30.12.2019 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 1947 sayılı CK ile 6183 sayılı Kanun’un 51’inci maddesinde yer alan gecikme zammı oranı her ay için ayrı ayrı uygulanmak üzere %1,6 olarak kararlaştırılırken, 30.12.2019 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Tahsilat Genel Tebliği ile yıllık tecil faizi %15 olarak belirlenmiştir.
28.12.2019 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Tebliği (2019/1) ile Yatırımlara Proje Bazlı Devlet Yardımı Verilmesine İlişkin Karar kapsamında yer alan desteklerin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar açıklanmıştır. Tebliğe göre, nitelikli personel desteği, enerji desteği, faiz veya kar payı desteği, hibe desteği ve sigorta primi işveren hissesi desteği E-TUYS (Elektronik Teşvik Uygulama ve Yabancı Sermaye Bilgi Sistemi) üzerinden gerçekleştirilecektir.
30.12.2019 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 1950 sayılı CK ile 15/6/2012 tarihli ve 2012/3305 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Karar ile daha önceki kararlara istinaden imalat sanayiine yönelik (US-97 Kodu: 15-37) düzenlenen yatırım teşvik belgeleri kapsamında yatırım harcamalarına ilişkin;
Yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sahip olunan ve Türkiye'de bulunan ancak kanuni defter kayıtlarında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazların %1 vergi ödenmek suretiyle beyan edilmesine ve serbestçe tasarrufuna imkan tanıyan varlık barışından 30.6.2020 tarihine kadar faydalanılabilecek. Uzatma kararı 30.12.2019 tarihli Resmi Gazete'de yayımlandı.
2020 yılında uygulanacak damga vergisi tutarları 64 Seri Numaralı Damga Vergisi Genel Tebliği ile belirlendi.
Her bir kağıttan alınacak damga vergisine ilişkin üst sınır yeniden değerleme oranında artırıldı ve 1.1.2020 tarihinden itibaren 3.239.556,40 TL oldu.
1.1.2020 tarihinden itibaren uygulanacak Vergi Usul Kanunu’ndaki had ve tutarlar 513 Sıra Numaralı VUK Genel Tebliği ile yeniden belirlendi.
Tebliğe göre fatura kullanma mecburiyeti ile doğrudan gider yazılabilecek demirbaş ve peştamallık tutarı 2020 yılı için 1.400.-TL olacak.
310 Seri Numaralı GVK Genel Tebliği ile 2020 takvim yılı gelirlerinin vergilendirilmesinde esas alınacak gelir vergisi tarifesi aşağıdaki şekilde yeniden belirlenmiştir:
22.000 TL'ye kadar % 15
49.000 TL'nin 22.000 TL'si için 3.300 TL, fazlası % 20
120.000 TL'nin 49.000 TL'si için 8.700 TL, (ücret gelirlerinde 180.000 TL'nin 49.000 TL'si için 8.700 TL), fazlası % 27
600.000 TL'nin 120.000 TL'si için 27.870 TL, (ücret gelirlerinde 600.000 TL'nin 180.000 TL'si için 44.070 TL), fazlası % 35
600.000 TL'den fazlasının 600.000 TL'si için 195.870 TL (ücret gelirlerinde 600.000 TL'den fazlasının 600.000 TL'si için 191.070 TL), fazlası %40
Kişisel Verileri Koruma Kurulu’nun (Kurul) 2019/387 numaralı Kararı ile VERBİS’e kayıt süresi uzatılmıştır.
Karar çerçevesinde;
kadar uzatılmıştır.
Diğer taraftan Karar’da aşağıdaki konulara özellikle dikkat çekilmiştir.
24.12.2019 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 7201 sayılı Kanunun 8 inci maddesi ile 6948 sayılı Sanayi Sicili Kanununa göre sanayi sicil belgesini haiz KDV mükelleflerine münhasıran imalat sanayiinde kullanılmak üzere yapılan yeni makina ve teçhizatın teslimlerinde uygulanan KDV istisnasının süresi 31.12.2022 tarihine kadar uzatılmıştır.
