adına, Vergi İletişim Merkezi (189) veya mphb@gelirler.gov.tr adresinden gerekli teknik ve mevzuatsal destek verilmektedir. Beyannamenin “SGK Bildirimleri” bölümü ile ilgili olarak Sosyal Güvenlik Kurumu adına Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İletişim Merkezi (170) veya isverensistemi@sgk.gov.tradresinden gerekli hizmetler verilmektedir.”
8.8.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2834 sayılı CK ile;
Bankacılık Kanunu uyarınca finansal kuruluş faaliyeti kabul edilen faaliyetlerden en az birini yapan yurt dışında mukim kuruluşlara yapılan kambiyo satışlarında BSMV oranı sıfır olarak tespit edilmiştir.
30.7.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 519 Sıra Numaralı VUK Genel Tebliği ile ön tespiti ve/veya izaha daveti yapacak ve yapılan izahı değerlendirecek merci, yapılacak ön tespitin ve izaha davetin şekli ve kapsamı, davet yapılacaklar, yapılan izahın değerlendirme süresi, yapılan izahta kullanılacak bilgi ve belgeler ile uygulamaya ilişkin usul ve esaslar belirlenmektedir.
Tebliğe göre “ön tespit”, vergi kanunlarının verdiği yetki kapsamında vergi incelemesi yapmaya ve/veya mükellefler veya mükelleflerle muamelede bulunan diğer gerçek ve tüzel kişilerden bilgi toplamaya yetkili kılınanlar tarafından doğrudan veya dolaylı olarak elde edilen bilgi, bulgu veya verilerin aşağıda açıklanan Ön Tespit ve İzah Değerlendirme Komisyonuna intikal ettirilmesi neticesinde, mezkûr komisyon tarafından verginin ziyaa uğramış olabileceği yönünde yapılan tespiti ifade etmektedir. Ön tespit yapılabilmesi için vergi incelemesine başlanılmamış veya takdir komisyonuna sevk işleminin yapılmamış olması ve ihbarda bulunulmamış şartı bulunmaktadır.
Ön tespitin yetkili merciler tarafından yapılmış olması gerektiğinden Gelir İdaresi Başkanlığı ve Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı bünyesinde yeterli sayıda "Ön Tespit ve İzah Değerlendirme Komisyonu" oluşturulmuştur.
Ön Tespit ve İzah Değerlendirme Komisyonu;
a) Kendisine intikal ettirilen bilgi, bulgu veya verilerden hareketle verginin ziyaa uğramış olabileceğine ilişkin, Vergi Usul Kanununun 370 inci maddesinde belirtilen ön tespiti yapar.
b) İzaha davet veya SMİYB ön tespit yazısının, tebliğ edilmek üzere, haklarında ön tespit yapılanlara gönderilmesini sağlar.
c) Kendisine yapılacak izahları değerlendirerek, değerlendirme sonucunu içeren yazının, tebliğ edilmek üzere, ilgili mükelleflere gönderilmesini sağlar.
Tebliğ çerçevesinde, verginin ziyaa uğradığına delalet eden emarelerin tespit edilmesine bağlı olarak işleyen izaha davet müessesesi kapsamında, Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlı ilgili birimlerce verginin ziyaa uğradığına delalet eden emareler bulunduğu yönünde yapılan çalışmalar neticesinde belirlenen konulara ilişkin olarak haklarında ön tespit yapılanlar izaha davet edileceklerdir. Komisyon tarafından izaha davet kapsamında haklarında ön tespit yapılanlara, gerekli açıklamaların yer aldığı "İzaha Davet Yazısı" Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca tebliğ olunacaktır. Kendisine izaha davet yazısı tebliğ edilenlerin tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içerisinde yetkili komisyona izahta bulunmaları gerekmektedir. Süresinde yapılan izah, komisyonca en geç 45 gün içinde değerlendirilerek sonuca bağlanacaktır.
Haklarında yapılan ön tespite ilişkin olarak, mükelleflerce yapılan izahın, izaha davet yazısında yer verilen ziyaa uğramış olabilecek vergi tutarını doğrular nitelikte olduğunun veya söz konusu ön tespite ilişkin yapılan izahın yeterli bulunmayarak beyanname verilmesini gerektiren bir durumun bulunduğunun komisyonca değerlendirilmesi halinde, değerlendirme sonucunu içeren yazının tebliğ edildiği tarihten itibaren 30 gün içerisinde hiç verilmemiş olan vergi beyannamelerinin verilmesi, eksik veya yanlış yapılan vergi beyanının tamamlanması veya düzeltilmesi, ödeme süresi geçmiş bulunan vergilerin, ödemenin geciktiği her ay ve kesri için, 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesinde belirtilen nispette uygulanacak gecikme zammı oranındaki izah zammıyla ödenmesi şartlarıyla vergi ziyaı cezası, ziyaa uğratılan vergi üzerinden %20 oranında kesilecektir.
Yapılan izahın; ziyaa uğramış olabilecek vergi tutarını doğrular nitelikte olması veya yeterli bulunmaması ve mükellef tarafından beyanname verilmemiş olması halinde vergi incelemesine veya takdir komisyonuna sevk işlemleri yapılacaktır.
Mükellef tarafından beyanname verilmiş olmakla birlikte beyan edilen verginin, değerlendirme sonucunu içeren yazıda yer verilen ziyaa uğramış olabilecek vergi tutarından az olması durumunda da vergi incelemesine veya takdir komisyonuna sevk işlemleri yapılacak, komisyonun değerlendirme sonucunu içeren yazısının tebliğ edildiği tarihten itibaren 30 gün içinde verilen beyanname ile tahakkuk eden verginin aynı süre içerisinde, ödemenin geciktiği her ay ve kesri için, 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesinde belirtilen nispette uygulanacak gecikme zammı oranındaki izah zammıyla ödenmesi halinde vergi ziyaı cezası, ziyaa uğratılan vergi üzerinden %20 oranında kesilecektir.
Diğer taraftan, Vergi Usul Kanununun 359 uncu maddesinde yer alan kaçakçılık fiilleriyle verginin ziyaa uğratılmış olabileceği hallerde haklarında ön tespit yapılanlar izaha davet edilmezler. Ancak, sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullanma fiilinin işlenmiş olabileceğine dair yapılan ön tespitlerde, kullanılan sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge tutarı, bir takvim yılında 100 bin Türk lirasını geçmeyen veya bu tutarı geçse dahi ilgili yıldaki toplam mal ve hizmet alışlarının %5’ini aşmayan mükelleflere SMİYB ön tespit yazısı tebliğ edilecektir.
Sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullanma fiilinin işlenmiş olabileceğine dair belge tutarının tespiti ile mal ve hizmet alış tutarının hesaplanmasında vergiler hariç tutarlar dikkate alınacaktır.
Kendilerine haklarında yapılan ön tespite ilişkin yazı tebliğ edilen mükellefler tarafından, bu yazının tebliğinden itibaren 30 gün içinde hiç verilmemiş olan vergi beyannamelerinin verilmesi, eksik veya yanlış yapılan vergi beyanının tamamlanması veya düzeltilmesi, ödeme süresi geçmiş bulunan vergilerin, ödemenin geciktiği her ay ve kesri için, 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesinde belirtilen nispette uygulanacak gecikme zammı oranındaki izah zammıyla ödenmesi şartlarıyla vergi ziyaı cezası, ziyaa uğratılan vergi üzerinden %20 oranında kesilecektir.
SMİYB ön tespit yazısının tebliği tarihinden itibaren 30 günlük süre içerisinde tespit edilen hususa yönelik beyanname verilmemesi halinde mükellef hakkında söz konusu tespitle ilgili olarak vergi incelemesine ya da takdir komisyonuna sevk işlemi yapılacaktır.
Vergi Usul Kanununun 370 inci maddesinin (a) fıkrası kapsamında kendilerine izaha davet yazısı tebliğ edilen mükellefler, bu maddeye göre %20 oranında kesilen vergi ziyaı cezasına ilişkin ihbarnamelerin tebliği üzerine süresi içerisinde tarhiyat sonrası uzlaşma başvurusunda bulunabileceklerdir. Ancak, maddenin (b) fıkrası kapsamında ön tespite ilişkin yazı tebliğ edilen mükellefler, bu madde uyarınca kesilecek vergi ziyaı cezası için uzlaşma başvurusunda bulunamayacaklardır.
31.7.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2812 sayılı CK ile 31/07/2020 tarihinden geçerli olmak üzere, 31/12/2020 tarihine kadar (bu tarih dahil) bazı hizmetlerde KDV oranı yüzde 8’e bazılarında ise yüzde 1’e düşürülmüştür.
1) %8 KDV oranı uygulanacak hizmetler
a) İşyeri kiralama hizmeti,
b) Kongre, konferans, seminer, konser, fuar ve lunapark giriş ücretleri,
c) Düğün, nikah, balo ve kokteyl salonlarında verilen organizasyon hizmetleri,
ç) Berberlik ve kuaförlük hizmetleri ile güzellik salonunda verilen hizmetler.
d) Terzilik, giyim eşyası ve ev tekstil ürünlerinin onarım ve tamiratı,
e) Ayakkabı ve deri eşyaların onarımı ile ayakkabı boyama hizmetleri,
f) Kuru temizleme, çamaşırhane, giyim eşyası ve diğer tekstil ürünlerini ütüleme hizmetleri,
g) Halı ve kilim yıkama hizmetleri,
ğ) Bisiklet, motosiklet ve motorlu bisikletlerin bakım ve onarımı (malzemeler hariç),
h) Evde kullanılan elektrikli cihazların (buzdolabı, fırın, çamaşır makinesi, bulaşık makinesi, fırın, klima vb.) bakım ve onarımı (malzemeler hariç),
ı) Tüketici elektroniği ürünlerinin (TV, radyo, CD/DVD oynatıcıları, ev tipi video kameralar vb.) bakım ve onarımı (malzemeler hariç),
i) Evde kullanılan ısıtma ürünlerinin (termosifon, şofben, banyo kazanı, kombi vb.) (merkezi ısıtma kazanları hariç) bakım ve onarımı (malzemeler hariç),
j) Ev ve bahçe gereçlerinin bakım ve onarımı (malzemeler hariç),
k) Mobilyaların ve ev döşemelerinin bakım ve onarımı (malzemeler hariç),
l) Bilgisayarların, iletişim araç ve gereçlerinin, saatlerin bakım ve onarımı (malzemeler hariç),
m) Müzik aletlerinin bakım ve onarımı,
n) Çilingirlik ve anahtar çoğaltma hizmetleri ile hamallık hizmetleri,
o) Motorlu kara taşıtlarının yağlanması, yıkanması, cilalanması hizmetleri ile bunlara ait koltuk ve döşemelerin bakım ve onarımı (malzemeler hariç),
ö) Hane sakinlerine verilen konut bakım, onarım, boya ve temizlik hizmetleri (malzemeler hariç),
p) Ekli II sayılı listenin “B) DİĞER MAL VE HİZMETLER” bölümünün 24 üncü sırası kapsamı dışındaki yeme-içme hizmetleri (alkollü içeceklere isabet eden kısmı hariç),
r) Yolcu taşımacılığı hizmetleri,
s) Ekli II sayılı listenin “A) GIDA MADDELERİ” bölümünün 4 üncü sırasında yer alan mallar hariç olmak üzere, 30/12/2019 tarihli ve 1951 sayılı Cumhurbaşkanı Kararının eki İstatistik Pozisyonlarına Bölünmüş Türk Gümrük Tarife Cetvelinin 6 No.lu fasılında yer alan süs bitkileri ile çiçek teslimleri.
2) %1 KDV oranı uygulanacak hizmetler:
a) Sinema, tiyatro, opera, operet, bale, müze giriş ücretleri,
b) Gazino, açık hava gazinosu, bar, dans salonu, diskotek, pavyon, taverna, birahane, kokteyl salonu ve benzeri yerler hariç olmak üzere kahvehane, kır kahvesi, çay bahçesi, çay ocağı, kıraathane, kafeterya, pastane, ayakta yemek yenilen yerler, yemeği pakette satan veya diğer şekillerde yemek hizmeti sunan yerler, lokanta, içkili lokanta, kebapçı ve benzeri yerlerde (2009/15200 sayılı BKK ile eklenen ibare, Yürürlük: 15/07/2009)(birinci sınıf lokanta ruhsatı ya da işletme belgesine sahip olan yerler ile üç yıldız ve üzeri oteller, tatil köyleri ve benzeri tesislerin bünyesindeki lokantalar hariç) verilen hizmetler (bu yerlerde verilen hizmetlerin alkollü içeceklere isabet eden kısmı hariç),
c) Geceleme hizmetleri; Otel, motel, pansiyon, tatil köyü ve benzeri konaklama tesislerinde sunulan geceleme hizmeti (1618 sayılı Kanun hükümlerine göre Kültür ve Turizm Bakanlığından işletme belgesi almış seyahat acenteleri tarafından müşteriye aktarılan geceleme hizmet tutarı ve bu hizmete ilişkin aracılık bedellerine de konaklama tesislerinde verilen geceleme hizmetlerinin ait olduğu oran uygulanır. Konaklama tesislerinde geceleme hizmetinden yararlanmayanlara verilen tüm hizmetler ile geceleme hizmetiyle beraber verilen ancak ayrıca belgelendirilen ya da geceleme hizmetine ait belgede ayrıca fiyatlandırılan hizmetler bu sıra kapsamında yer almamaktadır. Ancak geceleme hizmeti kapsamında verilmesi ve geceleme bedeline dahil edilmesi mutat olan diğer hizmetler bu sıra kapsamında yer almakla birlikte bu şekilde belirlenen geceleme bedeli içinde sunulan alkollü içeceklere ilişkin yüklenilen katma değer vergisi tutarları, hizmeti sunanlar tarafından indirim konusu yapılamaz.)
31.7.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2813 sayılı CK ile mal ve hakların kiralanması karşılığı yapılan ödemelerdeki stopaj oranı 31.07.2020 – 31.12.2020 tarihleri arasında yapılacak ödemelere uygulanmak üzere yüzde 20’den yüzde 10’a düşürülmüştür. Sözkonusu karar ile gayrimenkul kiralamalarındaki stopaj oranı da %10’a indirilmiştir.
Bu çerçevede, 31.12.2020 tarihine kadar uygulanmak üzere;
stopaj yapılacaktır.
31.07.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2810 ve 2811 sayılı CK ile;
Sözleşme fesih yasağı ve ücretsiz izin uygulaması süresi 1 ay (17.09.2020 tarihine kadar), kısa çalışma ödeneğinin süresi de daha önce uzatılan bir aylık süreden sonra başlamak üzere ve 1 ay süreyle uzatılmıştır.
28.07.2020 tarihli Resmi Gazete’de 7252 sayılı Dijital Mecralar Kurulması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun yayımlanmıştır. Kanunla getirilen önemli istihdam düzenlemelerine aşağıda yer verilmiştir.
1)1.7.2020 tarihinden önce kısa çalışma başvurusunda bulunmuş olan özel sektör işyerlerinde kısa çalışma ödeneğinden yararlanan sigortalıların; işyerindeki kısa çalışmanın sona ermesi ve aynı işyerinde haftalık normal çalışma sürelerine dönmeleri durumunda, 31.12.2020 tarihini geçmemek üzere kısa çalışmanın sona erdiği tarihi takip eden aydan itibaren üç ay süreyle, 5510 sayılı Kanunun 82 nci maddesi uyarınca belirlenen prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan sigortalı ve işveren hissesi primlerinin tamamı tutarında, her ay bu işverenlerin Sosyal Güvenlik Kurumuna ödeyecekleri tüm primlerden mahsup edilmek suretiyle işverene prim desteği sağlanacak ve destek tutarı Fondan karşılanacaktır.
1.7.2020 tarihinden önce başvuruda bulunarak nakdi ücret desteğinden yararlandırılan sigortalının haftalık normal çalışma süresine dönmesi durumunda, işveren söz konusu sigortalı için yukarıdaki destekten ilgili süreler ve şartlarla yararlandırılacaktır.
Ancak, işverene her bir ay için sağlanacak destek süresi; kısa çalışma ödeneği alanlar için sigortalının geçici 23 üncü madde kapsamında kısa çalışma ödeneği aldığı aylık ortalama gün sayısını, nakdi ücret desteğinden yararlandırılanlar için nakdi ücret desteği aldıkları aylık ortalama gün sayısını geçemeyecektir.
Bu maddeyle sağlanan teşvikten yararlanmakta olan işverenler, bu teşvikten yararlanılan ayda aynı sigortalı için diğer sigorta primi indirimi, teşvik ve desteklerinden yararlanamayacaklardır.
2)İşten çıkarma yasağının 30.06.2021 tarihine kadar uzatılabilmesi konusunda Cumhurbaşkanı’na yetki verilmiş ve uygulamaya dair istisnai haller aşağıdaki şekilde genişletilmiştir.
Bu çerçevede, bu Kanunun kapsamında olup olmadığına bakılmaksızın her türlü iş veya hizmet sözleşmesi, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay süreyle 25 inci maddenin birinci fıkrasının (II) numaralı bendinde ve diğer kanunların ilgili hükümlerinde yer alan ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzeri sebepler, belirli süreli iş veya hizmet sözleşmelerinde sürenin sona ermesi, işyerinin herhangi bir sebeple kapanması ve faaliyetinin sona ermesi, ilgili mevzuatına göre yapılan her türlü hizmet alımları ile yapım işlerinde işin sona ermesi halleri dışında işveren tarafından feshedilemez.
3)50’den az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri ile kamuya ait işyerlerinde iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi görevlendirilmesi yükümlülüğü 31.12.2023 tarihine ertelenmiştir.
23.7.2020 tarihinde GEKAP uygulama usul ve esaslarında güncelleme yapılmıştır. Özet bilgilere aşağıda yer verilmektedir.
Çevre görevlisi
“Sürekli bir çevre görevlisi istihdam eden veya çevre danışmanlık firmalarından çevre yönetimi hizmeti alan veya çevre yönetim birimi kurma zorunluluğu bulunan piyasaya süren işletmeler (ithalatçılar ve satış noktaları dahil) ile ödeyecekleri geri kazanını katılım payı miktarı (toplam beyan miktarının, Hazine ve Maliye Bakanlığınca belirlenen beyan dönemini kapsadığı ay sayısı oranı) 50.000 Türk Lirası’ndan fazla olan piyasaya süren işletmeler (ithalatçılar ve satış noktaları dahil), Geri Kazanım Katılım Payına İlişkin Yönetmelik kapsamında yer alan tüm bildirim ve beyanların (iade ve mahsuplaşmaya esas işlemler dahil) muhasebe sorumlusu ve çevre görevlisi tarafından incelenip onaylanmasını sağlamakla yükümlüdürler. Bu durum piyasaya süren/ithalatçının yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz.”
“Örnek 1: Çay ve kahve satışı yapan (Ş) gerçek/tüzel kişisinin sürekli bir çevre görevlisi istihdam etme veya çevre danışmanlık firmalarından çevre yönetimi hizmeti alma veya çevre yönetim birimi kurma zorunluluğu bulunmamaktadır. (Ş) gerçek/tüzel kişisinin 2020 yılı ilk altı ayı için beyan edip ödeyeceği tutar 300.000 Türk Lirasından fazla olarak belirlenmiştir. Bu durumda; (Ş) gerçek/tüzel kişisinin muhasebe sorumlusu tarafından geri kazanım katılım payına ilişkin bilgi ve belgeler ve hesaplamalar için Çevre Görevlisi onayı alınması gerekmektedir. Aynı şekilde, (Ş) gerçek/tüzel kişisinin 2021 yılı ilk üç ayı için beyan edip ödeyeceği tutarın 150.000 Türk Lirası veya daha az olarak belirlenmesi durumunda ise Çevre Görevlisi onayına gerek bulunmamaktadır.”
Çay kahve ikramları
Çay kahve ikramlarında GEKAP sorumluluğu sınırlandırılmıştır.
“Örnek-3: Konfeksiyon ürünleri satışını gerçekleştiren (T) gerçek/tüzel kişisinin faaliyet konusu sadece konfeksiyon ürünleri satışını gerçekleştirmek olup müşterilerine tek kullanımlık bardaklar ile sıcak/soğuk içecek ikramı yapmaktadır. Bu durumda, içecek satışı yapmayan (T) gerçek/tüzel kişisinin satış noktası olması sebebiyle sıcak/soğuk içecek ikramında kullandığı tek kullanımlık bardaklar için geri kazanım katılım payı yükümlülüğü bulunmamaktadır.”
“Örnek-4: Kahve satışı yapan (Ş) gerçek/tüzel kişisi ürünlerini tek kullanımlık bardaklarda sunmaktadır. Bu durumda; (Ş) gerçek/tüzel kişisinin, içecek ürünlerinin müşterilere her türlü sunumunda kullandığı tek kullanımlık bardaklar için geri kazanım katılım payını (içecek ambalajları için belirlenmiş olan tutar üzerinden) beyan etme ve ödeme yükümlülüğü bulunmaktadır. (Ş) gerçek/tüzel kişisi yiyecek (unlu mamüller, tatlılar, çerezler vb) satışı ve/veya ikramı faaliyetinde bulunuyor ve bu faaliyetinde de tek kullanımlık tabaklar kullanıyor ise; bu tabaklar için de geri kazanım katılım payını (plastik ve kompozit ve metalik ambalajları için belirlenmiş olan “diğer” tarifesi veya kağıt/karton ambalajları için belirlenmiş tarife üzerinden) beyan etme ve ödeme yükümlülüğü bulunmaktadır.”
“Örnek-5: Konfeksiyon ürünleri satışını gerçekleştiren (TT) gerçek/tüzel kişisinin faaliyet konusu hazır giyim ürünleri satışını gerçekleştirmek olup aynı faaliyet alanında yiyecek ve içecek satışı da yapılmaktadır. Bu durumda; yiyecek/içecek satışı faaliyetini de gerçekleştiren (TT) gerçek/tüzel kişisinin yiyecek/içecek satışı/ikramı amacı ile kullandığı tek kullanımlık tabaklar/bardaklar için geri kazanım katılım payı beyan ve ödeme yükümlülüğü oluşur.”
Atıkların, atık işleme merkezlerine gönderilmesi
“Ömek-8: Atıkların (kâğıt, plastik, elyaf, hurda vb. malzemeler) preslenip balyalanarak ve başka bir ambalajlama yapılmadan sadece bu şekilde atık işleme tesislerine iletimi esnasında kullanılan presleme metal tel ve şeritleri ambalaj olarak değerlendirilmezler ve geri kazanım katılım payı beyan ve ödeme işlemlerine konu edilmezler. Ambalajlanmış ürünlere yönelik ilave koruma/destek amaçlı takılan söz konusu tel ve şeritler ise; mevcut ambalajın parçası olarak ambalaj tanımı kapsamında değerlendirilir ve geri kazanım katılım payı beyan ve ödeme işlemlerine konu edilir.”
Elektrikli ve elektronik eşyalar
“Örnek-2: (N) gerçek tüzel kişisi elektrikli kaykay, scooter, hoverboard, ginger gibi motorlu ulaşım araçlarını ithal ederek yurtiçindeki kullanıcılara toptan/perakende satışını gerçekleştirmektedir. Bu durumda (N) gerçek tüzel kişisinin ithal ettiği elektrikli kaykay, elektrikli scooter, hoverboard, ginger gibi motorlu ulaşım araçları elektrikli ve elektronik eşya kapsamında yer almadığından ithal ettiği bu araçlar için Yönetmeliğin 5’inci maddesinin onuncu fıkrası uyarınca beyan yapılır ancak bu ürünlerden geri kazanım katılım payı tahsil edilmez.
Örnek-3: (S) gerçek/tüzel kişisi oto alarmı ve oto park sensörü ithal etmektedir. (S) gerçek/tüzel kişisinin ithalatını gerçekleştirdiği oto alarmı ve oto park sensörleri “izleme ve kontrol ekipmanı” olmasından dolayı geri kazanım katılım payı yükümlülüğü bulunmamaktadır. Ancak, (S) gerçek/tüzel kişisinin oto alarmı ve oto park sensörü ile bütünleşik ithalatını gerçekleştirdiği piller/bataryalar için geri kazanım katılım payı beyanı ve ödeme yükümlülüğü bulunmaktadır.”
“Örnek-6: (R) gerçek/tüzel kişisi elektrikli ve elektronik eşya kapsamında yer alan - kombi, klima vb. ürünlerin bakım/onarımmda kullanılmak üzere münferit olarak yedek parça (silindir alev başlığı, brülör contası vb) ithalatı gerçekleştirmektedir. Bu durumda. (R) ‘ gerçek/tüzel kişisinin ithal ettiği yedek parçalar elektrikli ve elektronik eşya kapsamında yer * almadığından ithal ettiği bu ürünler için geri kazanım katılım payı beyanı ve ödeme yükümlülüğü bulunmamaktadır.
Örnek-7: (T) gerçek/tüzel kişisi yurt içinde GPS ölçüm cihazı, total station olarak tabir edilen ölçüm cihazı üretmektedir. Ürettiği bahse konu ürünlerin bir kısmım yurt içindeki (U ) gerçek/tüzel kişisine satışını gerçekleştirmekte, bir kısmını da yurt dışına ihraç etmektedir. (T) gerçek/tüzel kişinin (U) gerçek/tüzel kişisine verdiği GPS ölçüm cihazı, total station ölçüm cihazı için geri kazanım katılım payı beyanı ve ödeme yükümlülüğü bulunmaktadır. Ancak, yurt dışına ihraç ettiği ürünler içinde geri kazanım katılım payı yükümlülüğü bulunmamaktadır.
Örnek-8: (Y) gerçek/tüzel kişisi yurt içinde piyasaya sürmek için dübel çakma, çivi çakma ve matkap makinesi ithal etmektedir. İthal ettiği ürünlerin içerisinde ve aynı zamanda ürünün yanında yedek pil/batarya yer almaktadır. Bu durumda (Y) gerçek/tüzel kişisinin ithalatını gerçekleştirdiği dübel çakma, çivi çakma ve matkap makinesi ile bahse konu ürünlerin yanında yedek olarak bulunan pil/batarya için ayrı ayrı geri kazanım katılım payı beyanı ve ödeme yükümlülüğü bulunmaktadır. Ancak dübel çakma, çivi çakma ve matkap makinesi içerisinde yer alan pil, batarya için geri kazanım katılım payı beyanı ve ödeme yükümlülüğü bulunmamaktadır.”
Lastikler
Yapılan değişiklikle, lastiklere ilişkin yeni bir örnek usul ve esaslara eklenmiş ve motorsuz ekipmanların lastikleri için GEKAP yükümlülüğü bulunmadığı açıklanmıştır.
“Örnek-8: (N) gerçek tüzel kişisi el arabası, bisiklet, kaykay, paten, pazar arabası, elektrikli kaykay, scooter, hoverboard, ginger gibi ürünlerin lastiklerini ithal ederek yurt içindeki kullanıcılara toptan/perakende satışım gerçekleştirmektedir. Bu durumda (N) gerçek tüzel kişisinin ithal ettiği el arabası, bisiklet, kaykay, paten, pazar arabası gibi motorsuz ekipmanların lastikleri için geri kazanım katılım payı beyanı ve ödeme yükümlülüğü bulunmamaktadır.”
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nca yılın ikinci yarısı için 1.7.2020’den itibaren uygulanacak kıdem tazminatı yıllık tavan tutarı 7.117,17.-TL olarak belirlenmiştir.
30.06.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararları ile kısa çalışma ödeneği süresi ve sözleşme fesih yasağı süresi 1 ay uzatılmıştır.
1.Kısa çalışma ödeneği
2706 Sayılı Karar ile 30.06.2020 tarihine kadar (bu tarih dahil) kısa çalışma başvurusunda bulunmuş işyerleri için kısa çalışma ödeneği süresi; yeni bir başvuru ve uygunluk tespiti yapılmasına gerek bulunmaksızın, daha önce kısa çalışmadan yararlanan aynı işçiler için ve aynı şartları aşmamak kaydıyla,
2.Sözleşme fesih yasağı
Bilindiği üzere İş Kanunu kapsamında olan veya olmayan her türlü işçinin iş sözleşmesinin, 17.04.2020 tarihten 17.07.2020 tarihine kadar 3 ay süreyle işveren tarafından feshedilemeyeceği (ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzeri haller nedeniyle fesih hariç), fesih yasağı uygulanan hallerde işverenin işçiyi ücretsiz izne ayırabileceği düzenlenmişti. 2707 Sayılı Karar ile sözleşme fesih yasağı süresi 1 ay (17/08/2020 tarihine kadar) uzatılmıştır.
Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından yayımlanan 2020/1 sayılı İthalat Genelgesi ile ithalat bedellerinin ödeme şekilleri yeniden düzenlenmiş ve yeni ödeme şekli olarak Banka Ödeme Yükümlülüğü (BPO) getirilmiştir.
BPO, akreditifin taraflara sunduğu güvence ile mal mukabilinin sunduğu kolaylığı birleştiren, bir bankanın bir diğer bankaya verdiği ve satıcı tarafından sunulan işlem verilerinin elektronik ortamda eşleşmesi sonucu ödemenin belirlenen bir vadede yapılmasını sağlayan bir uygulamadır. Ayrıca uygulama sayesinde, bankalarca evrak incelemesi yapılmamakta böylece işlemler hızla gerçekleşebilmektedir.
Kişisel Verileri Koruma Kurulunun 23/06/2020 tarihli ve 2020/482 sayılı Kararı ile;
kadar uzatılmasına karar verilmiştir.
3.6.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2604 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile yatırım araçları konusunda herhangi bir sınırlamaya tabi olmayan ancak yatırımlarının en az %80’i döviz ve döviz cinsi varlıklardan oluşan serbest ( döviz) fonlarının, eurobondlar başta olmak üzere GVK’nin geçici 67 inci maddesi kapsamında vergilendirilmeyen menkul kıymetlerin işletilmesinden elde ettikleri kazançlar üzerinden yapılacak tevkifat oranı %15 olarak yeniden belirlenmiştir.
28.05.2020 tarih ve VUK-131/2020-10 Sayılı VUK Sirküleri ile; e-Defter uygulamasına dâhil olan ve mücbir sebepler kapsamında olmayan mükellefler tarafından, 31 Mayıs 2020 günü (bu günün hafta sonu olması nedeniyle 1 Haziran 2020 günü) sonuna kadar oluşturulması ve imzalanması gereken, aylık tercihte bulunan mükellefler için Şubat/2020 ile üç aylık tercihte bulunan mükelleflerin Ocak-Şubat-Mart/2020 dönemleri e-Defterlerinin oluşturulma ve imzalanma süresi ile aynı sürede GİB Bilgi İşlem Sistemine yüklenmesi gereken “Elektronik Defter Beratları”nın yüklenme süresi 19 Haziran 2020 Cuma günü sonuna kadar uzatılmıştır.
Vergiye uyumlu mükelleflere tanınan vergi indiriminden yararlanma şartları 7194 sayılı Kanun’la değişmişti. Bu defa 27.5.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 312 sayılı GVK Genel Tebliği ile değişen yararlanma şartlarına ilişkin detay açıklamalar yapılmıştır.
1.1.2020’den geçerli olmak üzere Tebliğe göre gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin vergi indiriminden yararlanma şartları şöyledir:
a) İndirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıla ait vergi beyannamelerinin kanuni süresi içerisinde verilmiş ve indirimin hesaplanacağı beyannamenin verildiği tarih itibarıyla bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin ödenmiş olması,
b) İndirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıl içerisinde haklarında beyana tabi vergi türleri itibarıyla ikmalen, re’sen veya idarece yapılmış bir tarhiyat bulunmaması,
c) Vergi indiriminin hesaplanacağı beyannamenin verildiği tarih itibarıyla vergi aslı (vergi cezaları ile fer’i alacaklar dâhil) 1.000 Türk lirasının üzerinde vadesi geçmiş borcunun bulunmaması,
ç) Vergi indiriminin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile önceki dört takvim yılında Vergi Usul Kanununun 359 uncu maddesinde sayılan fiillerin işlenmemiş olması,
şarttır.
İlgili dönem beyannamelerinin kanuni süresi içerisinde verilmiş ve indirimin hesaplanacağı beyannamenin verildiği tarih itibarıyla bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin ödenmiş olması
İndirimden yararlanılabilmesi için mükelleflerin, indirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu beyannamenin ait olduğu yıldan önceki son iki yıla ilişkin olarak yıllık gelir vergisi ve kurumlar vergisi beyannameleri, geçici vergi beyannameleri, muhtasar, muhtasar ve prim hizmet beyannameleri ile Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlı vergi dairelerine verilmesi gereken katma değer vergisi ve özel tüketim vergisi beyannamelerini kanuni süresi içerisinde vermiş ve bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerini de indirimin hesaplanacağı beyannamenin verildiği tarih itibarıyla ödemiş olmaları gerekmektedir.
Öte yandan, kanuni süresi içerisinde verilen bir beyannameye ilişkin olarak, kanuni süresinden sonra düzeltme amacıyla veya pişmanlıkla verilen beyannameler vergi indiriminden yararlanılmasına engel teşkil etmeyecektir. Ancak, indirimden yararlanılabilmesi için bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin de indirimin hesaplanacağı beyannamenin verildiği tarih itibarıyla ödenmiş olması gerekmektedir
İlgili dönemlere ilişkin olarak beyana tabi vergi türleri itibarıyla ikmalen, re’sen veya idarece yapılmış bir tarhiyat bulunmaması
Mükelleflerin vergi indiriminden yararlanabilmeleri için, indirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıl içerisinde haklarında beyana tabi vergi türleri itibarıyla ikmalen, re'sen veya idarece yapılmış bir tarhiyat bulunmaması gerekmektedir. Söz konusu dönemlerde haklarında ikmalen, re’sen veya idarece yapılmış bir tarhiyat bulunan mükellefler, tarhiyatın kesinleşip kesinleşmediğine bakılmaksızın, indirimden yararlanamayacaktır.
Öte yandan, söz konusu dönemlere ilişkin olarak ikmalen, re'sen veya idarece yapılan tarhiyatların indirimin hesaplanacağı gelir veya kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken süreden önce kesinleşmiş yargı kararlarıyla veya Vergi Usul Kanununun uzlaşma ya da düzeltme hükümlerine göre tamamen ortadan kaldırılmış olması ve diğer şartların da sağlanması kaydıyla vergi indiriminden yararlanılması mümkün olacaktır. Ancak, yapılan tarhiyatların kesinleşmiş yargı kararları, uzlaşma veya düzeltme hükümleri ile kısmen ortadan kaldırılması durumunda ise indirimden yararlanılamayacaktır.
Vergi indiriminin hesaplanacağı beyannamenin verildiği tarih itibarıyla vergi aslı (vergi cezaları ve fer’i alacaklar dâhil) 1.000 Türk Lirasının üzerinde vadesi geçmiş borcunun bulunmaması
Mükelleflerin, vergi indiriminden yararlanabilmeleri için, indirimin hesaplanacağı beyannamenin verildiği tarih itibarıyla vergi aslı (vergi cezaları ve fer’i alacaklar dahil) 1.000.- TL’nin üzerinde vadesi geçmiş borçlarının bulunmaması gerekmektedir.
Söz konusu 1.000.- TL’lik borcun hesabında Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlı vergi dairelerine verilmesi gereken vergi beyannameleri üzerine tahakkuk eden vergi asılları, vergi cezalarının (vergi ziyaı cezası, usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları) ve bunların fer’i alacaklarının toplamı dikkate alınacaktır. Söz konusu 1.000.- TL’lik borcun hangi döneme ait olduğunun önemi bulunmamaktadır.
Vergi indiriminin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile önceki dört takvim yılında Vergi Usul Kanununun 359 uncu maddesinde sayılan fiillerin işlenmemiş olması
Vergi indiriminin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile önceki dört takvim yılında Vergi Usul Kanununun kaçakçılık suçlarını düzenleyen 359 uncu maddesinde sayılan fiilleri işlediği tespit edilen mükellefler vergi indiriminden yararlanamayacaklardır.
27.5.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 311 Seri No’lu GVK Tebliği’nde 7194 sayılı Kanun’la Gelir Vergisi Kanunu’nda değişiklik yapılan maddelerin usul ve esasları belirlenmiştir.
Söz konusu Tebliğ’de,
• Serbest Meslek Kazançlarında İstisna Uygulamasına,
• Hizmet Erbabının İşyerine Gidip Gelmesi İçin Sağlanan Menfaatlere İlişkin İstisnaya,
• Hakemlere Ödenen Ücret İstisnasına,
• Binek Otomobillerin Giderlerinin Vergi Matrahından İndirilebilmesine,
• Dar mükelleflerin (kurumlar dâhil) Türkiye'ye getirdikleri yabancı paralarla iktisap ettikleri menkul kıymetlerin ve iştirak hisselerinin elden çıkarılmasında kur farkı istisnasına,
• Ücret Gelirlerinin Vergilendirilmesine,
• Vekalet Ücretlerine İlişkin Tevkifat Uygulamasına,
• Yeni Gelir Vergisi Tarifesine,
• Sporcu Ücretlerinin Vergilendirilmesine,
ilişkin usul ve esaslar ile açıklamalara yer verilmiştir.
Binek Otomobillerde Gider ve Amortisman Kısıtlaması
Gider kısıtlaması kapsamını, kiralama yoluyla edinilen veya işletmeye dâhil olan ve ticari veya mesleki faaliyette kullanılan binek otomobillerin giderleri (kiralama giderleri dâhil) ile bunlara ilişkin ayrılan amortismanlar oluşturmaktadır.
Kiralama ve İktisap Giderleri
(1) Faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere, kiralama yoluyla edinilen binek otomobillerinin her birine ilişkin aylık kira bedelinin 2020 yılı için 5.500 Türk lirasına kadarlık kısmı, gider olarak dikkate alınabilecektir.
(2) Gider olarak dikkate alınabilecek tutar olan aylık kira bedelinin 2020 yılı için 5.500 Türk lirasına kadarlık kısmı, hesaplanan katma değer vergisi hariç bedeldir.
(3) Gelir ve kurumlar vergisi yönünden kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen giderler dolayısıyla ödenen katma değer vergisi, hesaplanan katma değer vergisinden indirilememektedir. Bu kapsamda, binek otomobillerin kiralanması durumunda, kira bedellerinin Kanun maddesinde ilgili yıl için belirlenen azami tutarı aşması halinde, aşan kısma ait katma değer vergisi gelir ve kurumlar vergisi yönünden kazancın tespitinde ayrıca gider olarak dikkate alınmayacaktır.