Hazine ve Maliye Bakanlığı 512 Sıra Numaralı VUK Genel Tebliği ile yeniden değerleme oranını %22,58 olarak ilan etti.
23.12.2019 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile 2020'de motorlu taşıtlar vergisi tutarlarına uygulanacak artış oranı %12 olarak belirlenmiştir.
Gelir İdaresi Başkanlığı'nca e-Arşiv fatura uygulamasına dahil olmayan mükelleflerce 1.1.2020 tarihinden itibaren düzenlenecek ve tutarı 5.000.-TL ve 30.000.- TL’yi aşan faturaların e-arşiv fatura olarak GİB portalinden düzenlenmesine ilişkin açıklamaların yer aldığı duyuru yayımlanmıştır.
Vergi dairesi müdürlüklerince takip ve tahsilatı yapılmakta olan vergi, harç, ceza ve diğer alacakların vergi daireleri vezneleri haricinde,
• T.C. Ziraat Bankası A.Ş.
• Türkiye Halk Bankası A.Ş.
• Türkiye Vakıflar Bankası T.A.O.
• Ziraat Katılım Bankası A.Ş.
• Vakıf Katılım Bankası A.Ş.
• Türkiye Emlak Katılım Bankası A.Ş.
• Posta ve Telgraf Teşkilatı A.Ş. (PTT)
vasıtasıyla tahsiline devam edilecektir.
Bu bankalar dışındaki diğer bankalar tarafından nakden, hesaptan, çekle, banka kartı, havale ve EFT yoluyla tahsilat yapılmayacaktır.
Gelir İdaresi'nin www.gib.gov.tr sayfasında 1.1.2020 tarihinden itibaren e-fatura ve e-defter uygulamalarına geçmek zorunda olan mükelleflere ilişkin detay tablo yayımlandı.
Dijital hizmetlerden Türkiye'de elde ettiği hasılatı 20 milyon TL ve üzeri, dünya genelinde elde ettiği hasılatı ise 750 milyon EUR ve üzeri olan dijital hizmet sağlayıcılarının mükellefi olacağı ve dijital hizmetler hasılatı üzerinden hesaplanacak olan "dijital hizmet vergisi" kanunlaştı ve 7 Aralık 2019 tarihli Resmi Gazete'de yayımlandı.
Fatura ve fatura yerine geçen belgelerde ayrıca gösterilmeyecek olan dijital hizmet vergisinin oranı %7,5. Vergilendirme dönemi ise takvim yılının birer aylık dönemleri.
Beyanname verme ve ödeme yükümlülüklerini süresinde yerine getirmeyen dijital hizmet sağlayıcılarına veya Türkiye’deki yetkili temsilcisine, bu yükümlülüklerin yerine getirilmesi için dijital hizmet vergisini tarha yetkili vergi dairesi tarafından internet sayfalarındaki iletişim araçları, alan adı, IP adresi ve benzeri kaynaklarla elde edilen bilgiler kullanılarak 213 sayılı Kanunda sayılan tebligat yöntemleri, elektronik posta veya diğer tüm iletişim araçları ile ihtarda bulunulabilecek ve bu durum Gelir İdaresi Başkanlığının internet sitesinde ilan edilecektir.
İlandan itibaren otuz gün içinde bu yükümlülüklerin yerine getirilmemesi halinde, dijital hizmet sağlayıcılarının sunmuş oldukları hizmetlere erişimin, bu yükümlülükler yerine getirilinceye kadar engellenmesine Hazine ve Maliye Bakanlığınca karar verilebilecek ve bu karar erişim sağlayıcılarına bildirilmek üzere Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuna gönderilecektir. Engelleme kararlarının gereği bildirimden itibaren yirmi dört saat içinde erişim sağlayıcıları tarafından yerine getirilecektir
Otel, motel, tatil köyü, pansiyon, apart otel, misafirhane, kamping, dağ evi, yayla evi gibi konaklama tesislerinde verilen geceleme hizmeti ile bu hizmetle birlikte satılmak suretiyle konaklama tesisi bünyesinde sunulan diğer tüm hizmetler (yeme, içme, aktivite, eğlence hizmetleri ve havuz, spor, termal ve benzeri alanların kullanımı gibi) konaklama vergisine tabi olacaktır.