(4) Banka ve sigorta şirketleri gibi faaliyetleri KDV’den istisna olan işletmelerde indirim konusu yapılamayan KDV dahil 5.500 TL’lik tutar, safi kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınabilecektir.
(5) Finansal kiralama yoluyla edinilen binek otomobillere ilişkin yapılan ödemeler bu Tebliğin 13 üncü maddesi kapsamda değerlendirilmeyecek olup, söz konusu ödemelerde aylık kiralama gideri kısıtlaması söz konusu olmayacaktır.
Finansal kiralama yoluyla işletme aktifine alınmış binek otomobiller için ödemelerin anapara ve faiz ödemesi olarak ayrıştırılarak, faiz gideri ilk yıl “Haklar” hesabında izlenen binek otomobilin maliyetine dâhil olunacak, sonraki yıllarda ise tercihen gider veya maliyet olarak dikkate alınacaktır.
(6) Kiralama giderlerine ilişkin aylık gider kısıtlamasının uygulanmasında, kira ödemesine tekabül eden ayın içinde bulunduğu yıl için tespit olunan tutar dikkate alınacaktır.
(7) 1.1.2020 tarihinden önce başlayıp Kanunun yürürlük tarihinden sonrasını da kapsayan kiralamalarda, yürürlük tarihinden sonrasına tekabül eden kira bedelleri gider kısıtlamasına tabi olacaktır. Gider olarak dikkate alınabilecek azami kiralama bedelinin tespitinde, kiralama döneminin tekabül ettiği yıl için belirlenen tutar dikkate alınacaktır.
(8) Faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere, binek otomobillerin iktisabına ilişkin özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi toplamının 2020 yılı için en fazla 140.000 Türk lirasına kadarlık kısmı ticari veya mesleki kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınabilecektir.
(9) Binek otomobillerin günlük şekilde kiralanmasında gider kısıtlaması, günlük kiralama bedelinin hesaplanması suretiyle uygulanacaktır. Kiralama giderlerine ilişkin günlük gider kısıtlamasının uygulanmasında, kiralamanın yapıldığı tarihte gider olarak dikkate alınabilecek aylık azami kiralama giderinin o ayın gün sayısına bölünmesiyle elde edilecek tutar dikkate alınacaktır.
Tamir, bakım, yakıt ve benzeri cari giderler
(1) Faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere, binek otomobillere ilişkin giderlerin en fazla %70’i, gelir ve kurumlar vergisi açısından safi kazancın tespitinde gider olarak indirim konusu yapılabilecektir.
(2) İşletmeye veya envantere dâhil olup ticari veya mesleki faaliyette kullanılan binek otomobillerin giderleri sınırlandırılmakta olup, bu sınırlama esas itibarıyla faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere binek otomobillerin giderlerini kapsamaktadır.
(3) Birinci fıkra kapsamındaki giderler genel olarak taşıtların tamir, bakım, yakıt, sigorta ve benzeri cari (otopark ücreti, köprü ve otoyol geçiş ücreti, binek oto alım kredisi faizi vb) giderleridir.
(4) Yapılan giderlerin işletmeye veya envantere kayıtlı ya da kiralama yoluyla edinilen binek otomobillere ilişkin olup olmamasının bir önemi bulunmamaktadır.
(5) Finansal kiralama yoluyla edinilen binek otomobillere ilişkin, finansal kiralama konusu binek otomobillerin “Haklar” hesabında aktife alındığı dönemi izleyen dönemler için yapılan faiz giderlerinin mükellefler tarafından tercihen doğrudan gider olarak dikkate alınmak istenmesi halinde, bu giderlerin en fazla %70’i, gelir ve kurumlar vergisi açısından safi kazancın tespitinde gider olarak indirim konusu yapılabilecektir.
(6) 1.1.2020 tarihinden önce iktisap edilen veya kiralama yoluyla edinilen binek otomobillere ilişkin Kanunun yürürlük tarihinden sonrasına tekabül eden giderlerin en fazla %70’i, gelir ve kurumlar vergisi açısından safi kazancın tespitinde gider olarak indirim konusu yapılabilecektir.
Amortisman Giderleri
(1) Faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere, özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi hariç ilk iktisap bedeli 2020 yılı için 160.000 TL, söz konusu vergilerin tercihen maliyet bedeline eklendiği veya binek otomobilin ikinci el olarak iktisap edildiği hâllerde, amortismana tabi tutarı 2020 yılı için 300.000 TL’yi aşan binek otomobillerinin her birine ilişkin ayrılan amortismanın en fazla bu tutarlara isabet eden kısmı gelir ve kurumlar vergisi açısından safi kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınabilecektir.
(2) Aktife girdiği hesap dönemi için ay kesri tam ay sayılmak suretiyle kalan ay süresi kadar amortisman ayrılan ve amortisman ayrılmayan süreye isabet eden bakiye değerleri, itfa süresinin son yılında tamamen yok edilebilen binek otomobiller için aktife alınan yılda gider konusu yapılamayan amortisman bedellerinin tamamı, itfa süresinin son yılında amortismana esas bedel uygulamasından bağımsız olarak safi kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınabilecektir.
(3) Mükelleflerin aktiflerinde yer alan binek otomobiller için amortismana esas bedelden daha fazla tutar üzerinden amortisman ayırmaları halinde, genel hükümlere göre ayrılan amortisman tutarı ile amortismana esas bedel üzerinden ayrılan amortisman tutarı arasındaki fark, kanunen kabul edilmeyen gider sayılarak, o yıla ilişkin gelir veya kurumlar vergisi kazancına ilave edilecektir. Söz konusu binek otomobillerinin mükellefler tarafından satışı halinde ise ilgili yıllarda amortisman ayırma aşamasında kanunen kabul edilmeyen gider olarak kazanca ilave olunan tutarların toplamı mükelleflerce vergiye tabi olmayan gelir olarak dikkate alınacak ve bu tutar, gelir veya kurumlar beyannamesinde “Diğer İndirimler” satırında gösterilmek suretiyle kazanç üzerinden indirim konusu yapılabilecektir.
(4) Binek otomobillere ilişkin gider olarak dikkate alınabilecek amortismana esas bedelin tespitinde, binek otomobilin iktisap edildiği tarihte yürürlükte olan tutar dikkate alınacaktır.
(5) Amortismanlara ilişkin gider kısıtlaması 7194 sayılı Kanunun yayımlandığı 7.12.2019 tarihinden itibaren iktisap edilen binek otomobillere uygulanacak olup, bu tarih ile 2019 yılı sonuna kadar iktisap edilenler için müteakip vergilendirme dönemlerinde gider olarak dikkate alınabilecek amortismana esas bedel; özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi hariç ilk iktisap bedeli 135.000 Türk lirası, söz konusu vergilerin maliyet bedeline eklendiği veya binek otomobilin ikinci el olarak iktisap edildiği hâllerde amortismana tâbi tutarı 250.000 Türk lirasıdır. Ancak, bu tarih aralığında iktisap edilen binek otomobiller için 2019 yılında amortisman gideri kısıtlaması söz konusu olmayacak, bu otomobiller için ayrılan amortismanlar Kanunun yayımı tarihinden önceki hükümlere göre gider olarak indirim konusu yapılabilecektir. 2020 yılı başta olmak üzere müteakip yıllarda ise söz konusu binek otomobiller amortisman gider kısıtlamasına tabi olacak, amortismana esas bedelin tespitinde 2019 yılı için belirlenen tutar dikkate alınacaktır.
(6) 7.12.2019 tarihinden önce iktisap edilmiş binek otomobillerde ise amortisman, değişiklik öncesi hükümlere göre gider yazılabilecektir.
(7) Finansal kiralama yoluyla işletme aktifine alınmış ve rayiç bedel ile sözleşmeye göre kira ödemelerinin bugünkü değerinden düşük olanı üzerinden “Haklar” hesabında izlenen binek otomobillerde, aktife alınan bedelin o yıl için belirlenen amortismana esas tutarı aşması halinde, binek otomobillerin her birine ilişkin ayrılan amortismanın en fazla bu tutarlara isabet eden kısmı gelir ve kurumlar vergisi açısından safi kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınabilecektir.
Müşterileriniz sizi sosyal medyada övüyor mu? Potansiyel müşterileri sadık müşterilere dönüştürmek için müşterilerinizin harika deneyimlerini paylaşın.
Gelir Vergisi Kanunu’nun 23/10 maddesine göre hizmet erbabının toplu olarak işyerlerine gidip gelmelerini sağlamak maksadıyla işverenler tarafından yapılan taşıma giderleri gelir vergisinden istisnadır. İşverenlerce taşıma hizmeti verilmeyen durumlarda, çalışılan günlere ait bir günlük ulaşım bedelinin 10 Türk lirasını (2020:12 TL) aşmaması ve buna ilişkin ödemenin toplu taşıma kartı, bileti veya bu amaçla kullanılan ödeme araçlarının temini şeklinde yapılması şarttır. Ödemenin bu tutarı aşması hâlinde aşan kısım ile hizmet erbabına ulaşım bedeli olarak nakden yapılan ödemeler ve bu amaçla sağlanan menfaatler ücret olarak vergilendirilecektir. Anılan madde uygulama esasları 311 Seri No’lu GVK Tebliği ile açıklanmış olup, bu esaslara aşağıda yer verilmiştir.
Kapsam ve Uygulama
(1) Hizmet erbabının toplu olarak işyerlerine gidip gelmelerini sağlamak maksadıyla vasıta temini veya hizmet satın alınması suretiyle işverenler tarafından yapılan taşıma giderleri nedeniyle hizmet erbabına sağlanan menfaatlere uygulanan gelir vergisi istisnası devam etmektedir.
(2) 1.1.2020 tarihinden itibaren elde edilen ücret gelirlerine uygulanmak üzere, işverenler tarafından hizmet erbabının toplu olarak işyerlerine gidip gelmelerine yönelik taşıma hizmeti verilmediği durumlarda, hizmet erbabına verilen toplu taşıma kartı, bileti veya bu amaçla kullanılan ödeme araçları için yapılan ödemeler nedeniyle sağlanan menfaatler de istisna kapsamına alınmıştır.
(3) Hizmet erbabının toplu taşıma kartı, bileti veya bu amaçla kullanılan ödeme araçlarının temini suretiyle sağlanan menfaatlere ilişkin istisnadan faydalanılabilmesi için;
a) İşveren tarafından, hizmet erbabının toplu olarak işyerlerine gidip gelmelerini sağlamak maksadıyla ulaşım vasıtası temini veya hizmet satın alınması suretiyle taşıma hizmeti verilmiyor olması,
b) Taşıma kartı, bileti veya bu amaçla kullanılan ödeme araçlarının, münhasıran hizmet erbabının işyerine gidip gelmesi için kullanacağı toplu taşıma araçlarında geçerli olması (Ulaşım bedeli için yüklenen tutarın sadece ulaşımda kullanılabilecek şekilde sınırlandırıldığı başka amaçlarla da kullanılabilen ödeme araçlarının kullanımı bu şartın ihlali sayılmaz),
c) Yapılan ödemenin fiilen çalışılan günlerle sınırlı olması,
ç) Ulaşım bedelinin günlük belirlenen tutarı (2020 yılı için 12 TL) aşmaması,
d) Toplu taşıma kartı, bileti veya bu amaçla kullanılan ödeme araçlarının teminine ilişkin harcamaların belgelendirilmesi,
gerekmektedir.
(4) İşverenler tarafından, hizmet erbabına;
a) Ulaşım bedelinin nakit olarak verilmesi,
b) Ulaşım bedeli karşılığının, hediye kartı ve benzeri ulaşım harcaması dışında diğer alışverişlerde de kullanılabilecek ödeme araçları şeklinde verilmesi,
c) Araç tahsis edilmesi,
ç) Çalışılmayan günler için de ulaşım bedeli ödenmesi,
d) İşyerlerine gidip gelmelerini sağlamak maksadıyla taşıma hizmeti verilmesinin yanında ilave olarak toplu taşıma kartı, bileti veya bu amaçla kullanılan ödeme araçları verilmesi,
durumlarında, istisnadan faydalanılamayacak olup, yapılan bu ödemeler ve sağlanan menfaatler net ücret kabul edilerek brüte iblağ edilmek suretiyle gelir vergisine tabi tutulacaktır.
(5) İşverence hizmet erbabının ikamet ettiği mahallerin tümüne taşıma hizmeti sağlanmadığı veya taşıma hizmetinin belirli merkez mahallere yapıldığı ve hizmet erbabının ikametgahından bu mahallere ve bu mahallerden ikametgahına ulaşım için de yol masrafı yaptığı durumlarda, işverence verilen toplu taşıma hizmetinden faydalanmayan veya bu hizmete ulaşım için toplu taşıma araçlarını kullanmak zorunda olan hizmet erbabına verilen toplu taşıma kartı, bileti veya bu amaçla kullanılan ödeme araçları verilmesi durumunda da istisnadan faydalanılacaktır.
(6) İşverenlerce hizmet erbabı için yapılan ulaşım bedeli ödemelerinin birden fazla ayı kapsayacak şekilde toplu olarak yapılması durumunda, hizmet erbabının çalıştığı günler dikkate alınarak her bir aya isabet eden tutar ayrı ayrı istisna kapsamında değerlendirilecektir.
(7) Hizmet erbabının izin, rapor ve benzeri nedenlerle çalışmadığı günlere ilişkin ilgili ayda peşin olarak yapılan ve istisnaya konu edilmiş olan taşıma gideri ödemeleri için işverenlerce ilgili ayda düzeltme yapılabileceği gibi, ertesi ay için yapılan taşıma gideri ödemelerinden de mahsup edilmesi mümkün bulunmaktadır.
(8) İşverenlerin her ay ödedikleri ücretler için ücret bordrosu tutmaya mecbur oldukları hükme bağlanmıştır. Dolayısıyla, işverenlerce hizmet erbabına, işyerine gidip gelmesi için toplu taşıma kartı, bileti veya bu amaçla kullanılan ödeme araçları vermek suretiyle sağlanan menfaatlerin vergiden istisna edilecek kısmının da ücret bordrosunda gösterilmesi gerekmektedir.
(9) İşverenlerin hizmet erbabına toplu taşıma kartı, bileti veya bu amaçla kullanılan ödeme araçları vermek suretiyle sağladığı menfaatler için bir günlük (2020 yılı için 12 TL) ulaşım bedeline katma değer vergisi dahil değildir. Ulaşım bedelinin istisnaya isabet eden tutarına ait yüklenilen katma değer vergisi işverenlerce indirim konusu yapılabilecektir. İşverenler tarafından istisna tutarından daha fazla ödeme yapılması halinde, istisna tutarını aşan kısım (istisna tutarına aşan kısma isabet eden katma değer vergisi dahil olmak üzere) net ödenen ücret olarak kabul edilecek ve brüte iblağ edilmek suretiyle gelir vergisi tevkifatına tabi tutulacaktır. Diğer taraftan, istisna tutarını aşan kısma isabet eden ve ücret olarak kabul edilen KDV indirim konusu yapılamayacaktır.
24.5.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 2568 sayılı CK ile kambiyo muamelelerinde satış tutarı üzerinden hesaplanması gereken BSMV oranı 24.05.2020 tarihinden itibaren binde 2’den yüzde 1’e çıkarılmıştır.
Buna göre, döviz satış ve fiziki olmayan altın satış işlemlerinde (bankalar nezdinde açılan altın mevduat ya da yatırım hesapları) satış bedeli üzerinden yüzde 1 oranında BSMV uygulanacaktır.
Aşağıdaki kambiyo işlemlerinde ise BSMV oranı satış tutarı üzerinden sıfır olarak uygulanacaktır:
24.5.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2569 Sayılı CK ile Sermaye Piyasası Kurulunca onaylanmış finansman bonolarından ve varlık kiralama şirketleri tarafından ihraç edilen bir yıldan kısa vadeli kira sertifikalarından sağlanan gelirler ile bunların elden çıkarılmasından doğan kazançlardan yapılan stopaj oranı %10’dan %15’e çıkarılmıştır.
13 Mayıs 2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2537 sayılı CK ile tütün ve tütün mamullerinin asgari maktu ÖTV tutarları arttırılmıştır.
9 Mayıs 2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2501 sayılı CK ile deprem, salgın gibi doğal ve biyolojik afet hallerinde yarım kalan veya tamamlanamayan yatırımlardan, 11.3.2020 tarihinden önce düzenlenen ve bu tarih itibariyle süresi devam eden yatırım teşvik belgeleri kapsamındaki yatırımların tamamlanabilmesini teminen talep edilmesi halinde bir yıla kadar ilave süre verilebileceği karara bağlanmıştır.
8.5.2019 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 32 No’lu Tebliğ ile KDV Uygulama Genel Tebliği’nde değişiklik yapılarak mücbir sebep döneminde KDV iade taleplerinin yerine getirilmesinde, 518 Sıra No.lu VUK Genel Tebliği’nde yer alan KDV beyannamelerinin (uzayan) verilme tarihini takip eden aybaşına kadar yapılacak iade taleplerine (ATU ve ön kontrol raporuna dayalı iadeler hariç) istinaden KDVİRA sistemi tarafından yapılan sorgulama neticesinde üretilecek “KDV İadesi Kontrol Raporu”nda yer alan sonuçlar bakımından teminat verilmek suretiyle işlem yapılabileceği belirtilmiştir.
Bu çerçevede;
KDVİRA sistemi tarafından yapılan sorgulama neticesinde üretilen kontrol raporunda, alım yapılan mükelleflerin (alt mükellefler dahil) mücbir sebep nedeniyle KDV beyannamesi vermemesi ve/veya Ba-Bs bildiriminde bulunmamasından kaynaklandığı tespit edilen olumsuzluklar için Tebliğ'de belirtilen oranlarda mahsuben ve nakden iade talepleri için farklı oranlarda teminat verilmek suretiyle işlem tesis ettirilebilecektir. Teminat tutarı, sözü edilen mücbir sebep kaynaklı olumsuzluk tutarının belirnene oranlarla çarpılması sonucu bulunan rakam olacaktır.
Mahsuben İade Nakden İade
HİS sertifikası sahibi mükellefler 12,50% 30%
İTUS sertifikası sahibi mükellefler 25% 60%
HİS ve İTUS sertifikası sahibi olmayan mükellefler 50%
(YMM raporu, vergi inceleme raporu veya teminat aranmayan iade taleplerinde)
HİS ve İTUS sertifikası sahibi olmayan mükellefler 120% 120%
(YMM raporu, vergi inceleme raporu veya teminat aranan iade taleplerinde)
Diğer taraftan, KDV beyannamelerinin (uzayan) verilme tarihinin dolmasını müteakip bu bölümde yer alan düzenlemelerden yararlanılan iade taleplerine ilişkin olarak KDVİRA sistemi tarafından yeniden sorgulama yapılarak rapor üretilecek ve mükelleflerin mücbir sebep kapsamındaki dönemlere ilişkin nakden ve mahsuben iade talepleri bu raporlar dikkate alınarak vergi dairelerince genel hükümler çerçevesinde sonuçlandırılacaktır.