Konaklama vergisinin matrahı, verginin konusuna giren hizmetler karşılığında, katma değer vergisi hariç, her ne suretle olursa olsun alınan veya bu hizmetler için borçlanılan para, mal ve diğer suretlerde sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaat, hizmet ve değerler toplamıdır. Konaklama vergisinin oranı % 2’dir. Ancak 31/12/2020 tarihine kadar geçici olarak %1 olarak uygulanacaktır.
Konaklama vergisi, konaklama tesislerince düzenlenen fatura ve benzeri belgelerde ayrıca gösterilecek ve katma değer vergisi matrahına dahil edilmeyecektir.
Konaklama vergisinde vergilendirme dönemi, faaliyet gösterilen takvim yılının birer aylık dönemleri olup her bir vergilendirme dönemine ait konaklama vergisi, vergilendirme dönemini takip eden ayın yirmi altıncı günü akşamına kadar katma değer vergisi yönünden bağlı olunan vergi dairesine (katma değer vergisi mükellefiyeti bulunmayanlarca tesisin bulunduğu yer vergi dairesine) beyan edilecek ve aynı süre içinde ödenecektir.
Konaklama vergisi uygulaması 1 Nisan 2020 tarihinde başlayacaktır.
Türkiye sınırları içinde bulunan mesken nitelikli taşınmazlardan bina vergi değeri veya Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce belirlenen değeri 5.000.000 Türk lirası ve üzerinde olanlar değerli konut vergisine tabi olacaktır.
Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce ilgili mevzuat kapsamında yapılan veya yaptırılan değerleme sonucunda belirlenen ve değeri 5.000.000.-TL’yi aşan (bu tutar dahil) mesken nitelikli taşınmazlar, ilgilileri tarafından ulaşılabilecek şekilde Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün internet sitesinde ilan edilecek ve ilgilisine ayrıca tebliğ edilecektir. Tebliğ tarihinden itibaren on beşinci günün sonuna kadar Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğüne itiraz edilmeyen mesken nitelikli taşınmaz değeri kesinleşecek ve süresinde yapılan itirazlar, on beş gün içinde değerlendirilerek sonuçlandırılacak ve kesinleşen değer, aynı usulle ilan ve ilgilisine tebliğ edilecektir. Bu değer, değerli konut vergisi uygulamasında Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce belirlenen değer olarak kabul edilecektir. Bu vergi uygulamasında, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce belirlenen bir değerin bulunmaması durumunda, bina vergi değeri esas alınarak vergilendirme işlemleri yapılacaktır.
Verginin matrahı, bina vergi değeri ve Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce belirlenen değerden yüksek olanıdır.
Değerli konut vergisine tabi mesken nitelikli taşınmazlardan değeri;
5.000.000 TL ile 7.500.000 TL arasında olanlar (Binde 3)
7.500.001 TL ile 10.000.000 TL arasında olanlar (Binde 6)
10.000.001 TL’yi aşanlar (Binde 10)
oranında vergiye tabidir.
Değerli konut vergisini mesken nitelikli taşınmazların maliki, varsa intifa hakkı sahibi, her ikisi de yoksa mesken nitelikli taşınmaza malik gibi tasarruf edenler ödeyecektir. Bir mesken nitelikli taşınmaza paylı mülkiyet halinde malik olanlar, hisseleri oranında mükelleftirler. Elbirliği mülkiyette malikler vergiden müteselsilen sorumlu olacaklardır.