Covid-19 salgın hastalığının ülkemizde yayılmasını ve yargı alanında doğabilecek hak kayıplarını önlemek amacıyla 7226 sayılı Kanunla düzenlenen durma süresi 1.5.2020 tarihinden 15.6.2020 tarihine kadar uzatılmıştır.
Karar çerçevesinde; dava açma, icra takibi başlatma, başvuru, şikâyet, itiraz, ihtar, bildirim, ibraz ve zamanaşımı süreleri, hak düşürücü süreler ve zorunlu idari başvuru süreleri de dâhil olmak üzere bir hakkın doğumu, kullanımı veya sona ermesine ilişkin tüm süreler, icra ve iflas takipleri (nafaka alacaklarına ilişkin icra takipleri hariç), 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu kapsamında cezada indirim talep etme, uzlaşma başvurusu, kanun yolundan vazgeçme süreleri, dava açma süreleri gibi bir hakkın doğumu, kullanımı ve sona ermesine ilişkin süreler 15.6.2020 tarihine kadar durmuştur.
Bu süreler, durma süresinin sona erdiği günü takip eden günden itibaren işlemeye başlayacaktır. Durma süresinin başladığı tarih itibarıyla, bitimine on beş gün ve daha az kalmış olan süreler, durma süresinin sona erdiği günü takip eden günden başlamak üzere on beş gün uzamış sayılacaktır.
edefter.gov.tr sayfasında, e-defterlerin oluşturulma ve imzalanma süresi ile e-defter beratlarının GİB Bilgi İşlem Sistemine yüklenme sürelerindeki uzatımlar için bilgilendirici tablo paylaşılmıştır.
Bilindiği üzere sektör ayırımı olmaksızın işverenlere, ödeyecekleri sigorta priminden mahsup edilerek günlük 2,50 TL, aylık 75 TL asgari ücret desteği sağlanması uygulamasına 2020 yılında da devam edilecektir.
Konuya ilişkin detaylı açıklamaların yer aldığı 2020/10 sayılı SGK Genelgesi yayımlanmıştır.
4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununun Geçici 24’üncü maddesi kapsamında yapılacak nakdi ücret desteğine ilişkin ödeme usul ve esasları Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından belirlenmiştir.
Sözkonusu destek kapsamına ücretsiz izne ayrılan ve kısa çalışma ödeneğinden yararlanamayan işçiler ile iş sözleşmesi feshedilen ve işsizlik ödeneğinden yararlanamayan işçiler girmekte olup, ayrıntılara aşağıdan ulaşabilirsiniz.
129 Sıra No’lu VUK Sirküleri ile 24 Nisan 2020 tarihine kadar verilmesi gereken 2020/Şubat ve 27 Nisan 2020 tarihine kadar verilmesi gereken 2020/Mart (vergilendirme dönemi üç aylık olan mükelleflerin 2020/Ocak-Şubat-Mart dönemi dahil) dönemine ait KDV Beyannamelerinin verilme ve ödeme süreleri 28 Nisan 2020 Salı günü sonuna kadar uzatılmıştır.
Mücbir sebep kapsamında olmayan kurumlar vergisi mükelleflerinin 30 Nisan 2020 günü sonuna kadar oluşturulması ve imzalanması gereken e-Defterlerin oluşturulma ve imzalanma süresi ile aynı sürede Gelir İdaresi Başkanlığı Bilgi İşlem Sistemine yüklenmesi gereken “Elektronik Defter Beratları”nın yüklenme süresi 1 Haziran 2020 Pazartesi günü sonuna kadar uzatılmıştır.
127 No’lu VUK Sirküleri ile 30 Nisan 2020 günü sonuna kadar verilmesi gereken 2019 hesap dönemine ait Kurumlar Vergisi beyannamelerinin verilme süreleri ve bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin ödeme süreleri 1 Haziran 2020 Pazartesi günü sonuna kadar uzatılmıştır.
7244 sayılı Yeni Koronavirüs (Covid-19) Salgınının Ekonomik Ve Sosyal Hayata Etkilerinin Azaltılması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun 17.4.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Kanunun 12’inci maddesiyle TTK’ya eklenen geçici madde çerçevesinde;
-Sermaye şirketlerinde 30.9.2020 tarihine kadar 2019 yılı net dönem kârının yalnızca yüzde yirmi beşine kadarının dağıtımına karar verilebilecek, geçmiş yıl kârları ve serbest yedek akçeler dağıtıma konu edilemeyecektir. Ayrıca genel kurulca yönetim kuruluna kâr payı avansı dağıtımı yetkisi verilemeyecektir.
-Genel kurulca 2019 yılı hesap dönemine ilişkin kâr payı dağıtımı kararı alınmış ancak henüz pay sahiplerine ödeme yapılmamışsa veya kısmi ödeme yapılmışsa, 2019 yılı net dönem kârının yüzde yirmi beşini aşan kısma ilişkin ödemeler maddede belirtilen sürenin sonuna kadar ertelenecektir.
Madde 17.4.2020 tarihi itibariyle yürürlüğe girmiştir.
Madde metni şöyledir:
MADDE 12 – 13/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 13 – (1) Sermaye şirketlerinde, 30/9/2020 tarihine kadar 2019 yılı net dönem kârının yalnızca yüzde yirmi beşine kadarının dağıtımına karar verilebilir, geçmiş yıl kârları ve serbest yedek akçeler dağıtıma konu edilemez, genel kurulca yönetim kuruluna kâr payı avansı dağıtımı yetkisi verilemez. Devlet, il özel idaresi, belediye, köy ile diğer kamu tüzel kişilerinin ve sermayesinin yüzde ellisinden fazlası kamuya ait fonların, doğrudan veya dolaylı olarak sermayesinin yüzde ellisinden fazlasına sahip olduğu şirketler hakkında bu fıkra hükmü uygulanmaz. Bu fıkrada belirtilen süreyi üç ay uzatmaya ve kısaltmaya Cumhurbaşkanı yetkilidir.
(2) Genel kurulca 2019 yılı hesap dönemine ilişkin kâr payı dağıtımı kararı alınmış ancak henüz pay sahiplerine ödeme yapılmamışsa veya kısmi ödeme yapılmışsa, 2019 yılı net dönem kârının yüzde yirmi beşini aşan kısma ilişkin ödemeler birinci fıkrada belirtilen sürenin sonuna kadar ertelenir.
(3) Bu maddenin kapsamına giren sermaye şirketlerine ilişkin istisnalar ile uygulamaya dair usul ve esasları belirlemeye, Hazine ve Maliye Bakanlığının görüşünü almak suretiyle Ticaret Bakanlığı yetkilidir.”
17.4.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 7244 sayılı Yeni Koronavirüs (Covid-19) Salgınının Ekonomik ve Sosyal Hayata Etkilerinin Azaltılması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile bazı alacakların ertelenmesi ve alınmamasına ilişkin hükümler getirilmiştir.
Önemli gördüğümüz düzenlemeler şöyledir:
Yeni koronavirüs (Covid-19) salgını kaynaklı zorlayıcı sebep gerekçesiyle;
-Hazine taşınmazlarına ilişkin olarak sözleşmeye istinaden ödenmesi gereken bedeller ile ecrimisil bedellerinden 1/4/2020 tarihinden itibaren 3 aylık döneme ilişkin tahsil edilmesi gerekenleri başvuru şartı aranmaksızın 3 ay süreyle ertelemeye Çevre ve Şehircilik Bakanı yetkili kılınmıştır. Bu süreler, bitiminden itibaren Çevre ve Şehircilik Bakanı tarafından 3 aya kadar uzatılabilecektir. Bu alacaklar ertelenen süre sonunda ertelenen süre kadar aylık eşit taksitler halinde, herhangi bir gecikme zammı ve faiz uygulanmadan tahsil edilecektir.
-Turizm tesisi maksadıyla verilen izinler hariç olmak üzere 6831 sayılı Orman Kanunu gereğince Devlet ormanlarında gerçek ve özel hukuk tüzel kişileri adına verilen izinler ile Orman Genel Müdürlüğü tarafından 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu gereğince kiraya verilen mesire yerleri ve taşınmazlardan 1/4/2020 tarihinden itibaren 3 aylık döneme ilişkin tahsil edilmesi gereken bedeller başvuru şartı aranmaksızın 3 ay süreyle ertelenecektir. Bu süreleri bitiminden itibaren 3 aya kadar uzatmaya Tarım ve Orman Bakanı yetkilidir. Bu alacaklar ertelenen süre sonunda, ertelenen süre kadar aylık eşit taksitler halinde, herhangi bir gecikme zammı ve faiz uygulanmadan tahsil edilecektir. Ayrıca verilen izinlerin erteleme dönemi içerisinde tahakkuk eden ilk yıl bedellerine karşılık banka teminat mektubu alınarak yer teslimi yapılabilecektir.
-2873 sayılı Millî Parklar Kanununa tabi yerlerde 2886 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan kiralamalardan 1/4/2020 tarihinden itibaren 3 aylık döneme ilişkin tahsil edilmesi gereken bedeller başvuru şartı aranmaksızın 3 ay süreyle ertelenecektir. Bu süreleri bitiminden itibaren 3 aya kadar uzatmaya Tarım ve Orman Bakanı yetkilidir. Bu alacaklar ertelenen süre sonunda, ertelenen süre kadar aylık eşit taksitler halinde, herhangi bir gecikme zammı ve faiz uygulanmadan tahsil edilecektir.
-Büyükşehir belediyeleri, belediyeler, il özel idareleri ve bağlı kuruluşları ile bunların üyesi olduğu mahalli idare birliklerinin mülkiyetinde veya tasarrufunda olan taşınmazlara ilişkin olarak ilgili mevzuatınca yapılan satış, ecrimisil ve kiralamadan kaynaklanan bedellerin veya tutarların, 19/3/2020 tarihinden itibaren 3 aylık döneme ilişkin tahsil edilmesi gereken kısımlarının 3 ay ertelenmesine büyükşehir belediyeleri, belediyeler, il özel idareleri ve birliklerde meclis; bağlı kuruluşlarda ise yetkili karar organı yetkilidir. Bu süreler, bitiminden itibaren ilgisine göre Çevre ve Şehircilik Bakanı veya İçişleri Bakanı tarafından 3 aya kadar uzatılabilir. Söz konusu alacaklar ertelenen süre sonunda, ertelenen süre kadar aylık eşit taksitler halinde, herhangi bir gecikme zammı ve faiz uygulanmadan tahsil edilecektir. Faaliyetleri durdurulan veya faaliyette bulunamayan işletmelerin faaliyette bulunmadığı döneme ilişkin olarak kira bedelleri tahsil edilmeyecektir.
-Büyükşehir belediyeleri, belediyeler ve bağlı kuruluşlarının konutlara ve faaliyetleri durdurulan veya faaliyette bulunamayan işyerlerine ilişkin su tüketimine bağlı alacakları, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 3 aylık döneme ilişkin tahsil edilmesi gerekenlerle sınırlı olmak üzere belediye meclisi tarafından 3 ay ertelenebilir. Bu süreler, bitiminden itibaren 3 aya kadar belediye meclisince uzatılabilir. Bu alacaklar ertelenen süre sonunda, ertelenen süre kadar aylık eşit taksitler halinde, herhangi bir gecikme zammı ve faiz uygulanmadan tahsil edilir.
-Büyükşehir belediyeleri ile belediyeler, kendisinden izin veya ruhsat almak ya da hat kiralamak suretiyle çalışan gerçek ve tüzel kişilere, toplu taşıma hizmetinin kesintisiz olarak yürütülebilmesiyle sınırlı olacak şekilde, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 3 aylık süreyle sınırlı olmak üzere meclis kararıyla; gelir desteği ödemesi yapabilir, belirlenen döneme tekabül eden ruhsat, izin, hat kirası borçlarını faizsiz olarak 3 ay erteleyebilir. Çevre ve Şehircilik Bakanı bu süreleri, bitiminden itibaren 3 aya kadar uzatmaya yetkilidir. Ruhsat, izin, hat kirası borçları ertelenen süre sonunda, ertelenen süre kadar aylık eşit taksitler halinde, herhangi bir gecikme zammı ve faiz uygulanmadan tahsil edilir.
-Faaliyetleri durdurulan veya faaliyette bulunamayan işletmelerin yıllık ilan ve reklam vergileri ile yıllık çevre temizlik vergilerinin, faaliyetleri durdurulan veya faaliyette bulunulamayan dönemlere isabet eden kısmı alınmayacaktır.
-Tarım satış kooperatifleri birliklerinin 4572 sayılı Tarım Satış Kooperatif ve Birlikleri Hakkında Kanunun geçici 4 üncü maddesi uyarınca yeniden yapılandırılan ve yılda bir taksit olmak üzere ödenen Destekleme ve Fiyat İstikrar Fonu (DFİF) kaynaklı kredi borçlarının 2020 yılına ait borç taksit ödemesi, faizsiz olarak 2021 yılına ertelenmiş, 2021 yılı dahil daha sonraki yıllarda ödenecek taksit tutarları da faizsiz olarak birer yıl ertelenmiştir.
-1618 sayılı Seyahat Acentaları ve Seyahat Acentaları Birliği Kanunu'nun 35 inci maddesinde düzenlenen yıllık aidat 2020 yılında alınmayacaktır.
17.4.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 7244 sayılı Yeni Koronavirüs (Covid-19) Salgınının Ekonomik ve Sosyal Hayata Etkilerinin Azaltılması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile getirilen hüküm (2-ğ) çerçevesinde:
5746 sayılı Araştırma, Geliştirme ve Tasarım Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanun kapsamında Ar-Ge ve tasarım merkezlerinde yürütülen faaliyetlerin, Ar-Ge ve tasarım merkezleri dışında da yapılmasına, 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu kapsamında Bölge sınırları içinde yürütülen faaliyetlerin Bölge dışında da yürütülmesine, 11/3/2020 tarihinden itibaren 4 ay süreyle sınırlı olmak üzere Sanayi ve Teknoloji Bakanı tarafından izin verilebilecektir. Bu süre, bitiminden itibaren Sanayi ve Teknoloji Bakanınca 3 aya kadar uzatılabilecek ve izin verilmesi durumunda, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının bilgilendirilmesi kaydıyla, 5746 sayılı Kanun ile 4691 sayılı Kanun kapsamındaki indirim, istisna, destek ve teşviklerden yararlanmaya devam edilebilecektir.
17.4.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 7244 sayılı Yeni Koronavirüs (Covid-19) Salgınının Ekonomik ve Sosyal Hayata Etkilerinin Azaltılması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile sosyal güvenlik alanında getirilen düzenlemeler şöyledir:
-Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte (17.4.2020) iş sözleşmesi bulunmakla işveren tarafından ücretsiz izne ayrılan ve kısa çalışma ödeneğinden yararlanamayan işçiler ile iş sözleşmesi feshedilen ve işsizlik ödeneğinden yararlanamayan işçilere, herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan yaşlılık aylığı almamak kaydıyla ve 4857 sayılı Kanunun geçici 10 uncu maddesinde yer alan fesih yapılamayacak süreyi geçmemek üzere (17.4.2020’den itibaren 3 ay), bu süre içinde ücretsiz izinde bulundukları veya işsiz kaldıkları süre kadar, Fondan günlük 39,24 Türk lirası nakdi ücret desteği verilecektir.
-29.02.2020’den itibaren geçerli olmak üzere, yeni koronavirüs (Covid-19) sebebiyle işverenlerin yaptıkları zorlayıcı sebep gerekçeli kısa çalışma başvuruları için, uygunluk tespitinin tamamlanması beklenmeksizin, işverenlerin beyanı doğrultusunda kısa çalışma ödemesi gerçekleştirilecektir. Ancak, işverenin hatalı bilgi ve belge vermesi nedeniyle yapılan fazla ve yersiz ödemeler, yasal faizi ile birlikte işverenden tahsil edilecektir.
-Bu Kanunun kapsamında olup olmadığına bakılmaksızın her türlü iş veya hizmet sözleşmesi, bu maddenin yürürlüğe girdiği 17.4.2020 tarihinden itibaren üç ay süreyle 25 inci maddenin birinci fıkrasının (II) numaralı bendinde ve diğer kanunların ilgili hükümlerinde yer alan ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzeri sebepler dışında işveren tarafından feshedilemeyecektir.
-17.4.2020 tarihinden itibaren üç aylık süreyi geçmemek üzere işveren işçiyi tamamen veya kısmen ücretsiz izne ayırabilecektir. Ancak bu şekilde ücretsiz izne ayrılmak nedeniyle işçi sözleşmeyi feshedemeyecektir.
İlgili madde metinleri şöyledir:
MADDE 7 – 4447 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 24 – Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte iş sözleşmesi bulunmakla birlikte 4857 sayılı Kanunun geçici 10 uncu maddesi uyarınca işveren tarafından ücretsiz izne ayrılan ve kısa çalışma ödeneğinden yararlanamayan işçiler ile 15/3/2020 tarihinden sonra 51 inci madde kapsamında iş sözleşmesi feshedilen ve bu Kanunun diğer hükümlerine göre işsizlik ödeneğinden yararlanamayan işçilere, herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan yaşlılık aylığı almamak kaydıyla ve 4857 sayılı Kanunun geçici 10 uncu maddesinde yer alan fesih yapılamayacak süreyi geçmemek üzere, bu süre içinde ücretsiz izinde bulundukları veya işsiz kaldıkları süre kadar, Fondan günlük 39,24 Türk lirası nakdi ücret desteği verilir. Yapılan ödemelerden damga vergisi hariç herhangi bir kesinti yapılamaz.
Birinci fıkra kapsamında ücretsiz izne ayrılarak nakdi ücret desteğinden yararlanan işçinin fiilen çalıştırıldığının tespiti halinde işverene, bu şekilde çalıştırılan her işçi ve çalıştırıldığı her ay için ayrı ayrı olmak üzere fiilin işlendiği tarihteki 4857 sayılı Kanunun 39 uncu maddesince belirlenen aylık brüt asgari ücret tutarında çalışma ve iş kurumu il müdürlüklerince idari para cezası uygulanır ve ödenen nakdi ücret desteği ödeme tarihinden itibaren işleyecek kanuni faizi ile birlikte işverenden tahsil edilir.
Bu madde kapsamında nakdi ücret desteğinden yararlananlardan 5510 sayılı Kanuna göre genel sağlık sigortalısı veya genel sağlık sigortalısının bakmakla yükümlü olduğu kişi kapsamına girmeyenler, aynı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamında genel sağlık sigortalısı sayılırlar ve genel sağlık sigortasına ilişkin primleri Fondan karşılanır.
Bakanlık, nakdi ücret desteğine ilişkin ödeme usul ve esaslarını belirlemeye ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin ortaya çıkabilecek tereddütleri gidermeye yetkilidir.”
MADDE 8 – 4447 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 25 – Yeni koronavirüs (Covid-19) sebebiyle işverenlerin yaptıkları zorlayıcı sebep gerekçeli kısa çalışma başvuruları için, uygunluk tespitinin tamamlanması beklenmeksizin, işverenlerin beyanı doğrultusunda kısa çalışma ödemesi gerçekleştirilir. İşverenin hatalı bilgi ve belge vermesi nedeniyle yapılan fazla ve yersiz ödemeler, yasal faizi ile birlikte işverenden tahsil edilir.”
MADDE 9 – 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununa aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 10 – Bu Kanunun kapsamında olup olmadığına bakılmaksızın her türlü iş veya hizmet sözleşmesi, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay süreyle 25 inci maddenin birinci fıkrasının (II) numaralı bendinde ve diğer kanunların ilgili hükümlerinde yer alan ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzeri sebepler dışında işveren tarafından feshedilemez.
Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç aylık süreyi geçmemek üzere işveren işçiyi tamamen veya kısmen ücretsiz izne ayırabilir. Bu madde kapsamında ücretsiz izne ayrılmak, işçiye haklı nedene dayanarak sözleşmeyi fesih hakkı vermez.
Bu madde hükümlerine aykırı olarak iş sözleşmesini fesheden işveren veya işveren vekiline, sözleşmesi feshedilen her işçi için fiilin işlendiği tarihteki aylık brüt asgari ücret tutarında idari para cezası verilir.
Cumhurbaşkanı birinci ve ikinci fıkrada yer alan üç aylık süreleri altı aya kadar uzatmaya yetkilidir.”
518 No’lu VUK Genel Tebliği’nin uygulanmasına ilişkin olarak 2020/3 sayılı Uygulama İç Genelgesi yayımlanmıştır. Genelge’de, NACE kodu nedeniyle mücbir sebep kapsamına girmeyen mükelleflerin ana faaliyetlerinin mücbir sebep kapsamındaki faaliyetlerden olması durumunda interaktif vergi dairesine yapılacak başvuruların komisyon marifetiyle nasıl değerlendirileceği açıklanmış, mücbir sebep kapsamındaki mükelleflerin vergi ödevlerinin ertelenmesi ile ilgili açıklamalara yer verilmiştir.
Genelge'ye göre, mükellefin ana faaliyet alanlarının tespit edilmesinde Tebliğin yayımı tarihi itibarıyla
vergi dairesi kayıtlarındaki ana faaliyet kodu dikkate alınacaktır. Ana faaliyet kodundan kasıt,
mükelleflerin sicil kayıtlarında ilk sırada yer alan altı haneli NACE meslek kodudur.
Mükellefin vergi dairesi kayıtlarındaki ana faaliyet kodu itibarıyla bu İç Genelgenin (1.1)
numaralı bölümünde sayılan sektörler arasında bulunmamasına rağmen ana faaliyet alanı
olarak bu sektörlerden herhangi birisinde fiilen iştigal ettiğini ispat ve tevsik etmesi halinde,
mükellefin mücbir sebep kapsamında olup olmadığının tespitinde ana faaliyet kodu yerine
fiilen iştigal edilen ana faaliyet alanı dikkate alınacak ve sicil kayıtlarındaki ana faaliyet kodu yeni
duruma göre düzeltilecektir.
Bu kapsamdaki başvurular İnteraktif Vergi Dairesi üzerinden yapılacaktır.
31.3.2020 tarihli aşağıda yer alan Uygulama İç Genelgesi ile 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu kapsamında cezada indirim talep etme, uzlaşma başvurusu, kanun yolundan vazgeçme süreleri, dava açma süreleri gibi bir hakkın doğumu, kullanımı ve sona ermesine ilişkin süreler 30.4.2020 tarihine kadar durmuş bulunmaktadır.
Diğer taraftan, 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun kapsamında ise işlemler ve süreler 30.04.2020 tarihine kadar durmuş bulunmaktadır.
“T.C.
HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞI
Gelir İdaresi Başkanlığı
Sayı: 29537098-010.06.01(66)-E.41721 31.03.2020
Konu: Vergi Dairesi İşlem ve Sürelerin Durması
UYGULAMA İÇ GENELGESİ
SERİ NO: 2020/2
Bilindiği gibi, 26/3/2020 tarihli ve 31080 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7226 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun geçici 1 inci maddesinin birinci fıkrasında;
“(1) Covid-19 salgın hastalığının ülkemizde görülmüş olması sebebiyle yargı alanındaki hak kayıplarının önlenmesi amacıyla;
a)Dava açma, icra takibi başlatma, başvuru, şikâyet, itiraz, ihtar, bildirim, ibraz ve zamanaşımı süreleri, hak düşürücü süreler ve zorunlu idari başvuru süreleri de dâhil olmak üzere bir hakkın doğumu, kullanımı veya sona ermesine ilişkin tüm süreler; 6/1/1982 tarihli ve2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu, 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile usul hükmü içeren diğer kanunlarda taraflar bakımından belirlenen süreler ve bu kapsamda hâkim tarafından tayin edilen süreler ile arabuluculuk ve uzlaştırma kurumlarındaki süreler 13/3/2020 (bu tarih dâhil) tarihinden,
b) 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile takip hukukuna ilişkin diğer kanunlarda belirlenen süreler ve bu kapsamda hâkim veya icra ve iflas daireleri tarafından tayin edilen süreler; nafaka alacaklarına ilişkin icra takipleri hariç olmak üzere tüm icra ve iflas takipleri, taraf ve takip işlemleri, yeni icra ve iflas takip taleplerinin alınması, ihtiyati haciz kararlarının icra ve infazına ilişkin işlemler22/3/2020 (bu tarih dâhil) tarihinden,
itibaren 30/4/2020 (bu tarih dâhil) tarihine kadar durur. Bu süreler, durma süresinin sona erdiği günü takip eden günden itibaren işlemeye başlar. Durma süresinin başladığı tarih itibarıyla, bitimine on beş gün ve daha az kalmış olan süreler, durma süresinin sona erdiği günü takip eden günden başlamak üzere on beş gün uzamış sayılır. Salgının devam etmesi halinde Cumhurbaşkanı durma süresini altı ayı geçmemek üzere bir kez uzatabilir ve bu döneme ilişkin kapsamı daraltabilir. Bu kararlar Resmî Gazete’de yayımlanır.”
hükmü yer almaktadır.
Bu hüküm uyarınca, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununda taraflar bakımından belirlenen süreler ve bu kapsamda hakim tarafından tayin edilen süreler, 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu kapsamında cezada indirim talep etme, uzlaşma başvurusu, kanun yolundan vazgeçme süreleri, dava açma süreleri gibi bir hakkın doğumu, kullanımı ve sona ermesine ilişkin süreler 30/4/2020 tarihine kadar durmuş bulunmaktadır.
Diğer taraftan, 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun kapsamında ise işlemler ve süreler 30/04/2020 tarihine kadar durmuş bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini ve gereğini rica ederim.”
Muhtasar ve SGK prim beyannamelerinin birleştirilmesi uygulaması 4.4.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Tebliğ ile 1.7.2020 tarihine ertelenmiştir.
Mücbir sebep kapsamına giren mükelleflerin SGK primlerinin ertelenmesine ilişkin SGK Genel Yazısı ve duyurusu yayınlanmıştır.
Yazı çerçevesinde mücbir sebep hali kabul edilen sektörlerde yer alan mükelleflere ait işyerlerinde 5510 sayılı Kanunun 4/(a) bendi kapsamında sigortalı çalıştıran özel sektör işverenleri ile 5510 sayılı Kanunun 4/(b) bendi kapsamındaki sigortalıların;
-2020/Mart ayına ait sigorta primlerinin son ödeme süresi 2.11.2020 tarihine,
-2020/Nisan ayına ait sigorta primlerinin son ödeme süresi 30.11.2020 tarihine,
-2020/Mayıs ayına ait sigorta primlerinin son ödeme süresi 31.12.2020 tarihine
ertelenmiştir.
Bununla birlikte, 5510 sayılı Kanuna göre SGK’ye verilmesi gereken her türlü bilgi, belge ve beyanname ile yapılması gereken başvuruların sürelerinde ertelemeye gidilmemiş olup cari usul ve sürelere göre işlem yapılacaktır.
Erteleme kapsamındaki işyeri listeleri https://uyg.sgk.gov.tr/IsverenSistemi üzerinden yayımlanacak olup, işverenlerin listede yer alıp almadıkları buradan kontrol edebileceklerdir. İşyeri tescil bilgilerindeki NACE REV 2 kodunun ilgili sektörlerde olmasına rağmen işyerlerinin listede olmadığını iddia eden işverenlerin Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğüne/Sosyal Güvenlik Merkezine başvuracaklardır. Ancak, erteleme kapsamında olan sektörlerde faaliyet göstermesine rağmen işyeri tescil bilgilerinde sektörel NACE REV 2 kodunun yanlış olduğunu iddia eden işverenler NACE REV 2 kodunun düzeltilmesi için Hazine ve Maliye Bakanlığının ilgili taşra birimine başvuruda bulunacaklardır.
Yapılan itirazlar üzerine veya incelemeler sonucunda Hazine ve Maliye Bakanlığınca erteleme kapsamındaki sektörlerde faaliyet gösteren mükelleflerde ekleme ve çıkarma işlemi yapılması halinde veya sektörel NACE REV 2 kodunun doğru olmasına rağmen Kurumca belirlenen ertelenen işyeri listesinde olmadığı yönündeki itirazlar sonucunda, erteleme kapsamında işyeri listesinde güncelleme yapılacaktır. Yapılan güncelleme sonucunda belirtilen işyeri erteleme kapsamına alınabilecek veya erteleme kapsamından çıkarılabilecektir.
Koronavirüs (COVID-19) salgını sebebiyle, 3065 sayılı Kanunun (11/1-c) maddesinde düzenlenen tecil-terkin uygulaması kapsamında teslim edilen malların ihracat sürelerinin uzatılmasına ilişkin 68 No’lu KDV Sirküleri yayımlanmıştır.
Buna göre, ihraç kayıtlı teslimin yapıldığı tarihi takip eden ayın başından itibaren başlayan üç aylık sürenin sonu 1/4/2020 ila 30/6/2020 (bu tarihler dâhil) tarihleri arasına rastlayan mükellefler bakımından, ek süre için vergi dairesine başvuru yapılmaksızın bu süre mücbir sebep kapsamında üç ay daha uzatılmıştır. İhracat süresi, belirtilen süreden önce dolmakla birlikte, ihracatın gerçekleştirilmesi için ek süre talebine ilişkin 15 günlük başvuru süresi mezkur döneme rastlayan mükellefler de aynı kapsamda değerlendirilecektir.
KDV Genel Uygulama Tebliği’nin C.2.1.3.1. Kısmi Tevkifatın Mahiyeti ve Tevkifat Uygulayacak Alıcılar bölümünün son paragrafında; “213 sayılı Kanuna göre, mücbir sebebin başladığı tarihten sona erdiği tarihe kadar geçen sürede, mücbir sebepten yararlanan mükelleflerin vergi ödevleri ertelenmektedir. Bu kapsamda beyanname verme yükümlülükleri ileri tarihe ertelenen mükelleflerin, mücbir sebep halinde bulunduğu süre içerisinde kısmi tevkifat kapsamındaki alımlarında tevkifat uygulanmaz.” açıklamasına yer verilmiştir.
Buna göre, 518 No’lu VUK Genel Tebliği’nde 1.4.2020 ila 30.6.2020 (bu tarihler dahil) tarihleri arasında mücbir sebep halinde olduğu kabul edilen mükelleflerin kısmi tevkifat kapsamındaki alımlarına ilişkin düzenlenecek faturalarda KDV tevkifatı uygulanmayacaktır.
Gelir İdaresi Başkanlığı’nca yapılan duyuru ile aşağıda belirtilen vergi türlerinden 50.000.-TL’ye kadar olan borçların da İnteraktif Vergi Dairesi uygulaması üzerinden anlaşmalı bankaların kredi kartlarıyla ödenebilmesi uygun bulunmuştur.
· Yıllık Gelir Vergisi
· Zirai Kazanç Gelir Vergisi
· Gelir Vergisi Stopajı (Muhtasar)
· Kurumlar Vergisi
· Kurumlar Vergisi Stopajı
· Basit Usulde Ticari Kazanç
· Gerçek Usulde Katma Değer Vergisi
· Hasılat Esaslı Katma Değer Vergisi (Kdv4)
· Gelir Geçici Vergi
· Kurum Geçici Vergi
· Diğer Ücretler
· Katma Değer Vergisi Tevkifatı
7226 Sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun 26.3.2020 tarihli mükerrer Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
Kanun metni ekte paylaşılmakta olup, bazı önemli düzenlemeler hakkında kısa bilgilere aşağıda yer verilmiştir.
Buna göre; 4/a sigortalıları çalıştıran işverenlerce;
2020 yılı Ocak ila Aralık ayları/dönemi için günlük 2,50 Türk lirası ile çarpımı sonucu bulunacak tutar, bu işverenlerin SGK’ye ödeyecekleri sigorta primlerinden mahsup edilecek ve bu tutar İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanacaktır. Ancak yukarıda belirtilen prime esas günlük kazanç tutarı 6356 sayılı Kanun hükümleri uyarınca toplu iş sözleşmesine tabi özel sektör işverenlerine ait iş yerleri için 256 Türk lirası olarak esas alınacaktır.
Bu kapsamda destekten yararlanılacak ayda/dönemde, 2019 yılı Ocak ila Kasım ayları/döneminde aylık prim ve hizmet belgesi veya muhtasar ve prim hizmet beyannamesi ile 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında uzun vadeli sigorta kollarından en az sigortalı bildirimi yapılan aydaki/dönemdeki sigortalı sayısının altında bildirimde bulunulması halinde bu destek hükümleri uygulanmayacaktır.
Bu kapsamda kısa çalışma uygulamasından yararlanabilmek için, iş yerinde kısa çalışma uygulanan dönemde 4857 sayılı Kanunun 25 inci maddesinin birinci fıkrasının (II) numaralı bendinde yer alan sebepler (ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri) hariç olmak kaydıyla işveren tarafından işçi çıkarılmaması gerekmektedir. Yapılan başvurular, başvuru tarihinden itibaren 60 gün içinde sonuçlandırılacaktır.
Bu Kanunun 43 üncü maddesi ile 4857 sayılı İş Kanununun 64 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan “iki” ibaresi “dört” şeklinde değiştirilmiş ve Cumhurbaşkanı’na bu süreyi iki katına kadar artırmaya yetki verilmiştir.
Buna göre, işveren dört ay içinde çalışılmayan süreler için telafi çalışması yaptırabilecektir.
İlgili bakanlıklar tarafından üzerinde turizm tesisleri yapılmak üzere adlarına kamu arazisi tahsis edilen Kültür ve Turizm Bakanlığından belgeli yatırımcılar ve işletmecilerden; irtifak hakkı tesis edilip edilmediğine veya kullanma izni verilip verilmediğine bakılmaksızın 1/4/2020 tarihi ile 30/6/2020 tarihi arasındaki dönemde tahsil edilmesi gereken kira, kesin izin, kesin tahsis, irtifak hakkı, kullanma izni, yararlanma, ilave yararlanma bedelleri ve hasılat payları ile Kültür ve Turizm Bakanlığından belgeli turizm tesislerinin yatırımcıları ve işletmecilerinden bu faaliyetleri dolayısıyla Hazine taşınmazlarını izinsiz kullanımlarından dolayı aynı dönemde tahsil edilmesi gereken ecrimisillerin ödeme süreleri, başvuru şartı aranmaksızın altı ay ertelenmiştir. Bu alacaklar ertelenen süre sonuna kadar herhangi bir zam veya faiz uygulanmadan tahsil edilecektir.
a) Dava açma, icra takibi başlatma, başvuru, şikâyet, itiraz, ihtar, bildirim, ibraz ve zamanaşımı süreleri, hak düşürücü süreler ve zorunlu idari başvuru süreleri de dâhil olmak üzere bir hakkın doğumu, kullanımı veya sona ermesine ilişkin tüm süreler; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile usul hükmü içeren diğer kanunlarda taraflar bakımından belirlenen süreler ve bu kapsamda hâkim tarafından tayin edilen süreler ile arabuluculuk ve uzlaştırma kurumlarındaki süreler 13/3/2020 (bu tarih dâhil) tarihinden,
b) 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile takip hukukuna ilişkin diğer kanunlarda belirlenen süreler ve bu kapsamda hâkim veya icra ve iflas daireleri tarafından tayin edilen süreler; nafaka alacaklarına ilişkin icra takipleri hariç olmak üzere tüm icra ve iflas takipleri, taraf ve takip işlemleri, yeni icra ve iflas takip taleplerinin alınması, ihtiyati haciz kararlarının icra ve infazına ilişkin işlemler 22/3/2020 (bu tarih dâhil) tarihinden,itibaren 30/4/2020 (bu tarih dâhil) tarihine kadar duracaktır. Bu süreler, durma süresinin sona erdiği günü takip eden günden itibaren işlemeye başlayacaktır. Durma süresinin başladığı tarih itibarıyla, bitimine 15 gün ve daha az kalmış olan süreler, durma süresinin sona erdiği günü takip eden günden başlamak üzere 15 gün uzamış sayılacaktır. Salgının devam etmesi halinde Cumhurbaşkanı durma süresini 6 ayı geçmemek üzere bir kez uzatabilecek ve bu döneme ilişkin kapsamı daraltabilecektir.
Aşağıdaki süreler bu uygulamanın kapsamı dışında sayılmıştır:
a) Suç ve ceza, kabahat ve idari yaptırım ile disiplin hapsi ve tazyik hapsi için kanunlarda düzenlenen zamanaşımı süreleri.
b) 5271 sayılı Kanunda düzenlenen koruma tedbirlerine ilişkin süreler.
c) 6100 sayılı Kanunda düzenlenen ihtiyati tedbiri tamamlayan işlemlere ilişkin süreler.
2004 sayılı Kanun ile takip hukukuna ilişkin diğer kanunlar kapsamında;
a) İcra ve iflas daireleri tarafından mal veya haklara ilişkin olarak ilan edilmiş olan satış gününün durma süresi içinde kalması halinde, bu mal veya haklar için durma süresinden sonra yeni bir talep aranmaksızın icra ve iflas dairelerince satış günü verilecektir. Bu durumda satış ilanı sadece elektronik ortamda yapılacak ve ilan için ücret alınmayacaktır.
b) Durma süresi içinde rızaen yapılan ödemeler kabul edilecek ve taraflardan biri, diğer tarafın lehine olan işlemlerin yapılmasını talep edebilecektir.
c) Konkordato mühletinin alacaklı ve borçlu bakımından sonuçları, durma süresince devam edecektir,ç) İcra ve iflas hizmetlerinin aksamaması için gerekli olan diğer tedbirler alınacaktır.
26.3.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2301 sayılı CK ile kolalı gazozlar ile tütün ürünlerindeki ÖTV oranları ve asgari maktu ÖTV tutarları yeniden belirlenmiştir.
24.3.2020 tarih ve mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan VUK Genel Tebliği (Sıra No: 518) 'nde; Koronavirüs (COVID-19) salgınından ve bu kapsamda alınan tedbirlerden doğrudan etkilenen ve bu Tebliğle belirlenen mükelleflerin 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mücbir sebep hükümlerinden faydalandırılması hakkındaki açıklamalara yer verilmiştir.