Mükellef tarafından, mesken nitelikli taşınmaza ilişkin bina vergi değeri ve Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce belirlenen değer, buna ait vesikalarla, mesken nitelikli taşınmazın bulunduğu yerdeki Gelir İdaresi Başkanlığına bağlı yetkili vergi dairesine, mesken nitelikli taşınmazın değerinin 42’nci maddede belirtilen tutarı aştığı (bu tutar dahil) yılı takip eden yılın şubat ayının 20’nci günü sonuna kadar beyanname ile beyan edilecek ve ilgili yılın Şubat ve Ağustos aylarının sonuna kadar iki eşit taksitte ödenir.
Değerli Konut Vergisi 7/12/2019 tarihi itibariyle yürürlüğe girmiştir.
7194 sayılı Kanun ile gelir vergisi tarifesine yeni bir dilim ve %40 oranı eklenmiştir. Mevcut tarifenin ilk dört dilimi korunmak suretiyle 500.000 TL'ye kadar gelir elde eden grupların vergi yüklerinde herhangi bir değişiklik yapılmamıştır; ancak 500.000 TL ve üzeri gelir elde edenler %40 oranında gelir vergisine tabi olacaktır.
Buna göre yeni tarife şöyledir:
18.000 TL'ye kadar % 15
40.000 TL'nin 18.000 TL'si için 2.700 TL, fazlası % 20
98.000 TL'nin 40.000 TL'si için 7.100 TL, (ücret gelirlerinde 148.000 TL'nin 40.000 TL'si için 7.100 TL), fazlası % 27
500.000 TL'nin 98.000 TL'si için 22.760 TL, (ücret gelirlerinde 500.000 TL'nin 148.000 TL'si için 36.260 TL), fazlası % 35
500.000 TL'den fazlasının 500.000 TL'si için 163.460 TL (ücret gelirlerinde 500.000 TL'den fazlasının 500.000 TL'si için 159.460 TL), fazlası %40
Kanuna göre 1/1/2019-31/12/2019 tarihleri arasında elde edilen ücretlere eski tarife uygulanacak, ancak ücret geliri dışındaki gelirlere 1/1/2019-31/12/2019 tarihleri için yeni tarife uygulanacaktır.
Faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere, kiralama yoluyla edinilen binek otomobillerinin her birine ilişkin aylık kira bedelinin 5.500 Türk lirasına kadarlık kısmı ile binek otomobillerinin iktisabına ilişkin özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi toplamının en fazla 115.000 Türk lirasına kadarlık kısmı gider olarak dikkate alınabilecektir.
Diğer taraftan, faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere, binek otomobillere ilişkin giderlerin en fazla %70’i indirilebilecektir.
Faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere, ÖTV ve KDV hariç ilk iktisap bedeli 135.000 Türk lirasını, söz konusu vergilerin maliyet bedeline eklendiği veya binek otomobilin ikinci el olarak iktisap edildiği hallerde, amortismana tabi tutarı 250.000 Türk lirasını aşan binek otomobillerinin her birine ilişkin ayrılan amortismanın en fazla bu tutarlara isabet eden kısmı gider yazılabilecektir. Bu hükmün uygulanmasında binek otomobilin iktisap edildiği tarihte yürürlükte olan tutar dikkate alınacaktır.
Uygulama 1/1/2020 tarihinden itibaren başlayan vergilendirme dönemi gelir ve kazançlarına uygulanmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir.
7194 sayılı Kanunla yargı aşamasında mükelleflerin yargı yolundan vazgeçerek idareyle uzlaşma yolunu gidebilmelerine olanak sağlanmaktadır.
Vergi/ceza ihbarnamesine karşı süresinde açılan davalarda, vergi mahkemesince verilen istinaf yolu açık kararlar ile bölge idare mahkemesince verilen temyiz yolu açık kararlarda (Danıştayın bozma kararı üzerine verilen kararlar hariç);
1. Kaldırılan vergi tutarının %60’ı, tasdik edilen vergi tutarının tamamı ile tasdik edilen vergi tutarına ilişkin vergi ziyaı cezasının %75’i,
2. Bağlı olduğu vergi aslı dava konusu yapılmayan veya 359 uncu maddede yazılı fiillere iştirak nedeniyle kesilen vergi ziyaı cezaları ile usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarının kaldırılan tutarının %25’i ve tasdik edilen tutarının %75’i,
mükellef için geçerli olan kanun yoluna başvuru süresi içerisinde, dava konusu vergi ve/veya vergi cezalarının tümü için kanun yolundan vazgeçildiğine ilişkin dilekçenin ilgili vergi dairesine verilmesi şartıyla kanun yolundan vazgeçme dilekçesinin verildiği tarih itibarıyla başkaca bir işleme gerek kalmaksızın tahakkuk eder.