Tebliğ metni ekte yer almakta olup Tebliğ ile;
a) Ticari, zirai ve mesleki kazanç yönünden gelir vergisi mükellefiyeti bulunan mükelleflerin,
b) Koronavirüs salgınından doğrudan etkilenen ve ana faaliyet alanı itibarıyla; alışveriş merkezleri dahil perakende, sağlık hizmetleri, mobilya imalatı, demir çelik ve metal sanayii, madencilik ve taş ocakçılığı, bina inşaat hizmetleri, endüstriyel mutfak imalatı, otomotiv imalatı ve ticareti ile otomotiv sanayii için parça ve aksesuar imalatı, araç kiralama, depolama faaliyetleri dahil lojistik ve ulaşım, sinema ve tiyatro gibi sanatsal hizmetler, matbaacılık dahil kitap, gazete, dergi ve benzeri basılı ürünlerin yayımcılık faaliyetleri, tur operatörleri ve seyahat acenteleri dahil konaklama faaliyetleri, lokanta, kıraathane dahil yiyecek ve içecek hizmetleri, tekstil ve konfeksiyon imalatı ve ticareti ile halkla ilişkiler dahil etkinlik ve organizasyon hizmetleri sektörlerinde faaliyette bulunan mükelleflerin,
c) Ana faaliyet alanı itibarıyla İçişleri Bakanlığınca alınan tedbirler kapsamında geçici süreliğine faaliyetlerine ara verilmesine karar verilen işyerlerinin bulunduğu sektörlerde faaliyette bulunan mükelleflerin,
1/4/2020 ila 30/6/2020 (bu tarihler dâhil) tarihleri arasında mücbir sebep halinde olduğunun kabul edilmesi uygun bulunmuştur.
Mücbir sebep halinde olduğu kabul edilen mükelleflerle ilgili olarak;
a) 27/4/2020 tarihine kadar verilmesi gereken Muhtasar Beyannameler (Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannameleri dâhil) ve Katma Değer Vergisi Beyannameleri ile 30/4/2020 tarihine kadar verilmesi gereken “Form Ba-Bs” bildirimlerinin verilme ve mezkur tarihe kadar oluşturulması ve imzalanması gereken e-Defterlerin oluşturulma ve imzalanma ile aynı sürede Gelir İdaresi Başkanlığı Bilgi İşlem Sistemine yüklenmesi gereken “Elektronik Defter Beratları”nın yüklenme sürelerinin 27/7/2020 Pazartesi, bu beyannamelere istinaden tahakkuk eden vergilerin ödeme sürelerinin 27/10/2020 Salı,
b) 27/5/2020 tarihine kadar verilmesi gereken Muhtasar Beyannameler (Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannameleri dâhil) ve Katma Değer Vergisi Beyannameleri ile 1/6/2020 tarihine kadar verilmesi gereken “Form Ba-Bs” bildirimlerinin verilme ve mezkur tarihe kadar oluşturulması ve imzalanması gereken e-Defterlerin oluşturulma ve imzalanma ile aynı sürede Gelir İdaresi Başkanlığı Bilgi İşlem Sistemine yüklenmesi gereken “Elektronik Defter Beratları”nın yüklenme sürelerinin 27/7/2020 Pazartesi, bu beyannamelere istinaden tahakkuk eden vergilerin ödeme sürelerinin 27/11/2020 Cuma,
c) 26/6/2020 tarihine kadar verilmesi gereken Muhtasar Beyannameler (Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannameleri dâhil) ve Katma Değer Vergisi Beyannameleri ile 30/6/2020 tarihine kadar verilmesi gereken “Form Ba-Bs” bildirimlerinin verilme ve mezkur tarihe kadar oluşturulması ve imzalanması gereken e-Defterlerin oluşturulma ve imzalanma ile aynı sürede Gelir İdaresi Başkanlığı Bilgi İşlem Sistemine yüklenmesi gereken “Elektronik Defter Beratları”nın yüklenme sürelerinin 27/7/2020 Pazartesi, bu beyannamelere istinaden tahakkuk eden vergilerin ödeme sürelerinin 28/12/2020 Pazartesi,
günü sonuna kadar uzatılması uygun bulunmuştur.
23 Mart 2020 tarih ve 126 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Sirküleri ile;
- 26 Mart 2020 günü sonuna kadar verilmesi gereken KDV Beyannamelerinin verilme süreleri ile bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin ödeme süreleri 24 Nisan 2020 Cuma günü sonuna kadar,
- 31 Mart 2020 günü sonuna kadar verilmesi gereken 2020/Şubat dönemine ilişkin "Form Ba" ve "Form Bs" bildirimlerinin verilme süresi 30 Nisan 2020 Perşembe günü sonuna kadar,
- 31 Mart 2020 günü sonuna kadar oluşturulması ve imzalanması gereken e-Defterlerin oluşturulma ve imzalanma süresi ile aynı sürede Gelir İdaresi Başkanlığı Bilgi İşlem Sistemine yüklenmesi gereken “Elektronik Defter Beratları”nın yüklenme süresi 30 Nisan 2020 Perşembe günü sonuna kadar
uzatılmıştır.
Gelir İdaresi Başkanlığı’nca koronavirüs salgınından etkilenmeleri nedeniyle beyanları uzatılarak ödemeleri ertelenen mükellefler hakkında yeni duyuru yayımlanmıştır.
Duyuru metni şöyledir:
“Çin Halk Cumhuriyeti’nin Vuhan kentinde ortaya çıkan ve birçok ülkeye yayılan Koronavirüs (COVID-19) salgınından ve bu kapsamda alınan tedbirlerden etkilenen mükelleflerin vergi ödevlerinin yerine getirilmesi bakımından mücbir sebep hükümlerinden faydalandırılması amacıyla Bakanlığımızca yapılan çalışmalar kapsamında bir Genel Tebliğ hazırlanmıştır.
Bu Tebliğ ile salgından doğrudan etkilenen ve ana faaliyetleri itibariyle, alışveriş merkezleri dahil perakende ticaret, demir çelik ve metal sanayii, otomotiv imalatı ve ticareti ile otomotiv sanayii için parça ve aksesuar imalatı, depolama faaliyetleri dahil lojistik ve ulaşım, sinema ve tiyatro gibi sanatsal hizmetler, tur operatörleri ve seyahat acenteleri dahil konaklama faaliyetleri, lokanta, kıraathane dahil yiyecek ve içecek hizmetleri, tekstil ve konfeksiyon imalatı ve ticareti ile etkinlik ve organizasyon hizmetlerinin yanı sıra sağlık hizmetleri, mobilya imalatı, madencilik ve taş ocakçılığı, bina inşaatı ve özel inşaat faaliyetleri, endüstriyel mutfak imalatı, araç kiralama ile matbaacılık dahil kitap, gazete, dergi ve benzeri basılı ürünlerin yayımcılık faaliyetleri sektörlerinde faaliyette bulunan mükelleflerin mücbir sebep halinde olduğu kabul edilmiştir.
Bununla birlikte İçişleri Bakanlığı tarafından alınan tedbirler kapsamında faaliyetleri geçici süre ile durdurulan yüzme havuzu, hamam, kaplıca, spor, oyun ve düğün salonu, berber ve kuaför gibi işyerlerinin bulunduğu sektörlerde faaliyet gösteren mükellefler de bu süre boyunca mücbir sebep hükümlerinden yararlanabileceklerdir.
Bahse konu mükelleflere ilave olarak çiftçi, terzi, manav, avukat, mali müşavir, mimar, mühendis, eczacı, doktor, dişçi, veteriner, fizyoterapist, yazılımcı, sanatçı gibi mükellefler de dahil olmak üzere bilanço ve işletme hesabı esasına göre defter tutanlar ile serbest meslek kazancı elde eden gelir vergisi mükellefi olan yaklaşık 1.9 milyon vatandaşımız da mücbir sebep hali kapsamında değerlendirilmiştir.
Bakanlığımız tarafından hazırlanan Genel Tebliğ’de yukarıda yer verilen tüm mükelleflerin Nisan, Mayıs ve Haziran aylarında vermeleri gereken muhtasar ve katma değer vergisi beyannamelerinin verilme süresi 27 Temmuz 2020 günü sonuna kadar uzatılmıştır.
Söz konusu beyannamelere istinaden tahakkuk eden vergilerin ödeme süreleri ise altışar ay uzatılarak ödemelerin Ekim, Kasım ve Aralık aylarının son haftası içerisinde yapılabilmesi sağlanmıştır.
Diğer taraftan İçişleri Bakanlığı tarafından yayımlanan genelge uyarınca 65 yaş ve üstü ile kronik rahatsızlığı bulunan vatandaşlarımız için getirilen sokağa çıkma yasağı uygulaması çerçevesinde, 65 yaşın üzerinde olması ya da kronik rahatsızlığı bulunması nedeniyle sokağa çıkamayacak olan vergi mükellefleri ile meslek mensupları açısından sokağa çıkma yasağının başladığı tarih ile sona ereceği tarih arasındaki dönemin mücbir sebep hali olarak kabul edilmesi ve bu döneme ilişkin olarak verilmesi gereken beyannameler ile bunlara istinaden tahakkuk eden vergilerin ödeme süresi yasağın kalktığı tarihi takip eden 15’inci günün sonuna kadar uzatılması Bakanlığımızca uygun bulunmuştur.
MÜCBİR SEBEP HALİNDEN FAYDALANACAK MÜKELLEF GRUPLARI
1. Perakende Ticaret ve Alış Veriş Merkezleri
Market, büfe, bakkal, şarküteri, manav, dondurmacı, tuhafiye, kasap, inşaat malzemeleri satışı, küçük ev eşyaları ile beyaz eşya satışı, mobilya satışı, ev tekstili, kitap ve kırtasiye, gazete ve dergi, ayakkabı ve giyim eşyası perakende satışı, oyuncakçı, tıbbi ve ortopedik ürünler, eczane, kuyumcu, çiçekçi, pazarcılar, balıkçılar, pastane ve fırınlar, kişisel bakım ve kozmetik ürünlerinin satışı vb. her türlü ürünün perakende olarak satışına yönelik faaliyetler ile alışveriş merkezleri ve buralarda perakende satış faaliyetinde bulunanlar
2. Demir Çelik ve Metal Sanayii
Demir veya çelik granül ve demir tozu üretilmesi, çelikten/demirden yapılmış tüp, boru, içi boş profiller ve ilgili bağlantı parçalarının imalatı (sıcak çekilmiş veya sıcak haddelenmiş),çelik barların ve içi dolu profillerin soğuk çekme yöntemiyle imalatı, açık profillerin, nervürlü levhaların ve sandviç panellerin soğuk şekillendirme veya katlama yöntemiyle imalatı, çelik tellerin soğuk çekme yöntemiyle imalatı, alüminyum folyo imalatı (alaşımdan olanlar dahil),alüminyum imalatı (işlenmemiş halde), kurşun tabaka, levha, şerit, folyo, kurşun tozu ve pulu imalatı (alaşımdan olanlar dahil), kalay imalatı (işlenmemiş halde), çinko imalatı (işlenmemiş halde) gibi demir, çelik, alüminyum, bakır, kurşun, çinko, kalay imalatı ile bunların imalatçılar tarafından satışı
3. Otomotiv
Otomobil, kamyon, kamyonet, treyler (römork) ve yarı treyler (yarı römork) imalatı otobüs, minibüs, midibüs, traktör, motosiklet, römork, karavan gibi tüm motorlu kara taşıtlarının imalatı, toptan ve perakende satışı ile otomotiv yan sanayii
4. Lojistik-Ulaşım
Hava, kara, demiryolu, deniz ve her türlü suyolu ile yapılan her türlü şehir içi ve şehirlerarası yük ve yolcu taşımacılığı, otoyol, tünel ve köprü işletmeciliği, depolama ve antrepoculuk faaliyetleri, havaalanı yer hizmetleri, havaalanı işletmeciliği, hava, kara, deniz ve demiryolu taşımacılığıyla ilgili kargo ve bagaj yükleme boşaltma hizmetleri gibi her türlü lojistik ve ulaşım hizmetleri
5. Sinema ve Tiyatro Faaliyetleri
Tiyatro, opera, bale, sinema, konser gibi her türlü sanatsal faaliyetler
6. Konaklama
Otel, motel, pansiyon, tatil köyü gibi konaklama faaliyetleri, tur operatörü ve seyahat acenteliği faaliyetleri, rezervasyon hizmetleri, kaplıca, ilıca, içmeler, spa merkezleri, vb. yerlerin faaliyetleri gibi her türlü konaklama ve buna ilişkin faaliyetler
7. Yiyecek ve İçecek Hizmetleri
Lokanta, kafe, kıraathane, kahvehane, çay ocakları, kantinler, ulaşım araçlarında bulunan büfeler gibi her türlü yiyecek ve içeceklerin sunumuna yönelik hizmetler, dönerci, pizzacı, dondurmacı, çorbacı vb.
8. Tekstil ve Konfeksiyon Faaliyetleri
Doğal pamuk elyafının imalatı, doğal yün ve tiftik elyafının imalatı, suni ve sentetik elyafların bükülmesi ve iplik haline getirilmesi, kot kumaşı imalatı, pamuklu dokuma kumaş imalatı, keten, rami, kenevir, jüt elyafları ile diğer bitkisel tekstil elyaflarından dokuma kumaş imalatı, havlı, şönil, havlu, pelüş, tırtıl ve benzeri ilmeği kesilmemiş dokuma kumaşlar ile tafting kumaş imalatı gibi kumaş ve iplik imalatı, her türlü pamuktan, yünden, tiftikten, elyaftan ve kumaştan mamul ürünlerin imalatı ile giyim ve ev tekstili ürünlerinin imalatı ile satışı gibi her türlü tekstil ve konfeksiyon imalatı ve satışı
9. Etkinlik ve Organizasyon
Gösteri, kongre, konferans, ticari fuar ve etkinliklerin organizasyonu ile internet kafe, oyun, düğün ve nikâh salonu, spor merkezleri gibi yerlerde gerçekleştirilen her türlü etkinlik ve organizasyon faaliyetleri ile halkla ilişkiler ve iletişim faaliyetleri
10. Sağlık Hizmetleri
İnsan sağlığına yönelik hastane hizmetleri, diyaliz merkezleri, özel hekimlik faaliyetleri, diş hekimliği faaliyetleri, yatılı bakım faaliyetleri, tıbbi laboratuvar hizmetleri gibi sağlık faaliyetleri
11. Mobilya İmalatı
Sandalye, koltuk, kanepe, çekyat, divan, vb.’leri ile iskeletlerinin imalatı, büro ve mutfak mobilyaları imalatı, yatak imalatı, yatak odası, yemek odası, banyo dolabı, genç ve çocuk odası takımı, gardırop, vestiyer gibi mobilyaların imalatı
12. Madencilik ve Taş Ocakçılığı
Taş kömürü, linyit, uranyum, krom, nikel, alüminyum gibi madenlere yönelik faaliyetler ile mermer, granit ve taş ocakçılığı gibi madenciliğe yönelik faaliyetler
13. İnşaat
Bina projelerinin geliştirilmesi, ikamet amaçlı binalar ile ikamet amaçlı olmayan binaların inşaatı, binaların yeniden düzenlenmesi ve yenilenmesi faaliyetleri, yıkım işleri, sıtma, havalandırma, soğutma ve iklimlendirme sistemlerinin kurulumu, binaların iç ve dış boyama ve işleri, duvar ve yer kaplama gibi bina inşaatı ile özel inşaat faaliyetleri
14. Endüstriyel Mutfak Ekipmanları
Demir, çelik, alüminyum ve bakırdan sofra ve mutfak eşyalarının imalatı gibi endüstriyel mutfak ekipmanlarının imalatı
15. Araç Kiralama
Motorlu kara taşıtlarının ve arabaların kiralanması
16. Basılı Yayın ve Matbaacılık
Ders ve çocuk kitaplarının, gazetelerin, dergi ve süreli yayınların yayımı gibi basılı yayın hizmetleri, gazetelerin, dergilerin ve süreli yayınların basım hizmetleri ve ciltçilik gibi hizmetler
17. Gelir Vergisi Mükelleflerinin Tamamı
Çiftçi, terzi, manav, avukat, mali müşavir, mimar, mühendis, eczacı, doktor, dişçi, veteriner, fizyoterapist, yazılımcı, sanatçı gibi mükellefler de dahil olmak üzere bilanço ve işletme hesabı esasına göre defter tutan ticari ve zirai kazanç elde eden mükellefler ile serbest meslek kazancı elde eden gelir vergisi mükelleflerinin tamamı”
22.3.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Tebliğ ile GEKAP Beyannamesi Genel Tebliği’nde değişiklik yapılmıştır. Tebliğ ile GEKAP beyanname dönemleri 2020 yılı için altışar aylık, takip eden yıllar için ise üçer aylık olarak belirlenmiştir.
Bu çerçevede 2020 yılı için altı aylık beyan dönemleri aşağıda belirtildiği gibi olacaktır:
a) Birinci dönem; Ocak-Şubat-Mart-Nisan-Mayıs-Haziran.
b) İkinci dönem; Temmuz-Ağustos-Eylül-Ekim-Kasım-Aralık.
2021 yılından itibaren üç aylık beyan dönemleri ise aşağıda belirtildiği gibi olacaktır:
a) Birinci dönem; Ocak-Şubat-Mart.
b) İkinci dönem; Nisan-Mayıs-Haziran.
c) Üçüncü dönem; Temmuz-Ağustos-Eylül.
ç) Dördüncü dönem; Ekim-Kasım-Aralık.
Geri Kazanım Katılım Payı Beyannamesinin, plastik poşetin satışının yapıldığı ve diğer ürünler için piyasaya sürüldüğü/ithal edildiği beyan dönemini takip eden ayın son günü saat 23.59’a kadar yetkili vergi dairesine elektronik ortamda gönderilmesi gerekmektedir.
Bu Tebliğin yayım tarihinden önce Ocak/2020 ve Şubat/2020 dönemleri için beyanname vermiş olanlar 2020 yılının ilk altı aylık dönemi için verecekleri beyannamelere daha önce beyanname verdikleri dönemlere ilişkin bilgileri dâhil etmeyeceklerdir. Ocak/2020 ve Şubat/2020 dönemi için verilen beyannameler üzerine tahakkuk eden geri kazanım katılım payları ise 31/7/2020 tarihine kadar ödenebilecektir.
22.3.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2279 sayılı İcra ve İflas Takiplerinin Durdurulması Hakkında Karar ile;
30.4.2020 tarihine kadar, nafaka alacakları hariç olmak üzere, yurt genelinde yürütülmekte olan tüm icra ve iflas takiplerinin durdurulmasına, bu çerçevede taraf ve takip işlemlerinin yapılmamasına, yeni icra ve iflas takip taleplerinin alınmamasına ve ihtiyati haciz kararlarının icra ve infaz edilmemesine karar verilmiştir.
22.03.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2278 sayılı CK ile havayolu ile yolcu taşımacılığı hizmetlerindeki KDV oranı, 1 Nisan-30 Haziran 2020 tarihleri arasında geçici olarak %1’e indirilmiştir.
Türkiye’de verdikleri dijital hizmetlerden Türkiye’de elde edilen hasılatı 20 milyon Türk lirasından veya dünya genelinde elde edilen hasılatı 750 milyon avrodan veya muadili yabancı para karşılığı Türk lirasından az olanların dijital hizmet vergisinden muaf olacağı, diğer bir anlatımla her iki eşik değeri aşan dijital hizmet sağlayıcılarının mükellef olduğu dijital hizmet vergisinin uygulama genel tebliği 20.03.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
Dijital hizmet sağlayıcısının Türkiye’de gelir veya kurumlar vergisi yönünden mükellef olup olmamasının, dijital hizmet vergisi mükellefiyetine etkisi bulunmamaktadır.