Bu şekilde tahakkuk eden tutarlar tahakkuk tarihinden itibaren bir ay içinde ödenir. Bu maddeye göre tahakkuk eden vergi ve/veya vergi cezalarının %80’inin, hesaplanacak gecikme faizi ile birlikte bu sürede tamamen ödenmesi şartıyla, vergi ve ceza tutarından %20 oranında indirim yapılır. Şu kadar ki, tasdik edilerek tahakkuk eden vergi tutarında indirim yapılmaz. İndirim hükmünden yararlanılabilmesi için dava konusu yapılan ve bu maddeye göre tahakkuk eden vergi ve/veya vergi cezaları ile gecikme faizlerinin birlikte bu fıkra kapsamında ödenmesi şarttır.
İkmalen, resen veya idarece tarh edilen vergiyi veya vergi farkını ve vergi ziyaı, usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarının yarısını ihbarnamelerin tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde ilgili vergi dairesine başvurarak vadesinde veya 6183 sayılı Kanunda belirtilen türden teminat göstererek vadenin bitmesinden itibaren üç ay içinde ödeyeceğini bildirirse kesilen cezanın yarısı,
Uzlaşmanın vaki olması durumunda, üzerinde uzlaşılan vergiyi veya vergi farkını ve vergi ziyaı cezasının %75’ini, ödeme süresi içinde öderse üzerinde uzlaşılan cezanın %25’i indirilecektir.
7194 sayılı Kanunla 7/12/2019 tarihinden itibaren kambiyo işlemlerinde banka ve sigorta muameleleri vergisi (BSMV) oranı binde 1’den binde 2’ye çıkartılmıştır.
Şehir içi yolcu taşımacılığı faaliyetinde bulunan ve bu faaliyetlerinden kaynaklanan hasılatlarının tamamını elektronik ücret toplama sistemleri aracılığıyla elde eden mükelleflerden başvuruları vergi dairesi tarafından kabul edilenler, söz konusu faaliyetlerinden elde ettikleri gayrisafi hasılatlarının %10'unu bu faaliyetlerine ilişkin vergiye tabi kazanç olarak beyan edeceklerdir.
Hasılat esaslı vergilendirme usulüne göre vergilendirilenler, hasılat esaslı kazancın tespitinde bu faaliyetlerine ilişkin hesapladıkları katma değer vergisi dâhil tutarı gayrisafi hasılat tutarı olarak dikkate alacaklardır.
Hasılat esaslı kazanç tespiti usulüne geçen ve şehir içi yolcu taşımacılığı faaliyetleri yanında vergiye tabi başkaca faaliyetleri de bulunan mükelleflerce, söz konusu uygulama kapsamında bulunan ve bulunmayan faaliyetlerine ilişkin hasılat, maliyet ve gider unsurlarının ayrı ayrı izlenmesi, uygulama kapsamındaki faaliyete ait hasılat, maliyet ve gider unsurlarının, diğer faaliyetlerle ilişkilendirilmemesi ve kayıtlarının da bu ayrımı sağlayacak şekilde tutulması gerekmektedir. Zira, şehir içi yolcu taşımacılığı faaliyeti ile bu kapsama girmeyen işlerin birlikte yapılması halinde müşterek genel giderler, bu faaliyetler ile ilgili olarak cari yılda oluşan maliyetlerin toplam maliyetler içindeki oranı dikkate alınarak dağıtılacaktır. Bu dağıtım sonucunda müşterek genel giderlerden şehir içi yolcu taşımacılığı faaliyetine düşen pay, diğer faaliyetlere ilişkin vergiye tabi kazancın ve gelir ya da kurumlar vergisi matrahının tespitinde dikkate alınmayacaktır.
Şehir içi yolcu taşımacılığı faaliyetine ilişkin kazançları hasılat esaslı kazanç tespiti usulüne göre hesaplanan mükellefler, bu usule geçtikleri tarihten itibaren iki yıl geçmeden bu usulden çıkamayacaklardır.
Yabancı merkezi saklama kuruluşlarının MKK nezdinde açılan ve hak sahibi ismine açılmaksızın toplu olarak tutulan hesaplarına ilişkin Gelir Vergisi Kanununun Geçici 67’nci maddesine istinaden tevkifat ve bildirim yükümlüsü olmadıkları hususu 308 No'lu GVK Tebliği ile açıklığa kavuşturulmuştur.
Omnibus hesaplarda sadece Kurumlar Vergisi Kanununun 2’nci maddesi kapsamındaki yabancı sermaye şirketleri işlem yapabileceğinden ve bu kurumlara yapılan ödemeler üzerinden geçici 67’nci madde kapsamında %0 oranında tevkifat yapılacağından Omnibus hesapların verdikleri saklama hizmetleri nedeniyle anılan madde kapsamında tevkifat ve bildirim sorumluluklarının bulunmadığı hususu Tebliğ’le açıklanmıştır.
Anılan Tebliğin “Hak sahibi ismine açılmaksızın toplu olarak tutulan hesaplardan çıkan sermaye piyasası araçlarında maliyet bildirimi” başlıklı dördüncü maddesinde ise Omnibus hesapta yer alan menkul kıymetin hesap dışındaki hak sahibi bazında tutulan başka bir hesaba virman yapılması durumunda alış bedelinin nasıl tespit edileceğine yönelik açıklamalara yer verilmiştir. Tebliğ düzenlemesine göre toplu hesaplarda izlenen sermaye piyasası araçlarının müşterinin talimatına istinaden hesap dışındaki hak sahibi bazında tutulan başka bir hesaba virman yapılması durumunda, menkul kıymet alıcısı müşterinin yazılı olarak bildirdiği fiyat, söz konusu menkul kıymetlerin alış bedeli kabul edilecektir.
Sermaye Hareketleri Genelgesi'nin sermaye artırımında pay bedellerinin ödenmesine ilişkin 6’ncı madde değişikliğiyle, sermaye artırım kararına istinaden yurt dışından bankalar aracılığıyla sermaye artırım beyanıyla getirilen dövizin sermayeye eklenmesi ve sermaye artırımının belgelenmesi işleminin en geç 3 ay içinde tamamlanması zorunlu hale gelmiştir. Bu süre zarfında getirilen dövizin sermayeye eklenmemesi ve sermaye artırımının belgelendirilmemesi halinde gelen döviz kambiyo mevzuatına göre kredi işlemine tabi tutulacaktır.
Hazine ve Maliye Bakanlığının 04.11.2019 tarih ve 468620 sayılı yazısı ile Sermaye Hareketleri Genelge’sine eklenen 6/5 maddesi şöyledir:
“(5) Yabancı ortaklardan ileride gerçekleştirilecek sermaye artışı için şirket hesabına yatırılan tutarların sermayeye ilave edilebilmesi, sermaye artışı payı için ikinci fıkrada açıklanan işlem süreci çerçevesinde en geç üç ay içinde sermaye artışının gerçekleştirilmesi ve sermaye artırımının belgelenmesi suretiyle mümkündür.”
Turizm Payı Beyannamesi Genel Tebliği'nin 2 Kasım tarihli Resmi Gazete'de yayımlanmasıyla uygulama usul ve esasları belli oldu.