Dijital hizmet sağlayıcılarının, ilk kez verecekleri dijital hizmet vergisi beyannamesini vermeden önce, Gelir İdaresi Başkanlığının www.digitalservice.gib.gov.tr adresinde yer alan formu doldurmaları gerekmekte olup, söz konusu formun elektronik ortamda doldurulup onaylanması üzerine, Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı nezdinde, dijital hizmet sağlayıcısı adına “Dijital Hizmet Vergisi Mükellefiyeti” tesis ettirilecektir.
Dijital hizmet vergisinin matrahı, ilgili vergilendirme döneminde verginin konusuna giren hizmetler nedeniyle elde edilen hasılattır.
Dijital hizmet vergisinin oranı ise %7,5’tir. Dijital hizmet vergisi, verginin kapsamına giren hizmetlere ilişkin geçerli vergi oranının matraha uygulanması suretiyle hesaplanacaktır.
Dijital hizmet vergisi mükellefleri ile Kanunun 3’üncü maddesinin ikinci fıkrasının uygulandığı durumlarda vergi kesintisi yapmakla sorumlu tutulanlar, dijital hizmet vergisi beyannamelerini vergilendirme dönemini takip eden ayın son günü akşamına kadar vermekle yükümlüdürler.
Tebliğ, 1 Mart 2020 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Gelir İdaresi Başkanlığı www.gib.gov.tradresinde “Yeni Korona Virüs Hastalığı (Kovid-19) İle Etkin Mücadele Kapsamında Alınan Bazı Tedbirler Hakkında Duyuru” yayımlamıştır.
Duyuru metni şöyledir:
“Yeni Korona Virüs Hastalığı (Kovid-19) ile mücadele kapsamında uzmanların yaptığı tavsiyeler, değerlendirmeler ve analizler çerçevesinde zorunlu durum olmadıkça vatandaşlarımızın kalabalık ortamlarda bulunmaması önem arz ettiğinden, Başkanlığımızca yapılan değerlendirmeler sonucunda vergi uygulamaları konusunda aşağıdaki tedbirlerin alınması kararlaştırılmış olup söz konusu tedbirlere mükelleflerimizce de uyulması tüm toplum sağlığı açısından önem arz etmektedir.
1- 10/04/2020 tarihine kadar vergi dairesine verilmesi gereken tüm dilekçelerin İnteraktif Vergi Dairesi uygulaması üzerinden elektronik ortamda verilmesi ya da posta yoluyla gönderilmesi gerekmektedir. Bu çerçevede; işe başlama, işi bırakma, şube açılış-kapanış, borcu yoktur yazısı, mükellefiyet durum yazısı, tecil başvurusu, uzlaşma talebi vb. tüm dilekçeler elektronik ortamda İnteraktif Vergi Dairesi’nin web (ivd.gib.gov.tr) veya mobil uygulaması (GİB Mobil) üzerinden ya da posta yoluyla gönderilecektir.
2- 10/04/2020 tarihine kadar gayrimenkul sermaye iradı, menkul sermaye iradı, ücret ile diğer kazanç ve iratlar için sadece Hazır Beyan Sistemi üzerinden beyannameler verilecektir. Bilindiği üzere 31 Mart 2020 tarihine kadar verilmesi gereken gelir vergisi beyannamelerinin verilme süresi 30 Nisan 2020 tarihine kadar uzatılmış olup, belirtilen gelir unsurlarına ilişkin gelir vergisi beyannameleri Hazır Beyan Sistemi üzerinden web (hazirbeyan.gib.gov.tr) veya mobil uygulamalarını kullanarak ya da posta yolu ile gönderilebilecektir.
3- Kredi kartı ile İnteraktif Vergi Dairesi üzerinden veya anlaşmalı bankalar aracılığıyla ödenebilen vergi, harç ve idari para cezası ile değerli kağıt bedellerine ilişkin ödemeler 10/04/2020 tarihine kadar vergi dairesi vezneleri yerine İnteraktif Vergi Dairesi üzerinden veya anlaşmalı bankalar aracılığıyla yapılacaktır.
4- Kurumlar vergisi mükelleflerinin vergi ödemeleri vergi dairelerinin vezneleri yerine alternatif ödeme kanalları (İnteraktif Vergi Dairesi, anlaşmalı bankalar ve PTT) kullanmak suretiyle gerçekleştirilecektir.
5- Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayan kişiler, potansiyel vergi kimlik numarası taleplerini İnteraktif Vergi Dairesi’nin web (ivd.gib.gov.tr) uygulaması üzerinden gerçekleştirecek ve potansiyel vergi kimlik numarası elektronik ortamda oluşturularak kendilerine tevsik edici resmi belge söz konusu uygulama üzerinden sunulacaktır. Bu nedenle Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayan kişilerin potansiyel vergi kimlik numarası almak için bundan böyle vergi dairelerine müracaat etmelerine gerek bulunmamaktadır.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.”
Gelir İdaresi Başkanlığı internet sayfasında muhtasar ve KDV ödemelerinin 6 ay ertelenmesine ilişkin aşağıdaki açıklama yapılmıştır.
“Çin Halk Cumhuriyeti’nin Vuhan kentinde ortaya çıkan ve birçok ülkeye yayılan Korona Virüs (COVID-19) salgınından doğrudan etkilenen mükelleflerin Nisan, Mayıs ve Haziran aylarında ödemeleri gereken muhtasar ve katma değer vergilerinin ödemelerinin 6 ay ertelenmesine yönelik olarak gerekli çalışmalar yapılmaktadır.
Bu kapsamda bahse konu ödemeleri 6 ay süre ile ertelenen mükelleflerin faaliyet alanları ana hatları ile aşağıda yer almaktadır.
Söz konusu faaliyet alanlarına yönelik detaylı açıklamalar ile uygulamaya ilişkin esaslar ileride yapılacak açıklamalarda duyurulacaktır.
Mücbir Sebep Halinden Faydalanacak Mükellef Grupları
1. Perakende Ticaret ve Alış Veriş Merkezleri
Market, büfe, bakkal, şarküteri, manav, dondurmacı, tuhafiye, kasap, inşaat malzemeleri satışı, küçük ev eşyaları ile beyaz eşya satışı, mobilya satışı, ev tekstili, kitap ve kırtasiye, gazete ve dergi, ayakkabı ve giyim eşyası perakende satışı, oyuncakçı, tıbbi ve ortopedik ürünler, eczane, kuyumcu, çiçekçi, pazarcılar, balıkçılar, pastane ve fırınlar, kişisel bakım ve kozmetik ürünlerinin satışı vb. her türlü ürünün perakende olarak satışına yönelik faaliyetler ile alışveriş merkezleri ve buralarda perakende satış faaliyetinde bulunanlar
2. Demir Çelik ve Metal Sanayii
Demir, çelik, alüminyum, bakır, kurşun, çinko, kalay imalatı ile bunların imalatçılar tarafından satışı
3. Otomotiv
Otomobil, kamyon, kamyonet, otobüs, minibüs, midibüs, traktör, motosiklet, römork, karavan gibi tüm motorlu kara taşıtlarının imalatı ile toptan ve perakende satışı
4. Lojistik-Ulaşım
Hava, kara, demiryolu, deniz ve her türlü suyolu ile yapılan her türlü şehir içi ve şehirlerarası yük ve yolcu taşımacılığı, otoyol, tünel ve köprü işletmeciliği, depolama ve antrepoculuk faaliyetleri, havaalanı yer hizmetleri gibi her türlü lojistik ve ulaşım hizmetleri
5. Sinema ve Tiyatro Faaliyetleri
Tiyatro, opera, bale, sinema, konser gibi her türlü sanatsal faaliyetler
6. Konaklama
Otel, motel, pansiyon, tatil köyü gibi konaklama faaliyetleri, tur operatörü ve seyahat acenteliği faaliyetleri, rezervasyon hizmetleri gibi her türlü konaklama ve buna ilişkin faaliyetler
7. Yiyecek ve İçecek Hizmetleri
Lokanta, kafe, kıraathane, kahvehane, çay ocakları, kantinler, ulaşım araçlarında bulunan büfeler gibi her türlü yiyecek ve içeceklerin sunumuna yönelik hizmetler
8. Tekstil ve Konfeksiyon Faaliyetleri
Kumaş ve iplik imalatı, her türlü pamuktan, yünden, tiftikten, elyaftan ve kumaştan mamul ürünlerin imalatı ile giyim ve ev tekstili ürünlerinin imalatı ile satışı gibi her türlü tekstil ve konfeksiyon imalat ve satışı
9. Etkinlik ve Organizasyon
Gösteri, kongre, konferans, ticari fuar ve etkinliklerin organizasyonu ile internet kafe, oyun, düğün ve nikâh salonu, spor merkezleri gibi yerlerde gerçekleştirilen her türlü etkinlik ve organizasyon faaliyetleri”
17.03.2020 tarihli ve 125 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Sirküleri ile 31 Mart 2020 günü sonuna kadar verilmesi gereken 2019 takvim yılına ait Yıllık Gelir Vergisi beyannamelerinin verilme süreleri ile bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin ödeme süreleri 30 Nisan 2020 Perşembe günü sonuna kadar uzatılmıştır.
3/3/2020 tarihli ve 31057 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Özel Tüketim Vergisi (I) Sayılı Liste Uygulama Genel Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No: 7) ile;
Tebliğ’le getirilen Özel Teminat Sertifikası (ÖTS) uygulaması ile getirilen imkanlar şöyledir:
Özel Teminat Sertifikası (ÖTS)’nı haiz olanların, iade talep tutarının;
- ÖTS-A sahibi mükellefler için % 20’si,
- ÖTS-B sahibi mükellefler için % 40’ı,
- ÖTS-C sahibi mükellefler için % 60’ı
kadar teminat vermeleri durumunda bunların nakden iade talepleri, söz konusu vergi incelemesi sonucu beklenilmeksizin, bu Tebliğin (V/A-3.3.2.2.2) bölümündeki hususların ve bu uygulamaya dair gerekli diğer kontrollerin yapılması ile ÖTV İadesi Risk Analiz Sistemi (ÖTVİRA)’nin çalıştırılması suretiyle ilgili iade talebinin herhangi bir olumsuzluk tespit edilmeyen kısmı bakımından 10 iş günü içinde yerine getirilecektir.
Diğer yandan, sanayi sicil belgesini haiz mükelleflere, talep etmeleri halinde, bu uygulamanın (3.3.2.1.2) bölümünde belirtilen özel şartlar itibarıyla durumlarına uygun A, B veya C şeklinde sınıflandırılan ve bir örneği bu Tebliğin ekinde (EK:16) olarak yer alan “Özel Teminat Sertifikası (ÖTS)” düzenlenebilecektir.
ÖTS, ithalat sırasında gümrük idaresince alınan teminatların çözümü işlemlerinin, bu Tebliğin (V/A-3.1/d) ve (V/A-3.2/c) bölümleri uyarınca vergi incelemesi sonucuna göre yerine getirilmesinin gerektiği hallerde kullanılabilecektir.
Buna göre, yukarıda belirtilen ÖTV teminatlarının;
- ÖTS-A sahibi mükellefler için %80’inin,
- ÖTS-B sahibi mükellefler için % 60’ının,
- ÖTS-C sahibi mükellefler için % 40’ının
çözümü işlemleri vergi dairesince, bu teminatlara konu mallar kullanılmak suretiyle imal edilen mallara ilişkin ÖTV yükümlülüklerinin yerine getirildiğinin tespiti kaydıyla, bu uygulamanın (3.3.2.2.2) bölümündeki hususların kontrolü üzerine, olumsuzluk tespit edilmeyen kısım için vergi inceleme raporu sonucu beklenilmeksizin yerine getirilecektir.
ÖTS almak isteyen mükelleflerin, Tebliğ’de yer alan genel ve özel şartları birlikte taşımaları ve bu uygulamanın (3.3.2.2.1) bölümünde şartları belirtilen GİB sistemi üzerinden üretilecek ÖTV Ön Kontrol Raporu sonucunun olumlu olması gerekmektedir. Tebliğ’de genel şartlar yanında ÖTS A, B ve C sertifikası almak isteyen mükelleflerin taşıması gereken özel şartlar detaylı olarak açıklanmıştır.
3.3.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan KDV Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No: 31) ile 1.4.2020’den itibaren uygulanmak üzere külçe metal, bakır, çinko, alüminyum ve kurşun ile istisnadan vazgeçenlerin metal, plastik, lastik, kauçuk, kâğıt, cam hurda ve atıklarının teslimindeki 5/10 KDV tevkifatı oranı 1.4.2020'den itibaren uygulanmak üzere 7/10'a yükseltilmiştir.
25.2.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2151 sayılı CK ile Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Örtülü Kazanç Dağıtımı Hakkında Karar’da değişiklik yapılmıştır. Karar’da yıllık transfer fiyatlandırması raporu ile genel rapor ve ülke bazlı rapor hazırlama yükümlülükleri de açıklanmıştır.
Yıllık transfer fiyatlandırması raporu hazırlanması gereken işlemler;
- Büyük Mükellefler Vergi Dairesi’ne kayıtlı mükelleflerin bir hesap dönemi içinde ilişkili kişilerle yaptıkları yurt içi ve yurt dışı işlemler
- Diğer kurumlar vergisi mükelleflerinin bir hesap dönemi içinde ilişkili kişilerle yaptığı yurt dışı işlemler
- Serbest bölgelerde faaliyette bulunan kurumlar vergisi mükelleflerinin bir hesap dönemi içinde ilişkili kişilerle yaptıkları yurt içi işlemler
- Tüm kurumlar vergisi mükelleflerinin bir hesap dönemi içinde ilişkili kişilerle yaptıkları yurt dışı şubelerle ve serbest bölgede bulunan ilişkili kişilerle yaptıkları işlemler
Yıllık transfer fiyatlandırması raporunun kurumlar vergisi beyanname verme süresinin sonuna kadar hazırlanması ve bu süre sona erdikten sonra istenmesi durumunda idareye veya vergi inceleme elemanlarına ibrazı zorunludur.
Genel rapor:
Çok uluslu işletmeler grubuna bağlı ve bir önceki hesap dönemine ilişkin kurumlar beyannamesi ekinde yer alan bilanço aktif büyüklüğü ve gelir tablosunda yer alan net satışlar tutarının her ikisi de 500 milyon TL ve üzerinde olan kurumlar vergisi mükelleflerince hazırlanır. Rapor, hesap dönemini takip eden hesap döneminin sonuna kadar hazırlanır, istenmesi durumunda idareye veya vergi inceleme elemanlarına ibraz edilir. İlk genel rapor 2019 yılına ilişkin olarak hazırlanacaktır.
Ülke bazlı rapor:
Raporlanan hesap döneminden bir önceki hesap döneminin konsolide finansal tablolarına göre toplam konsolide grup geliri 750 milyon Avro ve üzerinde olan çok uluslu işletmeler grubunun Türkiye’de mukim nihai ana işletmesi raporlanan hesap döneminden sonraki on ikinci ayın sonuna kadar ülke bazlı raporu hazırlamak ve elektronik ortamda idareye sunmak zorundadır. İlk ülke bazlı rapor 2019 hesap dönemi için 31.12.2020 tarihine kadar hazırlanacak ve elektronik ortamda idareye sunulacaktır.
Transfer fiyatlandırma belgelendirme yükümlülüklerinin tam ve zamanında yerine getirilmesi durumunda örtülü olarak dağıtılan kazanç nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmemiş veya eksik tahakkuk ettirilmiş olan vergiler için vergi ziyaı %50 indirimli uygulanacaktır.
20.2.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 7221 Sayılı Coğrafi Bilgi Sistemleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile Emlak Vergisi Kanunu’nda yer alan Değerli Konut Vergisi hükümlerinde değişiklikler yapılmıştır.
Bu çerçevede, değerli konut vergisi matrahının belirlenmesinde Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce yapılan değerlemelerin dikkate alınması uygulanmasına son verilmiştir. Bunun yerine belediyelerce belirlenen bina vergi değeri esas alınacaktır.
Gelir durumuna bakmaksızın Türkiye sınırları içinde mesken nitelikli tek taşınmazı olanlar muafiyet kapsamına alınmıştır.
Değerli konut vergisinin matrahı 5.000.000 lirayı aşan kısmı olarak belirlenmiş ayrıca vergi tarifesi aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiştir.
5.000.000 ile 7.500.000 TL arasında olanlar (bu tutar dahil); 5.000.000 TL’yi aşan kısmı için (Binde 3)
10.000.000 TL’ye kadar olanlar (bu tutar dahil); 7.500.000 TL’si için 7.500 TL, fazlası için (Binde 6)
10.000.000 TL’den fazla olanlar; 10.000.000 TL’si için 22.500 TL, fazlası için (Binde 10)
Değerli konut vergisine ilişkin mükellefiyetin başlangıcı 2021 yılına ertelenmiştir. Bu sebeple, 2020 yılına ilişkin olarak beyanname verilmeyecek, vergi tahakkuk ettirilmeyecektir.
Değerli konut vergisinin uygulamasında bu maddeyi ihdas eden Kanunun yayımı tarihinden önce Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce belirlenen değerler dikkate alınmayacaktır.
20.2.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 7221 sayılı Coğrafi Bilgi Sistemleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 12. maddesiyle 3194 sayılı Kanun’a Ek Madde 8 eklenerek “değer artış payı” uygulanmaya konmuştur.
Kanun maddesine göre;
Taşınmaz maliklerinin tamamının talebi üzerine ada bazında yapılacak imar planı değişikliği sonucunda değerinde artış olan arsanın artan değerinin tamamı değer artış payı olarak alınır. Değer artış payı bedelinin tespitinde 2942 sayılı Kanunun 11 inci maddesinde belirtilen bedel tespit esasları gözetilir.
İmar planı değişikliği ile taşınmazda meydana gelecek değer artışının tespiti 6362 sayılı Kanuna göre yetkilendirilmiş lisanslı en az iki gayrimenkul değerleme kuruluşu tarafından plan değişikliği açıklama raporunda belirtilen mer’i plan koşullarındaki değer tespiti ile birlikte değişiklik sonrası değer tespiti yapılmak suretiyle belirlenen ortalama yeni değerden az olmamak üzere, idarece oluşturulan kıymet takdir komisyonu tarafından belirlenir. Değer artış payı, en geç taşınmazın ilk satışında veya ruhsat aşamasında taşınmaz maliklerince ödenir.
Kıymet takdir komisyonunca belirlenen değer artış payı, ödeme tarihinde her takvim yılı için, bir önceki yıla ilişkin olarak 213 sayılı Kanunun mükerrer 298 inci maddesi uyarınca tespit ve ilân edilen yeniden değerleme oranında takvim yılı başından geçerli olmak üzere arttırılarak uygulanır.
Taşınmazın değer artışına tabi olduğu tapu kütüğüne şerh edilir. Emsal, inşaat alanı, yapı yüksekliği ve kullanım amacı değiştirilmemek kaydıyla yapılacak ruhsat tadilatları hariç, değer artış payı ödenmeden yapı ruhsatı düzenlenemez.
20.2.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 517 sayılı VUK Genel Tebliği’nde “kanun yolundan vazgeçme” müessesesinin uygulama usul ve esasları açıklanmıştır.