Tebliğe göre turizm payı;
a) Bileşik tesisler ile konaklama tesislerinden binde yedi buçuk,
b) Bakanlıktan belgeli yeme-içme ve eğlence tesislerinden binde yedi buçuk,
c) Deniz turizmi tesisleri ile Bakanlıktan belgeli deniz turizmi araçlarından binde yedi buçuk,
ç) Seyahat acentalarından (münferit uçak bileti satışları hariç) on binde yedi buçuk,
d) Havayolu işletmelerinden (ticari yolcu taşımacılığı faaliyetlerinden) on binde yedi buçuk,
e) Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü tarafından işletilenler hariç olmak üzere havalimanı ve terminal işletmelerinden binde iki,
oranında olmak üzere bu ticari işletmelerin yatırımcısı veya işletmecisi olan gerçek veya tüzel kişilerin bu işletmelerdeki faaliyetleri sonucunda elde ettikleri net satış ve kira gelirlerinin toplamı üzerinden alınacak.
Kurumlar vergisi mükellefleri turizm payı beyannamesini elektronik ortamda aylık olarak beyan edecekler. Turizm payı beyannamesi, beyan dönemini takip eden ayın son günü saat 23.59’a kadar yetkili vergi dairesine elektronik ortamda gönderilecek ve beyan edilen turizm payı aynı süre içerisinde ödenecek. İlk beyan Ekim ayı için 2.12.2019 saat 23.59’a kadar yapılacak.
Bu Tebliğin yürürlük tarihi itibarıyla Turizm Payı Beyannamesi vermekle yükümlü olanların, turizm payı mükellefiyetinin tesis işlemlerinin yapılması için bu Tebliğin yayımlandığı tarihten itibaren 15 gün içinde Başkanlığın İnteraktif Vergi Dairesi (https://ivd.gib.gov.tr/) sistemi üzerinden elektronik ortamda başvuru yapmaları ya da dilekçe ile yetkili vergi dairesine müracaat etmeleri veya dilekçelerini kayıtlı posta (Taahhütlü, Acele Posta Servisi (APS) vb.) ile göndermeleri gerekmektedir.
19 Ekim 2019 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 3 Sıra No.lu Elektronik Defter Genel Tebliği (Sıra No: 1)’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ ile aşağıdaki önemli düzenlemeler yapılmıştır.
-e-Fatura uygulamasına geçme zorunluluğu bulunan mükellefler, aynı zamanda e-Defter uygulamasına da geçmek zorunda olacak ve bu mükellefler mücbir sebepler haricinde faturalarını ve defterlerini kağıt ortam yerine elektronik ortamda düzenleyip, muhafaza ve ibraz edeceklerdir.
-Bağımsız denetime tabi olan ticaret şirketleri e-Defter tutma zorunluluğu kapsamına alınmaktadır.
-Elektronik defterlerin kapanış tasdiki yerine geçen aylık berat dosyası oluşturma ve Gelir İdaresi Başkanlığı e-Defter uygulamasına izleyen 3 ay içinde yükleme işleminin, üç aylık geçici vergi dönemleri bazında (bu döneme ait aylar için) ve geçici vergi beyannamelerinin verileceği ayın sonuna kadar gerçekleştirilebilmesi imkanı getirilmiştir.
-Elektronik ortamda tutulan defterlerin, vergi güvenliğini sağlamak ve virüs, siber saldırısı vb. diğer teknolojik ataklara karşı tedbir almak amacıyla ikincil kopyalarının gizliliğe ve güvenliği sağlanmış şekilde Gelir İdaresi Başkanlığı sistemlerinde ya da Başkanlıktan izin alabilen güvenli saklamacı kuruluşlar bünyesinde de saklanması zorunluluğu getirilmiştir.
-Elektronik defterlerin mükelleflerin kendilerine ait elektronik imza veya mali mühürle imzalanması durumuna ilave olarak, mükellefin Tebliğde öngörülen sürede ve şekilde muvafakat etmesi şartıyla; defter kayıtlarını tutan muhasebe meslek mensubunun ya da e-Defter oluşturma hizmetinden yararlandığı e-Defter yazılım firmasının elektronik imza ya da mali mührü ile imzalanabilmesi imkanı getirilmiştir.
19 Ekim 2019 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 509 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile e-defter belge ve uygulamaları hakkında önemli düzenlemeler yapılmaktadır.
Tebliğ ile yapılan bazı önemli düzenlemeler özet olarak aşağıda belirtilmektedir.
-e-Fatura uygulamasına geçme zorunluluğu bulunan mükelleflerimizin aynı zamanda e-Arşiv Fatura uygulamasına da geçmek zorunda olduğuna ilişkin düzenleme yapılmıştır.
-e-Ticaret paydaşı olan internet satış platformları, internet ortamında ilan yayınlayanlar ve internet reklam aracıları e-Fatura ve e-Arşiv Fatura uygulamasına geçmek zorunda olacaklardır.
-e-Arşiv Fatura uygulamasına dahil olmayan mükelleflerce, 1/1/2020 tarihinden itibaren düzenlenecek faturaların, vergiler dahil toplam tutarının 30 Bin TL’yi (vergi mükelleflerine düzenlenenler açısından vergiler dahil toplam tutarı 5 Bin TL’yi) aşması halinde, söz konusu faturaların, “e-Arşiv Fatura” olarak Başkanlıkça sunulan e-Belge düzenleme portali üzerinden düzenlenmesi zorunlu hale getirilmiştir.
-Tüm serbest meslek erbapları (avukatlar, mali müşavirler, serbest çalışan doktorlar, mimarlar, mühendisler vb.) 2020 yılı Haziran ayından itibaren serbest meslek makbuzlarını e-Serbest Meslek Makbuzu olarak düzenlemek zorunda olacaklardır.
-Hal kayıt sistemi kapsamında sebze ve meyvelerin ticareti ile iştigal eden tüccar ve komisyoncular 1/1/2020 tarihinden itibaren e-Fatura, e-Arşiv Fatura, e-İrsaliye, e-Müstahsil Makbuzu uygulamaları ile e-Defter uygulamalarına dahil olmak zorunda olacaklardır.
-Sigorta, emeklilik ve reasürans şirketleri Sigorta Poliçeleri ile Sigorta Komisyon Gider Belgelerini, bankalar dekont belgesini, yetkili döviz müesseseleri de Döviz Alım-Satım belgelerini ve tüm mükelleflerce kullanılan Gider Pusulası belgesi e-Belge olarak düzenlenebilecektir.
-Akaryakıt istasyonları dahil olmak üzere EPDK’dan akaryakıt sektöründe faaliyette bulunmaya ilişkin lisans alan tüm mükelleflere Tebliğde öngörülen geçiş zamanlarında e-Fatura, e-Arşiv Fatura, e-İrsaliye ve e-Defter uygulamalarına geçiş zorunluluğu getirilmektedir.
-Gübre takip sistemi kapsamında bulunan mükelleflerce gerçekleştirilen sistem kapsamındaki malların sevkinde e-İrsaliye kullanma zorunluluğu getirilmektedir.
-Demir çelik sektöründe, madencilik alanında vergi kayıp ve kaçağını azaltmak ve sektörde haksız rekabeti engellemek amacıyla imalat, ihracat veya ithalat faaliyetinde bulunan mükelleflerin e-İrsaliye uygulamasına geçiş zorunluluğu öngörülmüştür.
-E-fatura uygulamasına kayıtlı olan ve 2018 veya müteakip hesap dönemleri brüt satış hasılatı 25 milyon TL ve üzeri olan mükelleflere e-irsaliye uygulama zorunluluğu getirilmektedir.
-E-Fatura uygulamasına dahil olan mükelleflerin çiftçilerden gerçekleştirdikleri zirai mahsül alımlarında kağıt ortamda düzenledikleri müstahsil makbuzlarının elektronik ortamda e-Müstahsil Makbuzu olarak düzenlenmesi zorunluluğu getirilmiştir.
Telif Hakkı © 2024 istanbulvergi.com - Tüm Hakları Saklıdır.