Kanun yolundan vazgeçme uygulaması çerçevesinde vergi/ceza ihbarnamesine karşı süresinde açılan davalarda mükelleflerin, istinaf veya temyiz başvuru süresi içerisinde kanun yolundan vazgeçilmesi halinde, İdarece de ihtilaflar sürdürülmeyecek, verilen yargı kararının niteliğine göre vergi ve/veya cezalar indirimli olarak tahakkuk edecektir. Bu şekilde tahakkuk eden vergilerin ve/veya cezaların vergiye ilişkin gecikme faiziyle süresinde ödenmesi halinde ayrıca indirim uygulanacaktır.
Kapsam
Bir yargı kararının kanun yolundan vazgeçme kapsamında olması için;
1. Vergi/ceza ihbarnamesine karşı süresinde açılan dava sonucu verilen karar olması,
2. Vergi mahkemesince verilen karara karşı istinaf veya bölge idare mahkemesince verilen karara karşı temyiz yolunun açık olması,
3. Kararın Danıştayın bozma kararı üzerine verilmemiş olması
şartlarını birlikte taşıması gerekmektedir.
Bu itibarla, örneğin;
- Vergi/ceza ihbarnamesine karşı süresinde dava açılmaması nedeniyle davanın süre aşımı gerekçesiyle reddi yönünde verilen,
- Davanın ehliyet yönünden reddi şeklinde verilen,
- İdari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olmadığı gerekçesiyle davanın reddi yönünde verilen,
- Vergi mahkemesince verilip istinaf yolu açık olmayan kesin nitelikli,
- Bölge idare mahkemesince verilip temyiz yolu açık olmayan kesin nitelikli,
- Danıştayın bozma kararı üzerine verilen,
- Vergi/ceza ihbarnamesine karşı açılmamış olan davalarda verilen,
- Beyanname verilmesi üzerine tahakkuk fişi esasına göre yapılan tarhiyatlara açılan davalarda verilen,
- 213 sayılı Kanun kapsamında yapılan şikâyet yoluyla müracaatın reddi üzerine açılan davalarda verilen,
- Ödeme emrinin tebliği, haciz gibi takip ve tahsilat işlemlerine karşı açılan davalarda verilen
kararlar ile buna benzer kararlar kanun yolundan vazgeçme müessesesi kapsamında değildir.
Kanun yolundan vazgeçilmesi hâlinde, tahakkuk edecek vergi ve/veya cezaların hesaplanmasında istinaf veya temyiz yolu kullanılmayan yargı kararı dikkate alınacaktır. Örneğin, vergi mahkemesince verilen karara karşı bölge idare mahkemesine istinaf başvurusunda bulunulmuş ve bunun üzerine bölge idare mahkemesince verilen temyiz yolu açık olan karara karşı kanun yolundan vazgeçilmiş olması hâlinde, kaldırılan ve/veya tasdik edilen vergi ve/veya ceza tutarı üzerinden tahakkuk edecek vergi ve cezaların hesaplanmasında, vergi mahkemesince verilen karar değil bölge idare mahkemesince verilen karar esas alınacaktır.
Kanun yolundan vazgeçme durumunda tahakkuk edecek vergi ve/veya cezalar
Kanun yolundan vazgeçilmesi hâlinde, istinaf veya temyiz yolu kullanılmayan yargı kararına göre;
- Konusu sadece vergi olan davalarda, bu verginin kaldırılması durumunda verginin %60’ı tahakkuk edecek, verginin kalan %40’ı terkin edilecek, bu verginin tasdik edilmesi durumunda ise verginin tamamı tahakkuk edecek,
- Vergi ve buna bağlı vergi ziyaı cezasının kaldırılması durumunda, verginin %60’ı tahakkuk edecek, verginin kalan %40’ı ve vergi ziyaı cezasının tamamı terkin edilecek,
- Vergi ve buna bağlı vergi ziyaı cezasının tasdik edilmesi durumunda, verginin tamamı ve vergi ziyaı cezasının %75’i tahakkuk edecek, vergi ziyaı cezasının kalan %25’i terkin edilecek,
- Bağlı olduğu vergi aslı dava konusu yapılmayan veya 213 sayılı Kanunun 359 uncu maddesinde yazılı fiillere iştirak nedeniyle kesilen vergi ziyaı cezaları ile usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarının kaldırılması durumunda, bu cezaların %25’i tahakkuk edecek, kalan %75’i terkin edilecek, bu kapsamdaki cezaların tasdik edilmesi hâlinde ise cezaların %75’i tahakkuk edecek, kalan %25’i terkin edilecektir.
Yargı mercilerince vergi ve/veya cezaların kısmen tasdik edilmesi kısmen kaldırılması durumunda da vergi ve/veya cezalar, tasdik edilen ve kaldırılan kısmına göre yukarıda yer verilen oranlarda tahakkuk edeceğinden tahakkuk edecek kısımlar dışında kalan tutarlar terkin edilecektir.
İndirim uygulaması
Kanun yolundan vazgeçme kapsamında tahakkuk eden tutarlar tahakkuk tarihinden itibaren bir ay içinde ödenir. Tahakkuk eden tutarların vadesinde ödenmemesi kanun yolundan vazgeçilmediği anlamına gelmeyecektir. Vadesinde ödenmeyen tutarlar için 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümleri uygulanır.
Tahakkuk eden vergilere 213 sayılı Kanunun 112 nci maddesinin (3) numaralı fıkrasının (c) bendi uyarınca, kendi vergi kanunlarında belirtilen ve tarhiyatın ilgili bulunduğu döneme ilişkin normal vade tarihinden kanun yolundan vazgeçme dilekçesinin vergi dairesine verildiği tarihe kadar gecikme faizi hesaplanır.
Kanun yolundan vazgeçme kapsamında tahakkuk eden vergi ve cezaların %80’inin, hesaplanacak gecikme faizi ile birlikte bir ay içinde tamamen ödenmesi şartıyla vergi ve ceza tutarından %20 oranında indirim yapılır. Bu durumda, gecikme faizi verginin indirimden sonra kalan %80’lik kısmı üzerinden hesaplanır. Ancak, mahkeme kararında tasdik edilerek tahakkuk eden vergi tutarında bu indirim yapılmaz. Dolayısıyla, vergide söz konusu indirim ancak, kanun yolundan vazgeçme kapsamındaki kararda verginin kısmen ya da tamamen kaldırılan kısmı üzerinden tahakkuk eden tutardan yapılabilir.
İndirim hükmünden yararlanılabilmesi için dava konusu yapılan ve bu maddeye göre tahakkuk eden vergi ve vergi cezaları ile gecikme faizinin birlikte ve tamamen (indirilen kısımları hariç) süresinde ödenmesi şarttır. Bu itibarla, ödemenin süresinde yapılmaması veya ödenmesi gereken gecikme faizi, vergi ve cezaların tamamı yerine bir kısmının ödenmesi durumunda söz konusu indirimden yararlanılması mümkün bulunmamaktadır.
14.02.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No:30) ile;
9.2.2019 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi Genel Tebliği ile pilot iller (Amasya, Bartın, Bursa, Çankırı, Eskişehir, Kırşehir ve Konya) dışındaki illerdeki beyanname uygulaması 1.3.2020 tarihine ertelenmiştir.
Gelir İdaresi Başkanlığı'nın 07.02.2020 tarihli ve EVK-3/2020-1 sayılı Emlak Vergisi Sirküleri ile Değerli Konut Vergisi beyannamesinin verilme ve ödeme süresi 1 ay uzatılmıştır.
Böylece 20 Şubat 2020 günü sonuna kadar verilmesi gereken 2020 takvim yılına ait Değerli Konut Vergisi beyannamesinin verilme süresi 20 Mart 2020 Cuma günü sonuna kadar, bu beyanname üzerine tahakkuk eden verginin birinci taksitinin ödeme süresi ise 31 Mart 2020 Salı günü sonuna kadar uzatılmıştır.
5.2.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Geri Kazanım Katılım Payı Beyannamesi Genel Tebliği (Sıra No:1)’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Sıra No: 2) ile Çevre Kanununa ekli (1) sayılı listede yer alan plastik poşetler dışındaki diğer ürünler için ödenecek geri kazanım katılım payının beyanı ve tahsiline ilişkin usul ve esaslar belirlenmiştir.
Tebliğ’le birlikte Geri Kazanım Katılım Payı Beyannamelerinin verilme süresi ayın sonu olarak değiştirilmiştir.
Tebliğe göre;
-Gelir veya kurumlar vergisi mükellefi olsun veya olmasın tüm satış noktaları ile piyasaya sürenler/ithalatçılar Geri Kazanım Katılım Payı Beyannamelerini elektronik ortamda göndermek zorundadırlar.
-Beyan dönemleri;
a) Kurumlar vergisi mükellefleri için aylık,
b) Diğerleri için üç aylık, olarak belirlenmiştir.
-Üç aylık beyan dönemleri aşağıda belirtildiği gibi olacaktır:
a) Birinci dönem; Ocak-Şubat-Mart.
b) İkinci dönem; Nisan-Mayıs-Haziran.
c) Üçüncü dönem; Temmuz-Ağustos-Eylül.
ç) Dördüncü dönem; Ekim-Kasım-Aralık.
-Geri Kazanım Katılım Payı Beyannamesinin, plastik poşetin satışının yapıldığı ve diğer ürünler için piyasaya sürüldüğü/ithal edildiği beyan dönemini takip eden ayın son günü saat 23.59’a kadar yetkili vergi dairesine elektronik ortamda gönderilmesi gerekmektedir.
-Geri Kazanım Katılım Payı Beyannamesini vermekle yükümlü olanlar, beyan dönemi içerisinde (1) sayılı listede yer alan ürünlerden plastik poşetlerin satışını diğer ürünlerin ise piyasa arzını/ithalini yapmamış olsalar dahi Geri Kazanım Katılım Payı Beyannamesini vermekle yükümlüdürler. Bu durumda beyannamenin “Beyan edilecek geri kazanım katılım payı bulunmamaktadır” seçeneği işaretlenerek gönderilmesi gerekmektedir.
Bilindiği üzere Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi 01.01.2020 tarihinde (Ocak/2020 dönemine ait olup, 26 Şubat 2020 tarihine kadar yapılacak beyanlar ile) Türkiye genelinde uygulamaya geçmiştir.
Söz konusu beyannamenin kullanılmasına ilişkin olarak GİB ve SGK tarafından ortak olarak hazırlanan kılavuzlara aşağıdaki adresten ulaşılabilir.
https://ebeyanname.gib.gov.tr/mphb.html
Gelir İdaresinden yapılan 16.01.2020 tarihli duyuruda e-Defter beratlarını geçici vergi dönemleri bazında yüklemek isteyenlerin bu tercihlerini 31.01.2020 tarihine kadar e-Defter uygulamasından gerçekleştirebilecekleri belirtilmiştir. Bu tarihe kadar tercih yapmayan mükelleflerin aylık yükleme seçeneğini tercih ettiği kabul edilecektir.
31.12.2019 tarihli Resmi Gazete’de (4.mükerrer) yayımlanan Geri Kazanım Katılım Payına İlişkin Yönetmelik ile plastik poşetler dışındaki diğer kalemlerden (lastik, akümülatör, pil, madeni yağ, bitkisel yağ, elektrikli ve elektronik eşya, ilaç, plastik ambalaj, metal ambalaj, cam ambalaj, ahşap ambalaj) geri kazanım katılım payı alınması uygulaması başlamıştır.
Bu Yönetmelik kapsamında, poşetler hariç, aşağıdaki (1) sayılı listede yer alan ürünler (lastik, akümülatör, pil, madeni yağ, bitkisel yağ, elektrikli ve elektronik eşya, ilaç, plastik ambalaj, metal ambalaj, cam ambalaj, ahşap ambalaj) için geri kazanım katılım payı ödeme yükümlülüğü, bu Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği 1.1.2020 tarihinden itibaren söz konusu ürünlerin yurt içinde piyasaya arz edilmesi/ithalatın gerçekleşmesi ile başlamaktadır.
Bu çerçevede Ocak 2020 Dönemine Ait Geri Kazanım Katılım Payı Beyannamesi 24.2.2020 tarihinde verilecektir.
Yönetmelik kapsamında yer alan ürünlerden sadece yurt içinde piyasaya arz edilenlere geri kazanım katılım payı uygulanacaktır. Ayrıca, geri kazanım/geri dönüşüm yolu ile elde edilenlerden bu Yönetmelik kapsamında yer alan ürünler için de geri kazanım katılım payı alınacaktır.
13.01.2020 tarihli ve 122 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Sirküleri ile, vergi kanunlarına göre vergi kesintisi yapmak zorunda olanlar ile 5510 sayılı Kanuna göre sigortalıların prime esas kazanç ve hizmet bilgilerini bildirmekle yükümlü olanların, sadece hizmet erbabına ödenen ücretlerden yapılan vergi kesintilerini matrahlarıyla birlikte ve sigortalının sigorta primleri ve kazançları toplamı, meslek adları ve kodları ve prim ödeme gün sayılarını 1003B Beyanname kodlu Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi ile mevcut e-beyanname şifresinden ayrı olarak kullanıcı kodu, parola ve şifre alınması suretiyle elektronik ortamda gönderebilmelerine imkan sağlanmıştır.
Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi’nin ortak alınması ile ilgili Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yapılan duyuruda;
19.10.2019 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’ne göre;
e-Fatura ve e-Arşiv Fatura uygulamalarına kayıtlı bulunan ve 483 Sıra No.lu VUK Genel Tebliği’nin 6’ncı maddesinin birinci fıkrasında belirtilen şartları sağlayarak ÖKC kullanımından muafiyeti bulunan mükellefler ile 507 Sıra No.lu VUK Genel Tebliğinde belirtilen Güvenli Mobil Ödeme ve Elektronik Belge Yönetim Sisteminden yararlanan mükelleflerce, vergiler dahil toplam satış tutarı 500 TL’ye kadar olan perakende mal ve hizmet satışlarına ait düzenlenen e-Arşiv Faturanın “müşterinin adı, ticaret unvanı, adresi, vergi dairesi ve hesap numarası” bilgileri yerine, müşterinin adı bölümünde “NİHAİ TÜKETİCİ” açıklamasına yer verilerek düzenlenmesi de mümkün olup bu şekilde düzenlenen e-Arşiv Faturalar perakende satış fişi veya ÖKC fişi olarak kabul edilecektir.
Yukarıda belirtilen 483 No’lu VUK Genel Tebliği’nin ilgili maddesi ise şöyledir:
MADDE 6 – (1) YN ÖKC kullanma mecburiyeti bulunan mükelleflerden; 2016 yılı veya müteakip yıllar satış veya gayrisafi iş hasılatı 10 milyon TL’yi, bilanço aktif toplamı 10 milyon TL’yi, bilanço öz sermaye veya öz kaynak toplamı 1 milyon TL’yi aşması koşullarından en az ikisini sağlayan ve 20’den fazla ödeme kaydedici cihaza veya fatura vb. belgeleri düzenlemede kullanılan bilgisayar sistemine sahip olan mükelleflerin, 397 sayılı ve 433 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğlerinde belirtilen e-Fatura ve e-Arşiv Fatura uygulamalarına, 13/12/2011 tarihli ve 28141 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 1 Sıra No.lu Elektronik Defter Genel Tebliğinde belirtilen e-Defter uygulamasına dahil olmaları ve perakende mal satışları ve hizmet ifaları dahil tüm satışlarında elektronik ortamda e-Fatura ve/veya e-Arşiv Faturası düzenlemeyi tercih ettiğini bağlı olduğu vergi dairesine tevsik edici belgelerle birlikte yazılı olarak bildirmeleri halinde, perakende mal satışları ile hizmet ifalarının belgelendirilmesinde ÖKC kullanma mecburiyeti, bildirimin vergi dairesi kayıtlarına girdiği tarihten itibaren bulunmamaktadır. Bu muafiyet söz konusu koşulları sağlayan mükelleflerce sonradan açılacak şube işyerleri için de geçerli olacaktır. Ancak bu imkandan yararlanılabilmesi için (397 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde belirtilen e-Fatura Portalı aracılığıyla e-Arşiv Faturası düzenlenmesi hali hariç) düzenlenen e-Arşiv Faturaların bir örneğinin belgenin oluşturulmasını müteakiben; gizliliği, bütünlüğü ve değişmezliği garanti edilerek ve GİB’in erişimine ve sorgulamasına açık olacak şekilde GİB’den e-Fatura saklama hizmeti verme izni bulunan kurumlarda muhafaza edilmesinin sağlanması zorunludur. Diğer taraftan, mükelleflere e-Arşiv Faturalarının düzenlenmesi konusunda GİB’den izin alarak hizmet veren özel entegratör kuruluşlar, her e-Arşiv Faturasının kendi bilgi işlem sistemleri aracılığı ile oluşturulmasını e-Arşiv Raporu ile GİB’e raporlanmasını garanti edecek tedbirleri almak zorundadır.
4.1.2020 tarihli Resmi Gazete’ de yayımlanan Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (Sıra No:514) ile ; kuyumculuk, sarraflık ve mücevheratçılık gibi işlenmiş kıymetli maden ve kıymetli taş alım satım faaliyetinde bulunan mükelleflerin, altın, gümüş, platin, inci, elmas gibi kıymetli maden ve taşlar ile bunlardan üretilen eşya satışlarında, fatura düzenleme mecburiyetine ilişkin haddin, işlemin gerçekleştiği yılda geçerli haddin (2020 yılı için 1.400 TL) 3 katı (2020 yılı için 4.200 TL) olarak uygulanması sağlanmak suretiyle, (ilgili VUK Genel Tebliğleri gereğince Kıymetli Maden Alım/Satım Belgesi düzenlenme zorunluluğu bulunan satışlar, 213 sayılı Kanunun 232’nci maddesinin birinci fıkrasında belirtilenlere ve fatura düzenleme limiti altında kalmakla birlikte fatura isteyenlere yapılan satışlar hariç olmak üzere), bedeli işlemin gerçekleştiği yılda geçerli fatura düzenleme mecburiyetine ilişkin had ile bunun 3 katına tekabül eden tutar arasındaki satışlarda da ödeme kaydedici cihaz fişi düzenlenebilmesi imkanı getirilmiştir.
Gelir İdaresi Başkanlığı’nca yapılan duyuruda; e-Arşiv uygulamasına dahil olmayan mükelleflerce Başkanlık e-Belge portalı üzerinden düzenlenecek 5.000/30.000 TL ve üzeri e-Arşiv Faturalar ile ilgili olarak, mükelleflerin 7 günlük uygulamaya uyum süreleri bulunduğu, bu itibarla, dileyen mükelleflerin 7.1.2020 Salı günü akşam Saat 24:00’e kadar (Çarşamba gününe geçilmeden) bu kapsamda düzenlemeleri gereken e-Arşiv Faturalarını kağıt fatura olarak düzenleyebilecekleri belirtilmiştir.
Söz konusu süre 30.000 TL’yi aşan ihracat faturalarında da geçerli olacaktır.
2.1.2020 tarihli Resmi Gazete (Mükerrer)’de yayımlanan 1994 sayılı CK ile;
31.12.2019 tarihli Resmi Gazete (5.Mükerrer)’de yayımlanan İhracat Bedelleri Hakkında Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğ ile yurda getirilen dövizlerin bankaya satılması zorunluluğu kaldırılmıştır.
Tebliğ’de yer alan önemli düzenlemeler şöyledir:
Telif Hakkı © 2024 istanbulvergi.com - Tüm Hakları Saklıdır.